Bilimsel denklemler, doğadaki olayların matematiğin dilinde yazılmasını olanaklı hale getirir. Bilim insanları olguları; modeller kurarak denklemlere ve matematiksel sistemlere oturtmayı hedefler. Bu çaba klasik mekanikten günümüze kadar bir gelişim içerisindedir.
Bir doğa yasasının formüllerle ifade edilebilmesinin en başında deneyler ve gözlemler yatar. Olguların birbiriyle doğru veya ters orantılı olma durumları incelenir ve gerekirse bir sabit sayı kullanılarak denklemde eşitlik sağlanır. Bu denklemler kütle, uzunluk, zaman, elektrik yükü (?) gibi temel niceliklerin türetilmesiyle meydana getirilir. Daha karmaşık denklemler de teorik yaklaşımlar ve matematiksel çıkarımlarla üretilir.
Şu ana kadar sahip olduğumuz en çılgınca denklem ise evrenimizin neredeyse tamamını açıklamayı başarabilen standart model denklemidir.
Buna rağmen matematigimizin gelişmiş olduğunu söylemek için hâlâ yeterli seviyeye gelmiş değiliz. Fakat bilimin gücünü hafife almamak gerekir, kim bilir gelecekte şu an açıklayamadığımız olgulara ne gibi denklem ve modellemeler kurarak cevap getireceğiz.
Kaynaklar
- Wikipedia. Statement Based On Repeated Experimental Observations That Describes Some Aspects Of The Universe. (12 Haziran 2003). Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı