Newton'un yer çekimi yasası, bir nesnenin kütle çekimine göre hareket edeceğini belirtir. Örneğin, Dünya'nın kütle çekimi, bize yere çekilmemize neden olur. Ancak Einstein'ın görelilik teorisi, yer çekiminin gerçekte kütlelerin varlığından kaynaklanan bir çekim kuvveti değil, uzay ve zamanın eğimleri tarafından oluşturulan bir etki olduğunu öne sürer. Bu eğimli uzay ve zaman yapısı, bir nesnenin hareketini etkiler ve nesne bir yere doğru düşüyor gibi görünür. Ancak Einstein'a göre, bu hareket aslında bir eylemsiz hareket değil, uzay-zaman yapısının eğimi tarafından zorlanan bir harekettir. Burada eylemsizlik kavramı devreye giriyor. Eylemsizlik, bir nesnenin kendisine etki eden kuvvetler olmadan hareket etmesi durumudur. Örneğin, bir uzay aracı uzayda hareket ederken, çevresindeki hiçbir nesne tarafından etkilenmez ve kendiliğinden hareket eder. Bu nedenle uzay aracı eylemsizdir. Başka bir Örnek Uçakta yolculuk yaparken, kalkış ve iniş anlarında yavaşlama veya hızlanma nedeniyle vücudunuzdaki hissiyat değişebilir. Ancak, uçak seyir halindeyken, eylemsiz hareket eder ve yolcular arka tarafa doğru itilmezler. Bu örnekler, eylemsizlik kavramının basit ama yaygın uygulamalarını göstermektedir. Eylemsizlik, bir cismin hareketi üzerindeki etkiyi tanımlar ve cismin kendisine etki eden kuvvetler olmaksızın hareket etmesini ifade eder