Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
1

Fizik mühendisliği ile Fizik arasındaki fark nedir?

Fizik lisans okumak istiyorum ama bir yanda da yeni yeni duymaya başladığım fizik mühendisliği var. Bu ikisinin avantajı ve dezavantajları nelerdir? Bir fizikçi ile fizik mühendisinin farkı nedir? Fizikçi fizik mühendisinin yaptığı işi yapabilir mi?
9,063 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
4 Cevap
Çağdaş Öğrence
odtüde fizik ve matematik öğrencisi

odtü elektroniği bıraktım bilim için. odtü fizik ve matematikten çap yapıyorum, mühendislik daha değerli gibi gerçek dışı yorumlar yapılmış. öncelikle, fizik ve elektronik benzer yapıya sahip ama matematik bildiğinizden çok farklı! (fizikçiler ve mühler matematik bildiğini sanıyor iki calculus bi diferansiyel denklemle, ben de öyleydim çapa başlayana kadar, bilmiyorsunuz ama daha matematiğin ne olduğunu!) fizik bölümü demek bilim demek. teknik bilgi mühendislikte var bilimde yok sananlar zaten ülkemizi özetliyor, hani 3. dünya ülkesiyiz falan. fizik mühendisliği yazma derim, öyle bir bölüm yok çünkü. fizik ilerledikçe alt dallarını mühendisliğe dönüştüren bir bilim, örn. inşaat, makina, havacılık ve uzay, elektrik elektronik, malzeme, kimya müh vesaire. Evet kimya müh. de dahil. Kimya müh. diye bir şeyin olması insanları fizik ve matematik müh.lerinin var olduğuna inanmaya itiyor, ama yok. fiziğin bir sürü alt başlığı var. quantum alan teorisinden uygulamalı & deneysel yoğun madde fiziğine, optoelektronikten quantum bilişime ve astrofiziğe kadar, oradan nükleer fizik ve parçacık fiziğine, plazma fiziğine... fizik müh yazmak, tıp yazmak yerine atıyorum kafadan dahiliye okumak gibi. belki nöroloji ilgini çekecek, belki mikrobiyoloji, belki beyin cerrahisi vesaire, zaten odtü boğaziçi veya mit gibi ünilerde de böyle saçma bölümler yok. fizikçiler çoğu şeyi icat etti ve ediyor. mühendislik ünvanına ihtiyaçları yok, bilim insanı onlar çünkü. mühendis belirli bir alanda uygulama konusunda uzmanlaşmış kişidir. aynı analizleri fizikçi de yapabilir, ama bir fizikçi mekanik, elektromanyetik teori, devre teorisi, termodinamik, relativite, quantum fiziği, quantum mekaniği görürken örneğin bir makina müh. mekanik ve termodinamik üzerine yoğunlaşıp onlarla nasıl sistemler kurulabileceğini, önceden yapılmış örnekleri öğrenir. fizikçiler bu örneklerden sıkılır, yeni şeyleri keşfetmek ister. ama belirli bir sistemi mühendis gibi üretemese de analizini gayet iyi yapabilir ki amaç analiz yapmak da değildir onun için. evreni keşfetmektir. fiziğin şifrelerinin çözüldüğü alanlar mühendisleşmeye başlar. ilk baş fizikçiler atılım yapar, icat eder. makina ve inşaat mühendisliği en eski mühendisliklerdendir. ardından elektrikle ilgili keşiflerden sonra elektrik mühendisliği, sonra elektronik müh. oluştu. nükleer fizikteki ilerlemelerden bir süre sonra nükleer enerji müh. doğdu. yani bu mühendislikler kendiliğinden oluşmadı, genel olarak o alana yönelen fizikçiler sayesinde oldu, fizik müh kavramı diye bir şey yoktu bile. ayrıca transistörlerden tut birçok icat gene fizikçiler tarafından yapıldı. mühendis onu halka faydalı hale getirir. yani fizik okuyunca teori dışına çıkamazsın demek, fizik müh diye bölüm açalım demek bilime hakarettir. bilimin ezik olduğunu düşünen insanlar tarafından öğrencileri çekme çabasıdır. icat etmek için bir icat dersi diye bir şey yok, ha önceki örnekler evet iyi oluyor, ama fizikçi zaten çikolata paketi üreten bir fabrikada çalışmayı istemez pek. yapacağı şey yenidir, örneği yoktur. günümüzde yoğun madde fiziği veya optoelektronik alanlarında çok fazla sayıda icat bulunuyor fizikçiler tarafından yapılan. bunlar elektronik mühendislerince daha sonra kullanılıyor. ayrıca ders müfredatında fiziğin fizik mühendisliğinden eksiği değil fazlası var. hacettepe fiz. mühün programına baktım, odtü fizikle yakından uzaktan alakası yok. sorsak herkes bilim dostu, ama bilim