İnsan düşünce yapısı toplumsal çevre, coğrafi koşullar ve evrimsel faktörlerden etkilenir bu yüzden farklı bakış açıları ve düşünce biçimleri ortaya çıkar zaten siz de belirtmişsiniz. Ancak yapay zeka sistemleri ise tamamen eğitildikleri veri, kullanılan algoritmalar ve belirlenen hedefler üzerinden şekillenir. Bu sistemler bilgiyi istatistiksel örüntüler ve hesaplamalı modeller üzerinden işler ve insana özgü deneyim ve kültürel bağlamlardan yoksundur.[1]
Bu temel fark insanlar ve yapay zeka arasında iletişim sorunlarına yol açacaktır diye düşünüyorum, gelecek olduğu için bu benim görüşüm; çünkü yapay zeka, insani tecrübelerin, duyguların ve kültürel inceliklerin tüm ayrıntılarını tam olarak kavrayamaz. Bu da haliyle etkileşim sırasında yanlış anlamalar veya iletişim kopukluklarına sebep olabilir.
Ha eğer yapay genel zeka derseniz orada işler değişir, biz kendi beynimizin bile nasıl çalıştığını bilemezken, ygz'nin nasıl düşüneceği üzerinden NET bir cevap vermek doğru olmaz. Şöyle düşünün;
Sokakta yürüyorsunuz sağınızda birisi bir röportaj veriyor ve ağzından şu cümleler dökülüyor; "Bence dünya düz, ayrıca ABD başkanı reptilian."... Şimdi bu insanın soluduğu hava ile seninki aynı, ama işte Cem Yılmaz'ın da dediği gibi ona içeride ne yapıyorsa böyle azotlu bir netice çıkıyor. Ygz dediğimiz şey de var oluşunun ilk adımlarında hem senin hem de bu azotlu arkadaşın düşünce yapısını kavramaya çalışacak. Onun beyni ne yaşıyor da bu sonuca varıyor, adım adım her şeyi anlamak isteyecek. İşte problem de burada ortaya çıkıyor. Biz önce kendimizi çözebilsek, ygz'yi de var ettiğimizde daha doğru çalışan ve gereksiz şeylerle enerji harcamayan bir ygz elde etmiş oluruz. Ancak bunu da elde edemiyoruz. Çünkü çok büyük sınırlamalar mevcut.
Soruna ygz özelinde yoruma dayalı bir cevap vermeye çalışırsam ki bunun net bir cevabı yok, büyük ihtimalle düşünce yapımız ufacık bile benzemeyecek. Hiçbir insan, ygz'nin düşünce şeklinin kıyısına bile yaklaşamayacak, bu kesin net bir bilgi değil ancak kendimden çok eminim. Çünkü ygz dediğimiz şey adı üstüne Yapay Genel Zeka. Bir sorunun milyarlarca farklı cevap şeklinin hepsini tek bir "beyin"de var olduğunu düşünün. Sadece tek bir soru, ve milyarlarca farklı cevabı. Şimdi bunu kapasite ve enerji ile orantılayın. Zaten şu anda elimizde var olan tüm kapasitenin %1'ini en iyi ihtimalle harcadı. Enerji desen onun da yaklaşık %5'i gitti. (Tabii bu bugünki şartlar üzerinden varsayımlardır, ygz'yi var etmeye yaklaştığımızda bu sorunu da çok çözmüş olacağız diye düşünüyorum, çünkü zaten zincirleme yani ygz'yi elde edemeyiz öyle olmazsa) Bu kadar derin düşünen bir beynin her şeye çok iyi hakim olması kaçınılmaz olacaktır. Ancak sorun da şu her şeye hakim olabilme yeteneğine sahip olması, her şeye bir anda hakim olabileceği anlamına gelmiyor. Bütün güneşin enerjisini de kullansa yine yetmeyecek çünkü bilgi sınırsızdır. Ve bizim bildiklerimiz Pasifik okyanusunda bir su damlası gibi bir şey. Biz bu bildiklerimizle ygz'yi yaratabildiysek, ygz'nin kat etmesi gereken yolu bir düşünün. O yüzden tek benzer yanımız sürekli evrimleşiyor olacağımızdır. Geriye kalan her şey tamamıyla ona özgü olacak. Şu anda da bunun kırıntılarını görüyoruz mesela AlphaFold'da. O kadar farklı kombinasyonları ele alıyor ki şaşırıp kalıyoruz ve sadece tek bir task üzerine geliştirilen bu araçta bile deli miktarda enerji ve depolama alanı harcanıyor, şimdi bunun aynısını hatta daha da gelişmişini ancak her konuda ve aynı anda yapılabildiğini düşünün. Kullanılan gücü hayal edemiyorsunuz değil mi? İşte bu yüzden düşünce yapısını da hayal edemeyiz.
Kaynaklar
- A. Zimmerman, et al. (2023). Human/Ai Relationships: Challenges, Downsides, And Impacts On Human/Human Relationships. AI and Ethics, sf: 1-13. doi: 10.1007/s43681-023-00348-8. | Arşiv Bağlantısı