Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu, sürekli veya tekrarlayan depersonalizasyon, derealizasyon veya her ikisinin birden yaşandığı deneyimlerle karakterize edilir. Duyarsızlaşma, benliğin garip veya gerçek dışı olarak deneyimlenmesi veya kişinin düşüncelerinden, duygularından, hislerinden, bedeninden veya eylemlerinden kopuk veya bunların dışarıdan bir gözlemcisiymiş gibi hissetmesiyle karakterize edilir. Derealizasyon, diğer kişileri, nesneleri veya dünyayı garip veya gerçek dışı (örneğin, rüya gibi, uzak, sisli, cansız, renksiz veya görsel olarak çarpıtılmış) olarak deneyimleme veya kişinin çevresinden kopuk hissetmesi ile karakterize edilir. Duyarsızlaşma veya derealizasyon deneyimleri sırasında gerçeklik testi bozulmadan kalır. Depersonalizasyon veya derealizasyon deneyimleri sadece başka bir dissosiyatif bozukluk sırasında ortaya çıkmaz ve başka bir zihinsel, davranışsal veya nörogelişimsel bozuklukla daha iyi açıklanmaz. Duyarsızlaşma veya derealizasyon deneyimleri, yoksunluk etkileri de dahil olmak üzere, bir maddenin veya ilacın merkezi sinir sistemi üzerindeki doğrudan etkilerine bağlı değildir ve sinir sisteminin bir hastalığına veya kafa travmasına bağlı değildir. Belirtiler kişisel, ailevi, sosyal, eğitimsel, mesleki veya diğer önemli işlevsellik alanlarında belirgin sıkıntı veya bozulmaya neden olur.[1]
DSM-5'te "depersonalizasyon bozukluğu'na "derealizasyon" kelimesi eklenmiş ve "depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu" ("DPDR") olarak yeniden adlandırılmıştır.
DPDR, kendi başına bir bozukluktur.
DSM-5'e göre tanı konulabilmesi için hastaların aşağıdaki kriterleri karşılaması gerekir:[2]
- Kalıcı/tekrarlayan depersonalizasyon/derealizasyon ataklarının varlığı
- Bir epizod sırasında gerçeklik ve dissosiyasyon arasında ayrım yapabilme (yani hasta algısal bir bozukluğun farkındadır)
- Semptomların sosyal, mesleki veya diğer işlevsellik alanlarına müdahale edecek kadar şiddetli olması
- Semptomlar bir madde veya ilaçtan kaynaklanmıyor
- Belirtiler başka bir psikiyatrik bozukluğa bağlı değildir
Genel nüfustaki yaygınlık oranı yaklaşık %1'dir.[3]
Hiçbir ilacın depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğunu etkili bir şekilde tedavi ettiği kanıtlanmamıştır. Ancak ilaçlar belirli semptomları tedavi etmek veya genellikle durumla ilişkili olan depresyon ve anksiyeteyi tedavi etmek için kullanılabilir.[4]
Kaynaklar
- WHO. Icd-11 For Mortality And Morbidity Statistics. Alındığı Tarih: 5 Ağustos 2024. Alındığı Yer: WHO | Arşiv Bağlantısı
- A. P. Association. Diagnostic And Statistical Manual Of Mental Disorders Dsm-5. ISBN: 9780890425541.
- J. Yang, et al. (2022). The Prevalence Of Depersonalization-Derealization Disorder: A Systematic Review. Informa UK Limited, sf: 8-41. doi: 10.1080/15299732.2022.2079796. | Arşiv Bağlantısı
- Mayo Clinic. Depersonalization-Derealization Disorder - Diagnosis And Treatment - Mayo Clinic. Alındığı Tarih: 5 Ağustos 2024. Alındığı Yer: Mayo Clinic | Arşiv Bağlantısı