neden ayakların altında? mühendislerin egosu altında? tabii ki bir fizikçi her şey fiziğe dayalı diyip de bir bilgisayar üretmez veya robot yapamaz ekstra bir çaba harcamadıkça. ama amacı o değil işte, keşfetmek evrenin sırlarını, atom altı parçacıklardan kozmosun kendisine kadar! bu süreçte makro sistemlere yönelip icat yaptığı da oluyor. tabi kolay olacak demedi kimse, doktora şart uzmanlaşmak için, zaten meraklı biriysen bu sana zul olmaz aksine zevk verir. zaten bilim insanı olmak istemeyen de fizik yazmamalı. doktora da bilim insanı olmak için şart, hangi alanda çalışırsan çalış. uzmanlık yapmadan cerrah olamıyorken fizik için, aa ama doktorasız bi anlamı yok ki diye düşünmek yersiz biraz. fizik mühendisliği imza yetkisi var ama gibi saçmalıklarla ilgili bir şey. işte bunca çeşitlilik varken fizikte, daha fikrin yokken hangi alanı seviceksin, neden direk kendini uygulamalı fizikle kısıtlayasın. matematik mühendisliği ayrı bir hata. matematiği okumayan bilmez demiştim yukarıda, ama detay vermemiştim. matematikçi matematiği üretir, kullanmaz ama genelde. işin içinde tuhaf bir analitik felsefemsi tarz vardır ne elektronikte ne fizikte gördüğüm. lise matematiğini seviyorsanız mühendislik veya fizik size göredir diyebilirim, ama matematik size göredir diyemem çünkü daha önce görmediniz bir şey o bölümün mantalitesi. yani konular zaten her alanda görmediğiniz şeyler olacak ama mantalite çok farklı. ispat dolu. ama öyle değil, bir şeyi göstermek ile ispatlamak falan farklı. şekil çizip aa bak böyle desen de, onu anlasan da, ezber falan olmasa da bu yaptığın noo:) kabul edilemez. matematikçinin görevi matematik üretmek olduğundan, tutarlı bir matematiği kontrol etmeyi öğrenir ilk baş. o teorem doğru mu yanlış mı? bir teoremin doğruluğunu gösteremiyorsan ortaya doğru bir teorem nasıl atabilirsin ki? fizikçi ve müh onu pek sorgulamadan kullanır. matematikçi açıkçası onu kullanmaz, ama inan çook zor şeyler yapar. (mühfiz diyorum tüm mühendisliklerle fizik bölümü için, matematiğe hepsinin bakış açısı benzer, teorik fizik dışında ki o bile bu ayrımda matematik yerie mühfize yakındır) mühfiz real uzayda çalışır, 3 boyutlu reel uzay ve vektörler yeterlidir. matematikçi uzayın ayarlarıyla oynar işe yaramasa da. neden oynamasın ki? uydurur ve uydurmaları üzerinde mantıklar yürütür. satranç gibi zeka ister ve faydalı olma amacı gütmez, oyun gibi ama mantığın en derinlerini keşfeder, icat eder. birbirinden farklı olan her noktanın arasındaki meseda sadece 1 olsa ama sadece kendi ile olan aradaki mesafe 0 olsa nasıl olurdu matematik, güzel olurdu, analiz dersinde öyle şeyler görüyosun falan örnek olmadan. fikirlerle zıttını falan ispat ediği sonsuz örnek vermen gereken yerlerde akılcı çözümler bulup. haa bu çeşitlilik işte bilimin belkemiği. matematikçi işte yarayayım amacı gütmez, ama her meraklı matematikçinin yaptıkları birikir ve bunların belki yüzde 5i mühfiz için bir alet edevat oluşturur. işe yaramayan konseptler illa bir gün işe yarayacak diye bir evrensel kural yok ama evrim gibi biraz, genetik havuzu bol tutuyor matematik. einstein relativiteyi bulurken ay işte yarasın demedi, newton da kalkülüsü icat ederken bunlar 21. yy da her şeyin temeli olacak demedi. bir kadın matematikçi algoritmalar üzerinde çalıştı daha turing bilgisayarı icat etmeden! zekaya bakar mısın! olan bir sistemi gözlemlemedi, tamamen hayal gücü ile, bir bilgisayar mühünün kullanacağı matematiği icat etti daha bilgisayar yokken. şu berekete bak matematikteki! matematikte olan şeylerin çook azı mühfiz tarafından öğrenilse de bazı insanlar bilimi mühendisliğin altına rahatlıkla itiyor yazık. neyse. bu gelişmeler son 100 200 yılda oluyor. o dönemde bu insanlar bilime ağırlık vermiş işe yarayacağından emin olmadan, şimdi işe yaradığını görüyoruz, yolun başındayız, 300 sene sonra kim bilir neler keşfedilecek ve daha ne gibi tuhaf matematiğe ihtiyacımız olacak, ama bizim