Zaten uzayda sabit bir gök cismi yok. (uzay araçları dahil)
Kütle çekimi evrenin her köşesine etki eder fakat mesafe arttıkça bu etkinin önemi kalmaz.
Kütle çekimi hem tek taraflı değil hem de her gök cisminin sahip olduğu bir özellik ve aslında sözü geçen çekim doğrudan mıknatıs misali bir çekim değil. Gerçekte kastedilen gök cisimlerinin kütlelerine bağlı olarak uzay-zaman dokusunu bükmesidir. (Bilimin şu ana kadar söylediği bu)
Dolayısı ile de bu bükülme işi ancak yakın mesafelerde etki eder ve zaten gök cisimlerinin denge halini hem bu hem de sürekli olan hareketin kendisi sağlar. Tıpkı bir tepsinin içindeki bilyenin, sürekli tepsiyi çevirerek tepsinin merkezine doğru hareketini önlediğimiz gibi.
Galaksileri, yıldız sistemlerini bir arada tutan da bu ve hep merkezde daha büyük kütleli bir gök cismi (Güneş misali) ve etrafında daha küçük kütleli gök cisimleri (dünya misali) ve hepsi için kesintisiz hareket. Hem eksen hem de yörünge hareketi. Ki bu da merkeze doğru çekilmeyi önleyen ve bir bakıma "merkez kaç kuvveti misali" gök cisimlerini merkezden belirli bir mesafede bir yörüngede tutan şey.
Hatta öyle bir denge hali ki; Dünyamız özelinde, dünyamızın güneşe en yakın olduğu dönemde (3-4 ocak-Günberi) dünyamızın yörüngedeki dönüş hızı artar iken, en uzak olduğu dönemde (4-6 Temmuz-Günberi) yörüngedeki dönüş hızı aksine azalır.