Evrimin varlığını kabul etmeme rağmen beynim çevresel faktöre bağlı evrimsel gelişimin kalıtsal yapısına inanmıyor?

Mutasyon^[2] ve seçilim^[1] sebebiyle.

DNA zinciri kopyalanırken belirli bir hata payı vardır. Bu hatalara mutasyon denir. Bu hatalar sonucu oluşan değişimler yeni bireye yeni özellikler ekleyebilir. Tabi bu hataların üreme hücrelerinde veyahut üreme hücrelerini etkileyecek hücrelerde meydana gelmesi lazım. Bu mutasyonlar bireyin üremesini engelleyecek cinsten değilse(ölümüne, kısır kalmasına, diğer bireylerden geri kalmasına, dışlanmasına vs. sebep olmazsa) yeni genler o topluluğun gen havuzuna eklenmiş olur. Bu sayede tek bir adada izole kalmış gruplarda bile belirli ölçüde gen çeşitliliği olabiliyor.

Seçilim işte burada devreye girip çevreye uyumu sağlıyor. Bir topluluğun her bireyi eşit sayıda üreyemez. Bu yüzden ortak genlerin dışında kalan genlerde eşit sayıda kopyalanmamış olur. Kimler daha fazla ürer? Bunu belirleyen faktörlerden birisi ve en önemlisi çevreye uyum. Bu sürece doğal seçilim deniliyor. İster istemez her yeni nesil bir elekten geçer. Bu sayede bu topluluk giderek değişen çevreye daha uygun genetik özelliklere sahip olur. Kısa vadede şansa bağlı olarak çevreye uyumda kötü olanlar bir şekilde uyumlu bireylerden daha fazla üreyebilir ama uzun vadede bu topluluğun gen havuzu çevreye uyumlu genlerin artması yönünde doğru sürüklenir^[4]

Ya da topluluğumuz değişen çevre şartlarına uyum sağlamayı başaramaz ve soyları tükenir. Geriye şanslılarsa bir kaç tane fosili kalır. Tüm canlı türlerinin tahminen %99'undan fazlasının soyunun tükendiği gibi.^[3]