Evren “Big Bang” kozmolojik modeline ve “kozmik arka plan ışıması”na göre durmaksızın genişlemekte. Ve bu genişleme 3,26 milyon ışık yılında saniyede 67 ila 74 km‘dir. Ancak bu sabit değildir, mesafeler arttıkça genişleme hızı da artmaktadır. Yani örneğin; 6,52 milyon ışık yılında bir bu değer 134- 148 km/sn arasında değişir. Yani aslında evrende belli bir mesafeden sonra ışık hızından daha hızlı bir genişleme söz konusu olacaktır. Yani yaklaşık 13-14 milyar ışık yılı ötesine bakarsanız evrenin ışık hızından daha hızlı bir hız ile genişlediğini fark ederseniz (sayıları aklımdan çarptığım için yanılıyor olabilirim).
Evrenin genişlemesinin sebebini özelliklerini bilmediğimizden ötürü “karanlık” sıfatını verdiğimiz “karanlık enerji”ye bağlıyoruz. Yani bu genişlemenin sebebi karanlık enerji. Karanlık enerji ne, bilmiyoruz ancak varlığını evrenin genişlemesini baz alarak dile getirebiliyoruz.

E=m.c2’ye göre madde enerjinin ışık hızının karesine bölümüne eşittir. Yani saf enerji eğer yavaşlarsa, tabiri caizse dinginleşirse maddeye dönüşebilir. Yani madde ve enerji özünde aynı şey, sadece hızları farklı. Eğer dediğiniz gibi bir roket varsa ışık hızına yaklaşırken muhtemelen enerjiye dönüşecektir, saf enerjiye. Yani madde, bütünselliğini ışık hızının karesine yaklaştıkça yitirir.
Evrenin sonu konusuna gelecek olursak... Evrenin bir sınırı diye bir şey yoktur. Çünkü evren sınırlı olsa ve eğer siz sınırında olsanız bile, ötesine geçemezsiniz çünkü ötesi yok. Garip bir şey, insan düşünürken algılayamıyor ama durum böyle. Zaten mekan bu evrenin içinde, madde mekanda var olabiliyor. Yani bahsettiğiniz durum algımız dışında olduğu için tanımlayamıyoruz.
Kaynaklar
- A. Didar Özsoy. Evrenin "Karanlık" Yüzü: Karanlık Madde Ve Karanlık Enerji Nedir?. (29 Mart 2020). Alındığı Tarih: 9 Şubat 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı