Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
1

Doğadaki canlıların yaşayabilmek için yedikleri besinlerin içerisinde canlı hücreler mi olması gerekiyor?

214 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Ersals Krononot
Ersals Krononot
251K UP
Krononot⁸

Enerji metabolizmasını anlamak için neden beslenmenin temel bir canlılık devamı faktörü olduğunu kafamızda bir toparlamamız lazım.

Biyolojik organizmalar, moleküler seviyeden organizmaya ait bütün sistemler bütününe kadar oluşturdukları enerji dönüşümü üzerinden hem yenilenerek hem de savunma sistemleriyle, mutlak bozulmaya (entropi) direnç gösterirler. Bu direncin temelini, enerji döngüsünün devamını sağlayan şey de, düzenli enerjiye sahip BESİNleri dışarıdan almaktır.

Tüm Reklamları Kapat

Kritik nokta, aslında biyo-sistemler, temelde ELEKTRONa ihtiyaç duyar. Evrimsel olarak canlılık güneş merkezli geliştiği için, güneşten gelen yüksek enerjili elektronlar, yaşamın temel ihtiyacını oluşturmuştur. Bitkiler, güneşten gelen elektronları tutarak dokuya çevirir. (klorofil) Hayvanlar ise, bitkilerin dokuya çevirdiği halini metabolize ederek, dolaylı yoldan alırlar bu elektronları. Et yiyen hayvan ya da insan, dokuya çevrilmiş elektronların (bitkilerin), metabolize edilerek tekrar dokuya çevrilmiş halini (et) alır, hem mekanik sindirim için koca endokrin sistem çalışır, iki kere zip lenmiş bir dosyanın açılması gibi, enerjiye ulaşmak zorlaşır.

Temelde beslenmenin amacı vücut için gerekli esansiyellerin (olmazsa olmaz) alımı ve karbon bağlarındaki yüksek enerjili elektronlara ulaşmadır. İşte canlı yapılarda bu elektronlar evrimsel gereklilik mekanizmalarıyla depolanır ve bu yüzden metabolizma için önemlidir. Oysa işlenmiş, ultra işlenmiş ya da cansız maddelerde hayatta kalma güdüsünün olduğu bir yapıya bağlı oluşum olmayacağı - kalmayacağı için elektron miktarı azalacaktır. Özellikle MARGARİN, elektronlarını kaybetmiş ve gireceği organizmanın mitekondri ve hücre zarlarındaki elektronları çalmaya hazır bekleyen hırsızlardır. Yaşam karşıtıdır bu hidrojene doyurulmuş, yüksek ısıya maruz kalmış (oksidasyon nedeniyle bütün elektronlarını kaybetmiş), trans yağlar (trans, yapısı tamamen değişmiş başkalaşmış anlamında) vücuda alındıklarında, hayatta kalmayla ilgili işleyişi sabote ederek yaşamı olumsuz etkiler. Biz sonucu hemen göremediğimiz için lezzet gibi anlamsız nedenlerle bu tarz yaşamı sabote eden zararlıları görmezden gelebiliyoruz malesef. Dikkat edersek, işlenerek canlılığa ait bütün özellikleri yok edilmiş maddeler bize uyumlu değil. (Su moleküler yapısı ve evrimsel olarak canlılıkta oynadığı rol açısından bütün bu anlatılanların dışında kalmaktadır.)

Tüm Reklamları Kapat

Soruda geçen canlı hücreden kasıt, yenilen şeylerin canlı mı olması gerekiyor? anlamında sanırım. Ve evet. Mümkünse canlı olması gerekiyor. Canlılığını kaybetmemiş olması daha iyi. Uzun transport sürelerinde yapay olarak olgunlaştırılmış, endüstriyel yöntemlerle gerçeğine benzetilerek yapay olarak yapılmış (endüstriyel yoğurtlar, fermente olmayan market sirkeleri, makarna vs vs) maddeler, canlılıkla bağları kopmaları oranında bize hayatta kalmada yardımcı değil, zaralı olmaktalar. Bizim BESLENME NEDENİMİZ TAT - LEZZET İHTİYACIMIZI GİDERMEK DEĞİL. Enerji elde ederek yaşamda kalmak. Bu yüzden besinleri, tat eşiği şeker-gazlı içecek vs ile bozulmuş dilimizin lezzet algısı üzerinden seçtiğimiz sürece, kendimizi, canlılığımızı sabote etmeye devam edeceğiz. Bu yolla oluşan kronik ve dejeneratif hastalıklara sahip olup bunun kaderimiz olduğunu zannedeceğiz.

Ve bu nedenlerle ölürken aslında intihar ettiğimizi bilmeden öleceğiz.

Birey olarak canlılığa uygunluğunu denetlemediğimiz davranışlarımızın sonuçlarını yaşadığımız konusunda bilinçlenmeye çalışmak zorundayız.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close