Peki, anestezide kullanılan bu ilaçlar nedirler ve nasıl çalışırlar?
Bilinen en eski ve en tanıdık anestezik etanoldür . Alkol tüketimi ile daha kolay uyunabilmesi de işte etanolün bu anestezik özelliğinden kaynaklanır. Lakin günümüzde ameliyatlarda size etanol vermiyorlar. Çünkü uzun süreli uykuyu sağlamak için verilmesi gereken etanol miktarı vücudumuzda zehirli etkilere yol açıyor. Onun yerine, ondan daha etkin olan başka anestezikler kullanılıyor; 1977 yılında keşfedilen propofol bunlardan en yaygın olanı. Tanıdık geldi mi bu isim? Bundan dokuz yıl önce Michael Jackson’ın ölümü ile ilgili haberleri okuduysanız bu ismi de oradan hatırlıyor olabilirsiniz, çünkü ölümüne neden olduğu söylenen ilaçlardan biriydi . Her ilaç gibi yüksek dozları öldürücü olan propofol kontrollü kullanım ile bizlere ağrısız sızısız ameliyat imkânı tanıyor. Bunu da sinir sistemimizin elektrik üretimini değiştirerek sağlıyor.
Elektrik mi üretiyoruz?
Yanlış okumadınız, evet. Anesteziklerin çalışmasını anlamak için önce biraz sinir sistemini tanıyalım. Sinir sisteminde bir hücre boyunca bilgi iletimi elektrik sinyalleri ile sağlanır. Bu elektrik sinyallerinin başlaması ise sinaps denilen bağlantı noktalarındaki kimyasal sinyaller ile mümkündür. Sinapsa gelen hücre sinir iletimcisi (“neurotransmitter”) denilen kimyasallar salgılar. Sinapstan çıkan hücre ise yüzeyinde bulunan iyon kanalı (iyon taşınımı yapan proteinler) da denilen alıcılar ile bu kimyasallara bağlanarak hücre içine yüklü parçacıklar taşır. Hücre içinde biriken bu yüklü parçacıklar da elektrik sinyalleri oluşturur. İşte anestezikler, ve hatta depresyon tedavisinde kullanılan ilaçlar, kimyasal sinyalleri elektrik sinyallerine çeviren bu alıcılara bağlanarak etki ederler. Bu ilaçların kimi, vücutta doğal olarak bulunan sinir iletimcilerini taklit edip onların yerini alırken; kimi de bu iletimciler ile birlikte çalışarak onların etkisini arttırır
Anestezi sonrası görülen yan etkilerin bir kısmı, bu ilaçlar iyon kanallarına istenilenden daha uzun süreli bağlı kaldığı için görülür. Kimi insanlar anesteziye beklenenden daha şiddetli tepki verir ve ameliyat sonrası kusma ve bulantı gibi yan etkiler görülür. Ender de olsa anesteziye karşı allerjik tepki gösterenler de var. Anlayacağınız pek de masum ilaçlar değiller. Bu nedenle, anesteziklerin yan etkilerini azaltmak amacıyla biz araştırmacılar her gün yeni arayışlar içindeyiz. Bu arayışımızda hem deneysel bulgulardan hem de iyon kanallarının üç boyutlu yapıları ile yapılan hesaplamalardan elde edilen veriler kullanıyoruz
Kaynaklar
- Yazar Yok. Nöroblog.net. (17 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 17 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı