merhabalar Yusuf İğın
Atasözleri atalarımızdan bize kalan, belli bir yargı bildiren, öğüt veren ve söyleyeni belli olmayan sözler olarak tanımlanır. rasgele söylenmiş sözler değillerdir atasözleri üzerlerinde çokça düşünülmüş, tartışılmış ve bir tecrübeye dayanmış sözlerdir. sıkıntılı nokta şudur ki atasözleri geçmişin düşüncelerini, mantığını ve kültürünü yansıtır. yani bir kültür dille taşınır gelecek nesillere ki bu da atasözleridir. bu atasözleri geçmişin yanlışlarını, yobazlıklarını ve gelecek kültüre aykırı ifadeler taşır. o yüzden şahsi fikrimdir atasözlerini çok dinlememek lazımdır. beraber inceleyelim=
"Kadının şamdanı altın olsa mumunu dikecek erkektir.", "Oğlan doğurdum, oydu beni; kız doğurdum, soydu beni." , “Kızını dövmeyen, dizini döver.”, "Beş kız bir oğlanın yerini tutar mı? / Oğlansız evde duman tüter mi" , "Oğlan doğuran övünsün, kız doğuran dövünsün." , "Oğlan babadan öğrenir sofra dizmeyi, kız anadan öğrenir sokak gezmeyi."
yukarda görüldüğü gibi kadını bolca aşağılayan atasözleri mevcuttur. erkeği yücelten kadını 2. plana atan bir kültür vardı eski zaman Türkiye'de. yani şu anki deyişimizle ataerkil bir sistem. bu atasözleri de genelde ataerkil bir zihniyete göre yazılmıştır.
"Kız girdi on üçüne, ya erdedir ya yerde", "Kızı (kendi) gönlüne bırakırsan ya davulcuya kaçar (varır) ya zurnacıya.”, "Bir kızı bin kişi ister, bir kişi alır.", “Komşu kızı almak, kalaylı kaptan (tastan) su içmektir.”, "Çocuksuz kadın, meyvesiz ağaca benzer."
yukarda ki atasözlerinin genel düşüncesi, kadınların en büyük amacının evlenmek olduğu, evlenmeyen kadının küçüldüğü, kadınların aşkı beceremediği, evliliği beceremediği gibi bir çok günümüzde yanlış diye tanımlanabilecek atasözleri vardır.
"Kocanın vurduğu yerde gül biter.", “Erkekliğe sığmamak.”, “Erkekliğine yedirememek.”, “Erkeklik öldü mü?”, "Kadının hükmettiği evde mutluluk olmaz.", “Kadın erkeğin şeytanıdır”, “Dişi yalanmazsa erkek dolanmaz”, "karı gibi kırıtmak"
burada da görüldüğü gibi bir çok atasözünde "erkek olmak" güçlülüğü, mertliği, yiğitliği temsil ederken "kadın olmak" demek ise 2. sınıf olmak, kusurlu olmak, eksik olmak demektir.
şöyle bir açıklama da yapmak isterim ki anne olmak evlenmek kimseyi "daha kadın" yapmaz kimseyi daha değerli yapmaz. kimse evlenmek zorunda değildir, çocuk yapmak zorunda değildir. bu eylemler kişisel istektir, kimseyi yüceltmez. "kadınlık" yada "adamlık" diye bir şeyin olduğuna da inanmıyorum, karakterli insan vardır, karaktersiz insan vardır o kadar.
son açıklama= bu atasözlerinin günümüzde unutulmuş olmasının sebebi küreselleşmedir, kültürümüzün ataerkillikten çıkmasıdır. ama annelerimiz ve babalarımıza sorarsanız onlar bile yakın tarihte baskıcı bir kültürle büyüdüklerini söylerler. elbette çok güzel söylenmiş, güzel atasözlerimiz de vardır hepsi kötü demiyorum ama yanlış bir zihniyetle yazılmış azımsanamıyacak kadar çok atasözü de vardır.