Sahte-bilimciler ve kendini kişisel gelişimci olarak tarih eden çoğu kişiler insanlara sözde motivasyon sağlamak adına bilimdeki terimleri alıp, abartıp veya çarpıtıp pazarlamaktadır. Çekim yasası da kütleçekiminden yola çıkılıp onu kendi pazarlama yöntemleri ile çarpıtılmış hali. Böyle bir şey yok.
Buna en yakın ne var? Kendini gerçekleştiren kehanet denen etki. Bu da onların bahsettiği kadar "büyülü" bir şey değil.
Bu etki bir beklenti sonucunda oluşan beklentiye tepki değil, daha ziyade kişinin özyeterliğini, motivasyonunu ve beklentilerini oluşturan bir süreçtir. Bu yüksek beklentinin, davranışı beklenen şeye doğru yönelttiğini ve davranışın oluşmasını sağladığını göstermektedir.
Yani sadece isteyerek falan olmuyor. Örneğin birinin dışadönük olmasını istiyorsunuz, bu yüzden ona dışadönükmüş gibi davranmaya başlıyorsunuz. Böyle gide gide davranışları dışadönüklüğe açık kapı bırakacak bir şekilde kısıtlanmış oluyor ve bu yüzden davranışları daha dışadönük oluyor.
Başka bir örnek ise bir sına girecekseniz size kazanacak gibi davranırlarsa ya da kendinize güvenirseniz siz de daha çok çalışmak için neden buluyorsunuz, o yüzden daha çok çalışıyor ve daha iyi not alabiliyorsunuz. Bunun doğrudan çok istersen her şeyi başarırsın ile bir ilgisi yok.
Bu durum hastalıklarla da ilgili olabilir. Arsel Berkat Acar'ın bu konu ile ilgili sayılabilecek bir cevabından alıntı da yapacağım:
"Pozitif düşünceli olmanız doğrudan vücudunuzu iyi yapmaz, olumsuz düşüncelere dalmanız da doğrudan vücudunuzu kötü yapmaz. Burada "doğrudan" bir etki yer almamaktadır, "dolaylı" yoldan bir etki olmaktadır. Kötü düşüncelere dalmanız, motivasyonunuzu düşürünce bu durum spor yapmanızı engeller, uyku düzeniniz bozuk olur, sağlıklı beslenmezsiniz, yataktan kalkamaz halde hasta düşebilirsiniz. İşte bu faktörler fiziksel sağlığınıza etki eder, yoksa "düşüncenin" kendisi doğrudan etki etmez. Benzer şekilde olumlu düşünmek sizin moralinizi yükselttiği gibi vücudunuzu daha dinç tutmak için yemeğinize, uykunuza ve birçok şeye dikkat eder hale gelirsiniz, bunlar da vücudunuzun genel sağlığını olumlu yönden etkiler. Bu güzel bir şeydir, ancak bunun da "bizzat kanseri hedef alacağı" anlamına da gelmez. Eğer her hastalığı sadece düşünce gücümüzle yenebilseydik (ki bazı spiritüel ve alternatif tıpçı böyle düşünebilmektedir, "bütün hastalıkların sebebi zihindir" gibi bir cümle zikredirler) o zaman ilaçlara, aşılara, ameliyatlara ve genel itibariyle modern tıbbın kendisine ihtiyacımız olmazdı."
Kaynaklar
- A. N. Günaydın. Pygmalion Ve Golem Etkisi: Kişilere Yönelik Beklentilerimiz, Algılarımızı Nasıl Etkiliyor?. (28 Eylül 2018). Alındığı Tarih: 2 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- A. B. Acar. Kanser Ya Da Psikiyatrik Hastalıklarda Pozitif Düşüncenin, Iyileşme Sürecine Olumlu Etkisi Var Mı?. (12 Haziran 2020). Alındığı Tarih: 2 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı S&C | Arşiv Bağlantısı