Ben, beyin ve benim beynim.
Beyin ve benlik arasındaki ilişki karmaşık bir yapıyı temsil eder. Ben, beyin ve beynim arasındaki ilişkiyi ele alırken bu kavramların birbirinden bağımsız olmadığı sonucuna varıyorum. Bu ayrımı yapmak beynin ve bilinç arasındaki ilişkinin doğasını anlamamızı zorlaştırabilir. Bilincimizin var olup olmadığı sadece nöronların etkileşiminden mi yoksa daha derin bir yapısal bütünlükten mi oluştuğu sorusu gerçekten ilgi çekici.
Bir yandan beynin biyolojik ve fizyolojik açıdan ele almalıyız. Beyin, nöronlar, kimyasal sinyaller ve elektriksel aktivitelerle işleyen bir organ olarak düşünce ve bilinç süreçlerinin merkezi bir parçamızdır. Yani beyin ve bilinç arasındaki etkileşim beyin üzerindeki fiziksel değişikliklerle doğrudan ilişkilidir. Örneğin serebral atrofi gibi durumlar beyin dokusundaki nöron kaybını ifade eder ve bu durum kişinin bilişsel yeteneklerinde belirgin değişikliklere yol açar. Bu tür patolojik durumlar kişinin genel zihinsel sağlığını etkiler ve bilincin işleyişindeki değişiklikleri gösteir.
Diğer yandan bilinç ve benlik kavramını yalnızca beyin yapısal değişiklikleriyle sınırlı olarak değerlendirmek bence çok eksik bir yaklaşım. Bilinç bireyin kendini algılama ve çevresindeki dünyayı anlama kapasitesini içerir ve bu kapasite beyin işlevleriyle sıkı bir ilişki içinde olmakla birlikte her zaman doğrudan beyin değişiklikleriyle açıklanamayabilir. Bilincin beyin fonksiyonlarıyla nasıl entegre olduğu ve kavramlar arası etkileşim daha net bir yaklaşımdır.
Bu nedenle beyin ve bilinç arasındaki ilişkiyi tam anlamıyla kavrayabilmek için beynin yalnızca yapısal değişikliklerine bakmak yeterli değildir. Kişinin sağlık veya mental durumu üzerinde etkili olmayan beyin hasarlarının tedavisi sonrası gözlemlenen değişiklikler bilinç ve benlik arasındaki etkileşimin daha net bir resmini sunabilir belki. Bu tür bir yaklaşım beynin işlevsel ve yapısal değişikliklerinin kişisel benlik üzerindeki etkilerini anlamamıza yardımcı olabilir.
Kısacası kişinin kendisinin ne olduğunu anlama çabasında beyni es geçmemesi gerekir.[1]
Kaynaklar
- G. Tononi. (2015). Integrated Information Theory. Scholarpedia, sf: 4164. doi: 10.4249/scholarpedia.4164. | Arşiv Bağlantısı