ülke ay nasılsa gerekli her şeyi öğreniyor bir müh diyo. her kardeşim bilim durdu zaten. hani 200 sene önce örnek yokken elimizde böyle düşünseniz neyse de, şu an bu nasıl bir vizyonsuzluktur. isteyen müh olsun çok güzel, ama bilimi ezmeyin, yapıları farklı. (not: einstein de, schrödinger de fizikçiydi fizik müh değil.) ve bunca soyut şey arasında hesap yaptığımız, integral türev alıp ispat yapmadığımız matematik bölümü dersleri çoğu öğrenci için en kolayı ki genelde çok nadirler. ha ispat derken, hiçbir hoca ezbere ispat yaptırmıyor odtüde. derste ispatladıkları teoremlerle yepyeni teoremleri sınavda ispatlatıyorlar. yani yok öyle armut piş. başka ünileri bilemem ama. neyse, o yüzden mat müh hele çok saçma, matematiğin o cool yanını almamış, hesabı zaten fizmüh de yapıyor, ne soyut kavramlara hakim ne de tam olarak uygulamaya. mühendis olacaksanız makina, elektronik, kimya, bilgisayar, inşaat falan seçin. fizik ve matematik mühendislikleri tıp yerine üroloji bölümünün açılmasıyla direk onu seçmeniz gibi. tabi seçebilirsiniz de, niye daha ilk başta kısıtlayasınız kendi seçeneklerinizi? kimya mühe gelirsek öyle bir mğh var. bir şeyleri nasıl üretiyoruz? sadece mekanik yasalarla mı? ısıt kes çarpıştır? onca eşya reaksiyonsuz mu var oluyor. hayır, kimyanın uygulaması gerekli. kimya müh kimyasal tepkimeleri keşfetmiyor, ama ağır bir akışkanlar mekaniği ile bu yasaları kullanıyor. transport fenomeni vesaire. asit falan döküyosun metale eritiyosun işlemden geçiriyosun. makina müh ile kimya bölümü arası çok gerekli bir bölüm, sanayiye göre şekillenmiş genel olarak. kimyager (kimya bilimi mezunu) yeni reaksiyonlar keşfeder tasarlar, sentezler, fonksiyonel maddeler üzerinde çalışır. kimya müh o sihirli formülü bulamaz. ama kimyagerin sonucunu büyük ölçekte çalıştırır. tabi ülkede bilim olmadığından temel düzeyde şeyler üretiyoruz ve mühendisler de aa bunları biz de biliyoruz diyor, hata. hücredeki yapay bir enzimi üretmekten tut dnadan protein robotlar, veya moleküler makinalar hep fonksiyonel grup işi, daha önce irdelenmemiş reaksiyonlar olduğu için kimya müh anlamaz. kimya mühte belli yaygın reaksiyonları anlatırlar ki uygulama örnekleri olsun. yani atomların nasıl davrandığını bilmez. ama akışkanlar mekaniğini reaksiyona giren sıvılara uygulayarak neyi ne kadar ne hızda karıştırması gerektiğini bilir ki basit değildir. birim elemanı reaksiyonlar sayesinde değişen akışkanları bilir ve kullanır. bir madde ürettin şu ve bu karışarak o oluyor mesela. ama büyük ölçekte ya bu maddeler karışmazsa tam? işte bunun hesabıdır diyebilirim basitçe. ama örneklersek bunun ötesine geçer, nobel fizik ödüllerinden birinde ilk vakumlu ortam tasarlayan da kimya mühendisiydi. nötrino ağırlığını keşfetmek için olan bir deneydi sanırım. fakat nobel kimya ödüllerinde bir kimya müh görmek zor. özetle, mühendisler beslendikleri bilime ihanet etmemeli, aksine bilimin daha nice yolları kendilerine açmasından mutluluk duymalı. matematik ve fizik mühendisliği yazmayın, yok öyle şeyler. her tercih listesinde adı olan şey meşru değil, işletme mühendisliği falan bile varmış, gençlerle dalga geçiyorlar resmen. kimya mühendisliği de kimyanın sonuçlarından beslenen ama akışkanlar mekaniği ve termodinamik uygulayan cool bi alandır, yani isim benzerliği yapıp kimya müh varsa mat ve fiz müh vardır demeyin. üretimde kimyasal reaksiyonları kullanan bu mühendislere kimya müh denmiş, kimyayı keşfetmiyorlar ama yine de çok fazla çeşitlilik var konu olarak çalışabilicekleri. mat ve fiz müh bölümleri adında müh geçtiği için takıntılı insanları tatmin eder belki. mühendislik yazacaksanız da gerçek mühendislikleri yazın. disiplinler arası çalışacaksanız da çap veya yeni tasarlanan bölümler olabilir nörobilim gibi veya mekatronik gibi. ama fizik mühte böyle bir durum da söz konusu değil, alanınızı daraltmaktan başka bir işe yaramaz. uzun oldu ama bu konuya bence açıklık getirmek şarttı.

