Işığı kendinden aydın ile ışığı kendine aydın arasında fark olmalıdır!
Sorun, sorunu görenindir!
Ailemiz yuvamızdır. Annemiz, babamız bizden ne kadar farklı düşünürse düşünsün, bilerek ve isteyerek bize kötülük yapmadıkları sürece baş tacımızdır.
Yetiştikleri dönem, bu dönemi tahlil edebilme imkanlarından yoksun oluşları, maruz kaldıkları mahalle baskısı ve bunların toplamı olan farklı bakışlarının hem hesabı onlara kesilemez hem de en değerlilerini, sizi, kendilerince koruyup kollamak için neyi göze aldıklarını tahmin bile edemezsiniz.
Bu yüzden, bilerek ve isteyerek düşmanca bir tavırları olmadığı sürece saygıda kusur etmemek, onları karanlıktan aydınlığa taşıma niyeti ile olsa bile, değer yargılarını incitmemek, akıldan ve bilimden yana değiştirme , geliştirme çabasını bile var olanın reddi üzerine konumlandırmamak ve hatta tüm iyi niyetli çabamıza rağmen yol alamadığımızda, onlara ve anlayacakları dilde, yüreğimizdeki yerlerini muhafaza ettiklerini ve asla kaybetmeyeceklerini hissettirmek, aydın, yaşamda iddia sahibi olanın geçmesi gereken ilk ve temel sınavıdır.
Sağlama mı?
Toplumun çoğunluğu böyle ise; kim için, kiminle ve nasıl yol alacağız...
Başka dünyalardan insan transfer edemeyeceğimize göre sorun sorunu görenindir...
Zaten safımıza, aklın ve bilimin yoluna çekmeye maharetimiz yok ise, aydınlıktan yana iddiamız da o kadar temelsiz demektir..
Biraz fazla oldu farkındayım fakat yalan söyleyemezdim. Akıl ve bilim eşyanın adını doğru koyun der. Yaptığım bundan ibarettir, hoş görün.
Bu, bildiğimiz yolda, bu yolu yürüyeceklerle yol almayacağımız anlamına gelmez. Bu yolu doğru bulmadığını iddia edip somut olarak kanıtlayamayan ailemiz bile olsa.
Ve son söz olarak: Ne ailemizin ne de toplumun değer yargılarını, bizce ne denli geri olursa olsun, yok sayma hakkımız olamaz. Olsa olsa geliştirme sorumluluğumuz olur. Bu kıstas ışığı kendinden aydın ile ışığı kendine aydın olan arasındaki en belirgin kıstastır. Sevgiyle...