Harika bir soru. Sormak için çok haklı ve mantıklı nedenleriniz var.
Bu tür sorulara verilebilecek en kısa ve baştan savmacı ama bir o kadar doğru cevap klasik "herşeyi devletten bekleme" cevabıdır.
Bu son derece doğru bir cevap olması olmasına yeterli değildir. Ancak şu konuda önce bir anlaşalım. Bir SpaceX şirketi kurabilmek, marsta kolaniler inşa edebilmek, hatta çay fabrikası dahi açabilmek devletin işi değildir. Sabahtan akşama kadar ayakta kuyruklu yalanlar söyleyen (istisnasız tüm siyasetçiler) halkın vergileri dışında hiçbir gelirleri olmayan ve sürekli rüşvet yada yolsuzluk ile gündeme gelen siyasetçilerin harcı değildir bu işler. Emeklilik yaşı gelmiş hala rant peşinde koşan ve geri kafalı bu siyasetçiler ile şuradan şuraya gidilmez. Üniversitede halkla ilişkiler okumuş bu devlet adamları nasıl bu işlerin üstesinden gelsin?
Gelemez...
Devletten değil, gençlerden bekleyin.
SpaceX, Tesla, PayPal, Apple, Microsoft, OpenAI gibi son derece yenilikçi, ilerici ve teknolojik devleri inşa edecek olanlar esnek fikirlere, açık bir zihne ve değişimi kucaklayan, öğrenme istekleri zirvede gençlerdir.
Şu hususunda anlaşılması çok önemli. Gençleri teşvik etmek değil, engel olmamak yapılması gereken en önemli adımdır. Dünyada bu kadar yenilikçi ve inovasyoncu ve ilerici projeleri hiçbir devlet finanse edemez. O gençlerin hızlarına yetişemezsiniz. O şirketlerle aşık atamazsınız. Yardımcı dahi olamazsanız.
Siz engel olmazsanız zaten bunu yapabilecek motivasyona sahipler. İstekliler, azimliler, hayalperestler.
Ama bu kadar istekli gençler ülkenin saçma sapan gündemlerini, gereksiz siyasi tartışmaları, ve en önemlisi siyasetçilerden çok daha iyi bilmesine rağmen kendisinin dinlenmemesine katlanmak zorunda değiller. Sizin kuru milleyetçi, aşırı dindar, radikal gerici, gereksiz retolik kafanızı çekmek zorunda değiliz. Maalesef ülke bu kafada. Sizin gibi gündemi Boston Dynamics'e çekmeye çalışan 81 milyonda bir avuç insan yoktur herhalde.
Bu kafayı görenler değişime çok daha açık olan ve milliyetçilik, dindarcılık, muhafazakarlık gibi saçma sapan ideolojileri çoktan aşmış olan Avrupa'yı ve Amerika'yı hemen rota belirliyor. Ülkeden gitmiyorlar. Ülkeden kaçıyorlar. Sorun ekonomi değil. Sorun kafa yapısı.
Girişimcilik merkezleri, Bilişim vadisi, Risk yatırım ve melek yatırım ağları ülkede yok değil. Hatta her geçen gün artıyor. 42 İstanbul, Kodluyoruz, yada BTK Akademi gibi projeler var. Fikirlerin Türkiye de kuluçkaya yatabileceği çok yer var. Hatta büyük şirketler kurmuş kişiler yavaş yavaş yurtdışından Türkiye'ye dönmek gibi bir trende kapılmış durumda. İmkan mevzusu değil bu. 21. Yüzyılda bir şirket başlatmak için 3 şey lazım size;
1) Bilgisayar
2) İnternet
3) Fikir
Facebook, Instagram, Discord, Udemy gibi bir platform kurmanın maliyeti sıfırdır. (Teknik olarak 200 lira)
Bir blok zincir ağını (örneğin ethereum) evinizde yazıp dağıtarak milyar dolarlık bir proje geliştirmenin maliyeti yoktur.
Eğer Türkiye kısa zamanda kafa yapısını kökten değiştirmezse dördüncü endüstri devriminin yanından bile geçemez.
Yenilikçi, ilerici, meraklı, hayalperest ve değişime açık bir ülkede Tesla gibi şirketlerin doğması kaçınılmazdır.
Bizde oturup okullarda kızlarla erkekler ayrı okullarda okusun mu okumasın mı, eşcinsellik yasaklansın mı yasaklanmasın mı, aldatan eşini vurmak suç mu değil mi tartışalım.