Anlık olarak yaşanmış ve nedeni merak edilmiş gibi 😅 Basitçe anlatayım efendim:
Gece geç saatlerde günün yorgunluğu bedenimizi basmış, uykusuzluk ve sessizlik içinde iken beynin bazı bölümleri daha hayalci ve duygusal çalışır. Özellikle geç saatlerde dopamin gibi nörotransmitterler daha dengesiz bir hal alır. Buda "yakın zamanda şunları şunları yapacağım..." hissini verir. Üstüne üslük yalnızlık ve sessizlik, kişinin bu düşüncelerle daha fazla baş başa kalmasına neden olur. Buda hayal gücünü etkiler.
Sabah kalkınca tüm motivasyon söner 🙄 Sabah uyandığımızda kortizol (stres hormonu) seviyesi doğal olarak artar (uyanmak ve güne hazırlanmak için). Bu artış zihni daha eleştirel ve gerçekçi düşünmeyi sağlar. Ayrıca sabah hayatlarımızda uyandığımızda bir anda pek çok uyarana maruz kalıyoruz. Yemekler, iş ve eğlence derken o motivasyonlarımızı düşünemiyoruz bile bazen.
Bu durum şunu kanıtlar nitelikte: Kararlarımız, duygu durumumuz ile değişebilen bir yapı. Geceleri daha duygusal, içe dönük iken aldığımız kararlar sabahın gelmesiyle birlikte değişiyor.
O halde düşünelim: Duygu durumumuz kararlarımızı değiştiriyorsa ve duygularımızı kimyasal maddeler belirliyorsa, karar alırken ne kadar özgürüz? Bu maddeleri de biz oluşturduğumuz için özgür müyüz, yoksa maddeler bizim karar almamızı etkilediği için kısıtlı bir özgürlük mu bu🤔