Cevabı çok büyük sorular sormuşsunuz. Her biri için sayfa sayfa cevap yazmamız gerekli ki bunu burada yapamayız.
Kısa kısa cevap verecek olursak ideal devlet diye bir şey yoktur. İdeal yönetim kavramı toplumdan topluma, kişiden kişiye değişir, farklı kültürler ve düşünce biçimleri farklı ideal devlet fikrine sahiptir. Ben kendi fikrimi söylesem de bu kimsenin pek de umurunda olmayacaktır. Önemli olan bireylerin değil toplumların ideal devlet talebidir ki demokrasi zaten kısmen toplumların benimsediği yönetim biçimini inşa etmesi sistemidir. Ancak bugün için tüm dünya halklarının ortak bir görüşle benimsediği ideal bir yönetim sisteminden bahsetmek olanaklı değildir.
Toplumun sorunlarının bilim ve sanatla çözülebilmesi için o toplumun, eğitimli bir toplum olması gerekli. Ancak dünyada bu nitelikte çok az ülke var. Toplumlar ne yazık ki bilim ya da sanatla yönetilmez. Dinle, inançla, etnik köken ortaklıkları ile ve genel olarak muhafazakâr değerlerle yönetilir. Bu hep böyle oldu, bir süre daha böyle olacak gibi görünüyor.
Benim (ya da halkın arasındaki herhangi bir bireyin) kabulümdeki ideal devlet ile Türkiye arasındaki ayrım da, söylediğim gibi kimsenin pek de umurunda olmayacağı için çok da önemli değil. Önemli olan herhangi bir ülkenin entelektüellerinin, zenginlerinin, fikir önderlerinin, toplumun büyük kesiminin takip ettiği kişiliklerin bu konuda ne düşündüğü. Türkiye, her ne kadar kurucumuz ve önderimiz M.K. Atatürk tarafından, ileri ve çağdaş dünya esaslarına, bilime ve sanata dayandırılarak kurulmuş ise de Türklerin ve Türkiye halklarının bu esasları yüksek oranda benimsediğini ve bugün için ülkemizde, geniş kitlelerin takip ettiği kişilerin, Atatürk'ün inşa ettiği yapıyı başarı ile sürdürdüklerini de iddia etmek zor.
Bu durumu değiştirebilmek ve bilime ve sanata dayandırılmış bir yönetim anlayışı oluşturabilmek için güçlü ve ilerici bir eğitim sistemi inşa edilmeli ve benimsenmeli. Ancak halkımız bilime ve sanata dayalı bir yaşam inşa etmediği, takip edeceği değerler olarak bilimi ve sanatı kabul etmediği için ülke yönetiminde bu esaslara bağlı yöneticiler görmek istemiyor. Haliyle sistem de bu esaslarla yönetilmiyor. Bu esaslarla yönetilmeyen sistem de bilime ve sanata dayalı bir eğitim sistemi inşa etmiyor. Denklem gayet belirgin. Bir süre daha bu halde devam edeceğe benziyor.
Kısaca böyle...