Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
5

Cehalet mutluluk mudur ?

Bence insanın mutlu olabildiği yerler her zaman savunmasız olduğu yerlerdir. Yıllar içinde öğrendiği öğreti vb. şeyleri bir kenara koyup o an dikenlerini indirmektir. Burdan bir yere çıktığımda ise ne kadar az şey öğrenirsen dikenlerin ne kadar ince olursa o kadar mutlu olabilirsin gibi bir şey çıkıyor. Burda da düzen sorgulanıyor
3,920 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
183K UP
Bilim ve felsefe okuru

Cehalet evet duruma göre mutluluk sağlar ama cehalet demek aynı zamanda küçük bir dünya demek. Çünkü insan için zihnindeki dünya neyse ve ne kadarsa onun kendi (zihin) dünyası da o kadar olur. Koca bir dışarda evren olsa da o kişi Platonun mağara alegorisindeki gibi mağaranın dışına çıkmayan ve çıkmak istemeyen bir kişi olmak zorunda. Bu yüzden Cehaleti seven ve seçen 'küçük dünya' bedelini ödemek zorunda. Bunu kısaca kendi küçük dünyasında mutlu olmak olarak ifade edebiliriz. Kendi dünyasını büyütmek isteyen ise her durumda mutsuzluk bedelini göze almayı bilmelidir. Çünkü insan için dünyasını büyütmek de genişletmek de, bu hayata ve dünyaya dair herşeyin anlamsız gelmeye ve boş gelmeye başlayacağı bir 'ufuk' çizgisi vardır. Bu da düşünselliğin ve bedenselliğin bitmek bilmez kavgasının çıktığı yerdir zaten. Düşünsellik anlam arar beden ise hazlarla oyalanma derdindedir. Tabi işin yaşamak için bedensel ihtiyaçlar kısmı da ayrı konu ve zorunluluk. Maslowun ihtiyaçlar hiyerarşisi de aslında burdan çıkar. İnsan düşünselliği için bilgi ve bilgelik önemlidir ama bilgelik de yaşamaya bağlı olarak lanet bir bela gibi bu bedene mahkumdur. İnsanın düşünselliği arttıkça, bunun tadını aldıkça doyumsuz bir bilgi açlığı ortaya çıkmaya başlar. Artık sınıra yaklaşılmıştır. Ufuk çizgisine. O çizgiye yaklaştıkça ise hayattaki herşey anlamsız gelmeye başlar. Görünen o ki bedelsiz ve karşılıksız evrende bir şey bulmak zor. Termodinamik yasaları da özünde bize bunu söyler. Alırsan vermek zorundasın veya verirsen alırsın. Almadan vermek, vermeden almak yok. Evrendeki nedensellik süreci böyle işler.

549 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Egemen Sak
Egemen Sak
40K UP
Öğretmen

Cehalet malesef mutluluk getirmez. Öyle olsa en mutlu toplumlar bilimin merkezi olan toplumlar değil Ortadoğu olacaktır.

Tabi kişinin mutlu olması için ihtiyaçlar hiyerarşisinin de buna etkisi vardır. Adam bilgi iken karnı açsa yine mutlu olamayabilir.

Ancak bilgi her zaman erdemdir. En basitinden kişinin ufku yani düşünceleri hatta hayalleri bile bildiği kadardır. Nasıl bilmediğimiz, tanımadığımız birini rüyamızda göremezsek bilmediğimiz bir şeyi hayal edemeyiz.

Tüm Reklamları Kapat

Hedef koyamayız ve bu hedeflere ulaşamayız. İlk başta gıpta ettiğimiz o bilgiler daha sonra bizlerin içindeki kibre yenik düşüp bizleri bakşa şeylerle avutmaya götürür. En basitinden adam bu dünyada cenneti yaşar ve sizi adeta sömürürken sizler çıkıp bu dünyanın geçici olduğunu kendinin cennete gideceğini onun ise cehennemde azap çekeceği gibi durumlarla ya kendinizi avutabilirsiniz ya da bu durumu size sözde alimler iteleyebilir.

Cehaletin getirdiği tek avantaj kolay ikna olabilme ve yetinebilmedir. Kişi sadece din ile avutmak bilgili kişi ile mümkün değildir.

