Bu çok karşılaşılabilen bir soru. Yüklü soru safsatasına düşmemek için önce şunu sormalıyız. Canlılarda sanatsallık var mı? Sonra canlıların neden bu kadar sanatsal gördüğümüzü anlamalıyız.
Vücudumuzda birçok hata yapıyor zaten. O hatalar olmasa çeşitlilik olmazdı. Tasarım veya sanat denen canlılarda birçok kusur bulunabiliyor. Gözü ele alalım. Sanat var mı? Hayır. Gözde birçok hata oluyor mu? Evet. Sanat veya tasarımdan bahseden bazı kişilerin miyop veya hipermetrop olması da son derece ironik. Onu bırakın, normal gözde bile evrimsel hatalar mevcut. Bunu bütün vucuda ve diğer canlılara da yayabiliriz. İnsanlar genelde karmaşık bir sistem görünce böyle tepki verebiliyor. Ama o karmaşık sistem kusursuz işlemiyor daha önce bahsettiğim gibi.
Bir diğer sebep de diğer ayrıntıları gözden kaçırmamız. Bu karmaşık sistemli canlı birdenbire puf diye varolmadı. Bütün canlıların evrimsel geçmişi var. Çeşitlilik mekanizmaları ile oluşan çeşitlilikte daha avantajlı olanın ya da daha çok üreyebilenin daha çok hayatta kalması deriz ama dezavantajlı olup hayatta kalamayan ya da daha az hayatta kalan ya da üreyemeyenlerden ya da daha az üreyebilenlerden pek bahsedilmez. Çünkü onlar aradan çıkınca diğerleri bize çok güzel görünür.Bize sanat gibi gelmesinin bir sebebi de bu. Onlar sanatçı hatası mı, ya da engelliler? Doktorlar o sanatçının hatalarını düzeltmek için mi var?
Peki neden sanat gibi algılamaya meyilliyiz? Bir diğer sebep de estetik algısı, bildiğimiz anlamıyla insanın evrimleşmeye başlamasından ve algısının gelişiminin ilk dönemlerinden beri vardır ve gelişmektedir. İnsan, doğada ve yaşamında bir estetik arar. Bu, yine mental dengenin sağlanmasıyla açıklanabilir. Çünkü estetik, dış dünyadaki kavramların, insanın iç dünyası ile birleşmesi ve bunun kişiye güzel gelen, mutluluk veren bir biçimde olması demektir. Kişi, algılamaya başladığı dünyaya bakar ve kendi iç dünyasıyla kıyaslar. Bu kıyas, bilinçli olarak yapılmasa bile, insanın mental gelişimi sırasında bu otonom bir halde, beynimizin arka planında çalışmakta ve mental dengemizin sağlanması için beynimizi ve iç dünyamızı beslemektedir.
İnsan zekasından bahsetmişken diğer konuya da geçiş yapalım. Bilinç ve akıl sadece insanda yok. Beyni olan her hayvan düşünebilir, planlayabilir, kararlar alabilir. Sadece insan bunu bir (veya birkaç) adım ötede yapar. Tıpkı çitanın en hızlı en hızlı koşması gibi insan da en zeki. Her tür, kendi evrimsel geçmişi, genetik altyapısı ve karşılaştığı çevre koşulları içerisinde değerlendirildiğinde çitanın neden en hızlı olduğu veya insanın neden en zeki olduğu anlaşılır.