Cansız varlıklardan canlı varlıklar nasıl oluştu. Bugüncansız varlıklar için aynı şartlar doğması mümkün mü?
Bu soruya cevap verirken bazı olası yanlış anlamaları düzeltmek gerek. Öncelikle şu içeriğe bakmalısınız. Evrimde ilk insan, ilk at, ilk deve, ilk akşamsefası, ilk E. coli bakterisi, ilk maya mantarı ve herhangi bir canlının "ilk" bireyi için de geçerlidir. Hiçbirinin "ilk"i yoktur. Çünkü bu bir süreç. (Büyümeniz gibi düşünün bebekken çocuk olduğunuz "ilk" an yoktur örneğin.) Cansızlıktan canlılığa geçiş de süreç olduğu için ilk canlı bu diyebileceğimiz ilk bir şey de yok. Eğer ilk hücrelerin oluştuğu anları hızlı çekimde gözleseydik, tam olarak "Hah, şimdi yaşam oluştu." diyebileceğimiz bir nokta olmazdı. Karmakarışık kimyasal tepkimelerden, belirli bölgelerde lokalize olan kimyasal tepkime öbekleri görürdük.
Dünya’da yaşayan ilk canlı ile LUCA da aynı tür değil: İlk canlı dediğimiz şey, gezegenimizde ortaya çıkan ilk canlı türü.
Son evrensel ortak atamız olan LUCA ise bugün yaşayan bütün türlerin ortak atası. Büyük olasılıkla LUCA, canlılar sınıflandırmasında (taksonomi) neomura kladına ait canlı üst alemlerinden biri olan arkelerin atasıydı (Arkeler çekirdek zarı olmayan tek hücreli canlılar olup prokaryot grubuna aittir).
Nitekim bilim insanları yaptıkları son araştırmada, ilk canlılarının Dünya oluştuktan çok kısa bir sonra ortaya çıktığını gösterdiler. Ancak, 3,9 milyar yıl öncesine dek etkili olan asteroit bombardımanı yüzünden bunların soyu tükendi. Bizler daha sonra gelen ortak atadan, yani LUCA’dan geliyoruz.
Elde edilen bulgular, yaşamın son evrensel ortak atasının (SEOA) hidrojen, karbondioksit ve mineralce zengin sıcak suyun deniz tabanından çıktığı hidrotermel yarıklarda gizli olduğu fikrine destek sunuyor. Araştırmacılardan William Martin --University of Dusseldorf-- bu durumun hidrotermal yarık teorisine parmak bastığını söylüyor ve ihtiyacı olan kimyasalların çoğunu üretebilmesi için yarıklardaki abiyotik (biyolojik olmayan) tepkimelere bağımlı olma ihtimalinden kaynaklı SEOA'yı yarı canlı olarak tanımlıyor.
Hatta muhtemelen canlılık cansızlıktan ilk defa evrimleşirken, tek bir canlı değil, milyonlarca, hatta belki milyarlarca potansiyel "SEOA"lar bulunmaktaydı. Ancak günümüzdeki incelemeler gösteriyor ki, canlılar birden fazla ortak atadan değil, tek bir ortak atadan köken alıyorlar. Bu durumda yapabileceğimiz en önemli çıkarım, bu potansiyel diğer ortak ataların, bizim SEOA'mıza ve onun soy hattından gelenlere yenik düşmesi.
Bu, tek bir bireyin bir diğerine yenik düşmesi şeklinde olmak zorunda bile değil! Belki de on milyonlarca yıl boyunca birden fazla soy hattında canlılık, birbirinden bağımsız olarak evrimleşti ve çeşitlendi. Ancak bu süreçte oluşan "Evrim Ağaçları"ndan birisi, bir bütün olarak diğerine (veya diğerlerine) baskın geldi ve onların soyunun tükenmesine neden oldu. Bu sayede o diğer potansiyel soy hatlarından hiçbir tür günümüze kadar gelmeyi başaramamışken, gezegenimiz üzerinde tek bir Evrim Ağacı hayatta kaldı ve günümüze dek korundu.
Merhaba sorunuza eksik yanıt vermişim tam okumadan kusuruma bakmayın. Canlılığın cansızlıktan var olduğuna yönelik en güçlü teori abiiyogenez teorisidir. Bu teoriyle bağdaşan birkaç fikir vardır. Bu fikirlerden biri de dünyaya çarpan meteorlardan su ile organik madde gelmesidir. Organik madde bir seçilim baskısı ile bir zar oluşturuyor ve hücre zarı oluşuyor. Bu konu ile ilgili kaynaklarda bıraktığım linklerden araştırma yapmanız daha makul :) saygılarımla
Merhaba, ilk canlı hücrenin adı LUCA ya da Türkçesiyle SEOA. Yani Son Evrensel Ortak Ata.
Ortak ata, evrimsel süreçte, birden fazla canlı türünün ortak genetik öncülü olan canlı. Modern biyolojide, Dünya üzerinde yaşayan ya da soyu tükenmiş birçok canlının, diğer alt canlı türlerinin ortak atası olduğu kabul edilir.