İhtiyaçlar hiyerarşisi ne kadar bir pramitle anlatılsa da aslında sonsuzdur. En basit örneği ile evi olmayan birinin ihitiyacı ev almak iken evi olan biri için araba almak bir ihtiyaç haline gelecektir. Arabası olduğunda daha iyi ve yüksek model olacaktır vs bu iş bu şekilde sonsuza kadar gider.

A yı öğrensek gözümüz B de kalacak, C yi elde etsek neden D miz yok diyeceğiz.

Tüm Reklamları Kapat

Her şeyden öte, cahil kişiler istediği kadar çalışsınlar asla bilgili kişiler kadar gerek ücret kazanma gerek ise onların sosyokültürel düzeylerine ulaşamayacaklardır. Bu da bir süre sonra olası bir sorunda bilgisizin bilgiliden nefret etmesine neden olacaktır.

Kaldı ki bilginin bize kazandırdığı şey sadece mutluluk veya statü olmayacaktır. En basitinden cahil bir kişinin cahil bir ekiple bir toplumu yönetmesi bile mümkün değildir.

Hatta cahil toplumlara baktığınızda halkı aç, yöneticileri ise toktur. Bilgili toplumlara baktığımızda bu durum daha kabul edilebilir bir makas açıklığında olacaktır.

Hatta cehalet bizim inancımızı bile zedeleyebilir. Cehalet bizlerin hutafelere ve batıl hatta yalan yanlış şeylere inanmaya bile götürecektir. Rahatlıkla görebilirsiniz ki cehalet ile radikalllık doğru orantıda gider. Radikalllık ise bizleri farklı görüş ve bilgilerden mahrum eder. Bu böyle kısır döngüye girer. Veya başka bir şekilde bakarsak, cahalet yüzünden kişi dinle alakasız hatta şirk konulara inanabilir. En güzel örneği Katoliklerdir. Katolikler, aslında çoğu farkında olmadan Roma Paganıdır. Hatta İngilizler kendilerini Katolik görmezler ve Papayı saymazlar genellikle. Ancak Anglikan Klisesinin, Papalıktan ayrılmasının nedenine baktığınızda tamamen bir kralın istedikleri için olduğunu göreceksiniz.

Kaldı ki aynı durum ortadoğuda da var. İki tarafta birbirine tekbirlerle mermi ve füze atıyor. İkisinin de derdi gaza. E iyi de ikisi de Müslüman. Hayır onlara göre karşı taraf dinden çıktı. Kim dedi diye sorun adım kadar eminim X kişisi diyeceklerdir. Karşı tarafı dinlememişlerdir bile.

İslamiyetin ilk yıllarında İmam Sunni ve İmam Hanifi, yöneticilerin sömürgesinin kader dediğinde bunlara karşı çıkmış ve hayatlarına erken yaşlarda veda etmişlerdir.

Bu durum şu an da gözlenir. En basitinden savaş isteyen kişilere bakın. Çoğu bırakın savaş görmeyi herhangibi çatışmanın içinde kalmamış herhangi bir insanlık durumuna şahit olmamıştır.

Kısacası 5 tane cahili yanlız bırakın. Birbirlerine baksınlar. Kesin söylüyorum ki 1 ay kendi kendine iyi geçinecekler 1 ay geçmeden kavga gürültü çıkaracaklardır. Hem de saçma sapan şeylerden.

Size cehalet mutluluktur diyenler, sizin bilmediğiniz hatta hayal dahil edemediğiniz hayaları yaşıyorlar. Bunu birazcık bir şeylere farkı bakıp, farklı düşünüp sorguladığınızda işin hiç anlattığınız gibi olmayacaktır.

2. Abdülhamid'in dediği gibi "Tarih değil hatalar tekerrür ediyor."

Tüm Reklamları Kapat

Bilmezseniz, okumazsanız tecrübe ile öğrenirsiniz. Eğer okur ve öğreniriseniz, başkaların tecrübelerini çok daha hızlı,kolay ve sağlıklı şekilde öğrenebilir, tecrübe edebilirsiniz.

Sevgi ve bilgi ile kalın..

259 görüntülenme
0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close