Bugün adı konmuş dillerin hemen hepsinin, kökenleri ve tarihleri az çok netleştirilmiştir, belirli ses kullanımlarına, belirli vurgulara sahip oldukları da belirlenmiştir. Hemen hepsi kendi içinde sınırları çizilmiş kurallara hatta belirli harflere, hece yapılarına sahiplerdir. Ki dillerin hemen hepsi de belirli dil gruplarının da üyeleridirler. Aynı grubun üyeleri arasında benzerlikler, farklı gruplardaki diller arasında da belirgin yapı ve kullanım farklılıkları vardır.
Bir kelimenin Türkçe olup olmadığını test edebileceğimiz çok sayıda kural var. Yani "imkân" Türkçe değildir diyorsak, eş anlamlısı "olanak" Türkçe diyorsak bu yargıda bulunmamızı sağlayan birçok ses uyumu gerekliliği var. İşte bu kurallar, bu konu üzerine çalışan çeşitli kuruluşlar, üniversiteler tarafından hem belirlenir hem de metne dökülüp halka sunulur. Ülkemiz için örneğin birçok dil, tarih, edebiyat fakültesi var. Türk Dil Kurumu var. Bu kuruluşlarda Türkçe detaylıca incelenmiş, araştırılmış ve kökenlerinden yola çıkılarak belirli kurallara dökülmüştür. Hiç biri rastgele değildir ve kökenlerden yola çıkılarak, tarihsel süreçlerle belirlenmiştir.[1]
O nedenle... Bazı örneklerde karşımıza garip uygulamalar geliyor olsa da ve dil genelde halkın kullanımı ile güncelleniyor ve evrim geçiriyor olsa da konunun akademik ve tarihsel tarafı da çok önemli.
Umarım cevap teşkil etmiştir. Sağlıcakla.
Kaynaklar
- D. D. A. Kayasandık. Ses Bilgisi - ...:: Türk Dili ::... Dil Bilgisi, Kompozisyon Konuları Ve Sunuları, Kaynaklar. Alındığı Tarih: 23 Şubat 2024. Alındığı Yer: turkdili.gen.tr | Arşiv Bağlantısı