Buna kamuflaj diyoruz, pareidolia konusunda gördüğümüz algıda seçicilik probleminin bir benzeridir. Evrimde çok sık görülen bir olay. Özellikle de desenlerin varyasyonu çok fazla olan kelebeklerde. Genelde "Bilinçsiz olan doğa o baykuşu oraya çizemez, insan bile kamufle olmak için bir düşünür aklı olmayan doğa nasıl yapsın?" gibi garip garip bilimden anlamadıklarını çok belli eden sözlerle evrim karşıtlığı yaparlar.
Kamuflaj olgusu, çok uzun bir evrimsel geçmişe dayanmaktadır ve aslında türlerin kamuflaj becerilerinin değişmesi, yeni türlerin evrimleşmesinin habercilerinden birisidir. Türler, her ne kadar av-avcı ilişkileri, yaşam biçimleri, beslenme türü, habitat, vb. özellikler açısından sürekli farklı değişkenlere maruz kalsalar da, çoğu zaman saklandıkları veya yaşadıkları/bulundukları ortamlar büyük oranda sabit kalabilmektedir. Örneğin, deniz tabanlarında yaşayan bir canlının avcıları ve çevresi evrimleşiyor olsa da, deniz tabanı evrimleşmemektedir ve milyonlarca yıldır, üç aşağı beş yukarı aynı kalacak şekilde sürmektedir.
Batezyan mimikride (Henry Walter Bates tarafından keşfedildiğinden böyle anılır), bir tür, avcısının onu avlaması için faydalı olacak bir diğer türe benzemez. Bir diğer deyişle, tür her ne kadar bir başka türe benzese de, avcılar bu diğer türü de avlayabilmektedirler. Evrimsel süreçte bu tip mimikri ancak popülasyon içerisinde bu tür mimikriyi kullanan az sayıda birey varsa oluşmaktadır. Yani eğer ki bir popülasyondaki tüm bireyler bu şekilde farklı türe benziyorlarsa ve o benzenen tür de avcılar tarafından avlanabiliyorsa, bu şekilde bir kamuflajın herhangi bir avantajı olmayacaktır.
Dolayısıyla, tür içerisindeki çeşitlilik dahilinde, her zaman bazı bireyler diğerlerine göre ortamına daha uyumlu olacaktır. Örneğin oluşan çeşitlilikte bazılar Burada anlaşılması gereken kilit nokta, kamuflajın mükemmel veya kusursuz olmayışıdır. Yazımızın en başında da belirttiğimiz gibi, görsel kareler olarak yakalanan ve fotoğraflanan örnekler, binlerce çekim arasından en gizli görünenlerinin seçilmesiyle ortaya çıkarılmaktadır; çünkü insanların ilgisini çeken budur. Ancak doğada bakacak olursanız, aynı bireyin iki farklı zamanda aynı başarıda kamufle olamadığını göreceksinizdir. Benzer şekilde, tür içerisindeki bireylerin tamamı da aynı kamuflaj başarısına sahip olamaz. Bazıları bir miktar daha başarılı iken, bazıları bir miktar daha başarısızdır.
Bunu, evrimsel sürecin uzun zamanına vuracak olursanız, kademeli olarak türlerin ortamlarına nasıl adapte olup, bu ortama göre evrimleştiklerini kolayca anlayabilirsiniz. Aslında bu durum, deneysel olarak da Endler Deneyi gibi deneylerde gösterilmiştir. Yeni ortamlara bırakılan türler, çok kısa sürede kamuflaj açısından farklı yönlere evrimleşerek, yeni ortamlara adapte olabilmektedirler. Aslında kamuflaj, uyum başarısı açısından çok güçlü bir baskı olduğundan, en hızlı evrimleşen özelliklerden birisidir.
Dolayısıyla kamuflaj, türlerin aktif olarak yaptıkları bir durum değildir (bukalemun gibi örnekler hariç). Türler, bilinçli olarak ortama uyum sağlamazlar! Seçilim yani çeşitlilik mekanizmaları ile oluşan çeşitlilikte avantajlı olanların daha çok üreyip her nesilde ona avantaj sağlayan özelliği daha çok aktarması, türler üzerinde sürekli baskı yaratarak, onların nesiller içerisinde ortamlarına adapte olmalarını ve evrimleşmelerini sağlar. Dolayısıyla bir türün bilinçli olarak bir diğerine veya ortamına adapte olmasını düşünmek anlamsızdır ve gerçek dışıdır. Türler bunu bilinçli olarak yapmazlar ve yapamazlar da. Evrim, istekle ve arzuyla değil, hayatta kalma ve üreme başarısıyla gerçekleşir.
Kamuflajla ilgili yapılabilecek bir çarpıtma, yazı içerisinde de değindiğimiz gibi, bu yapıların "kusursuz çalıştığı"na yönelik iddialardır. Halbuki bu, hayvanlar alemini hiç tanımamaktan kaynaklanır. Bu yanıltıcı kamuflaj ve desenler asla kusursuz çalışmaz; hatta çoğunlukla başarısız olunur. Üstelik farklı bireylerin farklı desenlerini incelediğinizde, bireyden bireye çok ciddi farklılıklar olduğunu ve örneğin, bu örnekte desenlerin bir baykuş gözüne birebir benzemediğini, arada net farklılıklar olduğu görülür. Ancak buna rağmen, bu özelliklere sahip olanlar, hiç sahip olmayanlara göre avantajlı konumda kalmış ve bugüne kadar seçilmişlerdir. Dolayısıyla, bu yapıların evrimsel açıdan analizi oldukça net olarak bilinmektedir.
Öyle ki, Vladimir Nabokov'un yazdığı bir makalede, bir türün avcısını taklit etmenin, o avcıdan korunmak için geliştirilebilecek diğer tüm yöntemlerden daha verimli ve masrafsız olduğu, bu sayede bu tür evrimsel değişimlerin çok daha muhtemel olduğu aktarılmaktadır.
Kaynaklar
- Ç. M. Bakırcı. Kamuflaj Ve Evrim: Canlılar, Yaşam Alanlarında Görünmez Olacak Biçimde Nasıl Evrimleşti?. (10 Nisan 2011). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı