Bilimin yöntemleri, gözlemlenebilir olgulara bakar ama bu, olan bitenin kendisinin gözlemlenmesi anlamında değildir. Her hangi bir olayın, olgunun, gerçeğin etkileri, kalıntıları, etkiledikleri vs. de gözlemlenebilir ve bunlara bakılarak çok daha büyük gerçeklere bakılabilir. Büyük patlamanın gerçekliğini artık hiç kimse tartışmıyor çünkü etkileri, kalıntıları, dinamikleri o kadar belirgin ki onu bizzat görmeye ve görmüş olmaya zaten gerek yok. Bu şuna benziyor: Sizi bir yaşınızda tanıyıp, 10 yıl boyunca yaşlandığınızı gören biri, bir gün sizin çocuk ve bebek olduğunuzu anlar değil mi? Madem insanlar gün geçtikçe yaşlanıyor, geriye gidersek daha genç olmalılar... Gayet basit. Evrenin oluşumu ve büyük patlamanın anlaşılması bu kadar basit bir fikir yürütmeden ibaret.
Büyük Patlama kuramı, Edwin Hubble'ın keşifleri ile kesinleşti ve evrenin genişleme dinamikleri de yüksek oranda onun çalışmaları sayesinde çözüldü. Hakkında kısa bir araştırma yaparsınız Hubble'ın keşiflerini görebilirsiniz.
Büyük patlamayı tekrar eden bilim insanı diye bir kişi yok. CERN'de, büyük patlamada ortaya çıkan şartların çok ama çok küçük bir oranda benzeri yaratılmaya çalışılıyor. Ve orada da dünyanın farklı ülkelerinden binlerce bilim insanı çalışıyor.