Evrenin çarşafa benzetilmesi bir metafordur.Buradaki temel amaç somutlaştırılamayan uzay zaman bükülmesini bir insanın algılayabileceği minimum basitliğe indirgemektir.Güneş sahip olduğu kütle ile diğer gezegenleri , gök taşlarını hatta kütlesi olan her cismi kendine çeker.Keza kütlesi olan her cisimde aynı miktarda güneşi çeker.Bu durumu Newton fiziği ile açıklarız.Fakat tüm olay bundan ibaret değildir.Dünya güneşin etrafında dönerken çekim kuvvetinden dolayı güneşe yaklaştıkça hızlanır.(G.m1.m2/d^2).Einstein fiziğine göre kütlesi olan cisimler uzay zaman dokusunu bükerek etraflarında bir alan yaratır.Dünya güneşe hızlanarak giderken bu bükülen alana hapsolur .Merkez kaç kuvveti devreye girdiği için en yakın olduğu konumda güneşin çevresinden dönerek yüksek hızda tekrardan uzaklaşır .Uzaklaşma arttıkça dünyanın güneş etrafında dönüş hızı azalır . Bu döngü bu şekilde devam eder ve hiçbir zaman dünya güneşe değmez.Bunu Atmosferimize sabitlenen uydular gibi düşünebilir sürekli dünyaya düşüyor ama merkez kaç kuvvetinden dolayı hiçbir zaman dünyaya değemiyor.