Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Anon Sulo
Üye
2

Eşcinselliğin çevresel faktörleri nedir ?

Merhaba aşağıda bıraktığım linkten görebileceğiniz üzere 2019 500 000 insanda yapılan bu araştırmada genetik faktörler olduğu kadar çevresel faktörde var. Benim sorumda bu çevresel faktörler tam olarak nedir. Yetiştiği çevre mi yoksa yedikleri veya anne rahminde gelişimi gibi şeyler mi ?
2,011 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Ecem Kaya
Ecem Kaya
95K UP
Araştırmacı

Çevre ve cinsel yönelim insanların cinsel yöneliminin gelişimindeki olası çevresel faktörleri konu alır. Bazı araştırmacılar çevresel faktörleri hormonal faktörlerden ayırırken diğerleri doğum öncesi hormonlar gibi biyolojik faktörleri çevresel faktörlerin bir parçası olarak görür.

Araştırmalar cinsel yönelimin genetik, hormonal ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonu olabileceğini göstermektedir. Amerikan Psikiyatri Kurumu bildirisinde “Birçok araştırma genetik, hormonal, gelişimsel, sosyal ve kültürel faktörlerin cinsel yönelim üstündeki etkisini incelemesine rağmen, bilim adamların cinsel yönelimin özel bir faktör ya da faktörler tarafından belirlendiği sonucuna ulaşmasına izin veren bir bulgu yoktur.” demiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Çocukluk dönemindeki cinsiyet uyumsuzluğu

Çocukluk dönemindeki cinsiyet uyumsuzluğu eşcinselliğin en büyük habercisidir. Darly Bem bununla ilgili bazı çocukların diğer cinse özgü aktiviteleri tercih etmesini öne sürmüştür. Toplumsal olarak belirlenmiş cinsiyet rollerine uyum gösteren aktivitelerin tercihi cinsiyet uyumu gösteren çocuğu karşı cinsten kendini daha farklı hissettirmektedir. Ama cinsiyet rollerine uyumsuzluk gösteren aktivitelerin tercihi cinsiyet uyumsuzluğu gösteren çocuğu kendi cinsinden daha farklı hissettirmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Her iki durumda da çocuğun kendini farklı hissettiği cinsiyetle yakınlaşması onda bir fiziksel uyarılmaya neden olacak ve bu fiziksel uyarılma sonra cinsel uyarılmaya dönüşecektir. Araştırmacılar bu uyumsuzluğun genler, doğum öncesi maruz kalınan hormonlar, çocuğun kişiliği, ailenin çocukla ilgilenme şekli ya da diğer çevresel faktörler nedeniyle oluşabileceğini öne sürmektedir. Peter Bearman bir kız ikize sahip olan erkeklerin kendinden büyük bir erkek kardeşe sahip olmadıkça hemcinsine ilgi duyma ihtimalinin 2 kat daha yüksek olduğunu rapor etmiştir. Bulgularının çocukluk ve ergenlik öncesi dönemde daha az cinsiyetleşmiş sosyalizasyonun sonraki hemcinse yapılan romantik tercihleri şekillendirdiğini desteklediğini söylemiştir.

Ayrıca karşı cins ikizlerin ailelerinin onlara daha çok her iki cinse uygun türden muamele yaptığını ama büyük bir erkek kardeşin genç erkek kardeşe onu takip etmesi için daha cinsiyetleşmiş bir mekanizma kurduğunu öne sürmüştür. Hemcinse ilgi duyduğunu rapor eden ergenlerin oranı eşcinsel deneyim yaşadıklarını rapor edenlerden önemli ölçüde daha yüksektir. İlgiye ek olarak fırsatında var olması gerekir. Çünkü fırsat sosyal olarak yapılandırılmıştır. Sosyal etkilerin davranışa olan etkisi ilgiye göre daha güçlü olmalıdır. Olası sosyalizasyon deneyimleri arzuyu şekillendirebilir ama yetişkinlikteki cinsel yönelimi şekillendirmez. İlgiden davranışa giden yolda genetik etkilerin rol oynaması muhtemeldir.