528 görüntülenme
14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Melih Said Demir
Melih Said Demir
1,317 UP
Lise Öğrencisi

Bu sorunun cevabını ben değil bizzat fizik mühendisliği okumuş olan lise fizik hocamdan veriyorum. Fizik mühendisliğinde fiziğin ilkelerini uygulamaya dökmeyi ve bunu özellikle de makine mühendisliği gibi alanlarda kullanmayı öğrenirsiniz. Fakültede mühendislik ve temel yazılım bilgileri de verilmektedir fakat eğer fiziğin bir dalında ustalaşmak istiyorsanız "Fizik" bölümünü seçmeniz daha mantıklı olur. Mesela size yüsek enerji fiziğinden bir örnek vereyim. Eğer yüksek enerji fiziğinin sağladıklarından yararlanıp bir roket yapmak istiyorsanız fizik mühendisliği, yüksek enerji fiziğini araştırmak, gelecekteki çalışmalara teorik temel hazırlamak ve uygulamalı bilime sunmak istiyorsanız fizik bölümünü tercih etmeniz daha doğru. Yine de bu durum bölümden bölüme, üniversiteden üniversiteye değişmektedir. Bu yüzden derin bir araştırma yapmanızı öneririm.

1,025 görüntülenme
5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Pòkemehs 14
Fizik Mühendisiyim

Merhaba , bu sorunun cevabı hayırdır.standart bir fen fakültesi fizik mezunu , bir fizik mühendisliği mezunu ile teknik bakımdan yarışamaz. Fizik Mühendisliğinde dersler adı üzerinde mühendislik üzerine kuruludur. Yani sorun ve problem çözümleri üzerine eğitim alınır. Sizden beklenen sorunlara fizik yasalarını mühendislik çözümleri (teknik) ile birleştirmektir. Bu nedenle Lisans ders konuları zordur. Ancak mühendislik yetkisi kazandıktan(staj ,uzun dönemli staj,) sonra diğer mühendislik alanlarına (Metalurji, Kimya ,Elektronik ,Makine vs) geçebilirsiniz. Ancak Fizik bölümleri için bu durum mümkün değildir. Onlar genelde Formül-ispat dayalı ezber ve sınırlandırılmış sığ bilgi ( yani bazı fizik konularına hiç değinilmez örneğin optik ,akustik vb ) üzerine sadece teorik eğitim alır. TMMOB Fizik Mühendisleri odası varken , Fen fak. fizik için herhangi bir sivil kuruluş yoktur. Ancak şahsi fikrim her ikisinide seçmemendir. Sağlık veya Yazılım sektörlerini tercih etmeni öneririm.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Nil Yıldırım
Kardeşim mühendislik okuyor

Fizik okursan okul bittiğinde formasyon alıp fizik öğretmeni olabilirsin. Fizik okuyanlar fizik mühendislerinin işini yapamaz. Mühendislik daha derin. Teknik bilgiler var. Bence mühendislik okuman daha faydalı olur. Mühendislik daha değerli. Fakat şunu da söyleyeyim, Türkiyede puanı bu kadar yüksek olup bu kadar az maaş alan veya Türkiye’de işi olmayan tek meslek mühendisliktir. Yurtdışına gidebilirsen iş bulup iyi para kazanabilirsin.

1,037 görüntülenme
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close