Ailesel etkiler

Araştırmacılar gay erkeklerin gay olmayan erkeklere göre daha az sevecen daha çok reddedici babalara sahip olduklarını ve anneleriyle daha yakın bir ilişki kurduklarını bulmuştur. Bazı araştırmacılar bunun çocuklukta yaşanan ailesel deneyimlerin eşcinsellik için önemli bir belirleyici olduğunu ya da ailenin cinsiyet uyumsuzluğu gösteren çocuğa davranış şeklinin farklılığını gösterdiğini düşünmüştür. Michael Ruse iki olasılığında farklı durumlarda doğru olabileceğini öne sürmüştür. 2000’de Amerika’da yapılan bir ikiz çalışması ailesel faktörlerin (bu faktörler kısmen genetik olabilir) cinsel yönelime etki ettiğini bulmuştur.

Araştırmacılar aynı zamanda eşcinsel erkeklerin eşcinsel kadınlara göre eşcinsel kadınlarında heteroseksüel erkeklere göre önemli ölçüde daha fazla kardeşe sahip olduklarını bulmuştur.2006’da Danimarka’da yapılan bir araştırma heteroseksüel evlilik yapanlarla eşcinsel evlilik yapan kişileri incelemiştir. Genç anne ve babaya sahip olmak, anne ve babanın arasındaki yaş farkının az olması, aileyle olan ilişkinin dengeli olması, fazla kardeşe sahip olmak, doğum sırası (kaçıncı kardeş olduğu) sayısının yüksek olması kişinin heteroseksüel evlilik yapma ihtimalini önemli ölçüde arttırmaktadır. Anne ve babası boşanan çocukların heteroseksüel evlilik yapma ihtimali daha düşüktür. Yaşlı bir anneye sahip olmak, anne ve babanın boşanmış olması, babanın yokluğu ve en genç çocuk olma erkeklerin eşcinsel evlilik yapma ihtimalini arttırmaktadır. Ergenlik dönemindeyken annenin ölümü, tek çocuk, en genç çocuk ya da tek kız çocuk olmak kadınların eşcinsel evlilik yapma ihtimalini arttırmaktadır.

Doğum sırası efekti

Birkaç araştırmaya göre her büyük erkek kardeş erkeğin eşcinsel yönelim geliştirme ihtimalini bir öncekinin yüzde %28-48’i kadar arttırmaktadır.Çoğu araştırmacı bunu doğum öncesi hormonlar gibi doğum öncesi çevresel faktörlere bağlamıştır. McConaghy (2006) doğum sırası efektiyle eşcinsel hisler arasında bir ilişki bulamamış, efektin biyolojik nedenli değil sosyal süreçle ilgisi olduğu sonucuna gitmiştir.

Şehirleşme

Tüm Reklamları Kapat

Amerika’da Cinselliğin Sosyal Organizasyonu eşcinsellikle şehirleşme arasında pozitif bir korelasyon bulmuştur. Korelasyonun erkeklerde kadınlara göre daha güçlü olduğu gözlenmiştir. Büyük şehirlerin eşcinsel ilginin gelişiminde ve ifade edilmesinde uyumlu bir çevre sunabildiği öne sürülmüştür.

Danimarka’da şehirde doğan insanlar kırsal kesimde doğan insanlara göre önemli ölçüde daha az heteroseksüel daha çok eşcinsel evlilik yapmaktadır.

Kültürel etkiler

Antropologlar en iyi avcıları diğer erkelerden ayırmayan ya da onları ödüllendirmeyen diğerlerine nazaran daha az rekabetçi olan ilkçağdaki kültürlerde hemen hemen hiç eşcinselliğe rastlanmadığını gözlemlemiştir.Miron Baron “Asurlular, Eski Yunan ve Romalılar eşcinselliğe karşı daha çok toleranslıydı. Eşcinsel davranışlar açık olarak uygulanıyordu ve yaygınlığı yüksekti. Cinsel modeller toplumun beklentilerinin bir ürünüdür. Değişen kültürel normlara karşılık olarak yalnızca genetik özelliğin yaygınlığında değişme tahmin etmek zor olurdu.” demiştir. Bu hipotez daha önceden Richard Burton tarafından ortaya atılmıştır.

Amerika’da kadınların diğer kadınlara olan ilgisinde bir artış yaşanmıştır. Susan Bordo bir tabu ortadan kalktığında ya da tabunun etkisi azaldığında bunun kişilere cinsel yönelimlerini keşfetme ve ifade etme şansı verdiğini iddia etmiştir

594 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Çevre Ve Cinsel Yönelim. (25 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close