Bu abartıyla neyi kast ettiğimize, nasıl bir kriter tanımladığımıza bağlı. Bir kişiyi heyecanlandırmayan bir keşif, birçok kişiyi günlerce uykusuz bırakacak bir heyecana neden olabiliyor. Gravitasyonel dalgalar, Einstein'ın genel göreliliği keşfinden 100 yıl sonra keşfedildiğinde bakkal Ahmet efendi, o gün hiçbir farklılık hissetmedi ama biz hissettik. Bu nedenle bu tür bir heyecanı paylaşıp, bir ortaklık kurmaya çalışmak, aynı zamanda bilime olan merakı da artırabiliyor. "Bu insanlar neden bu kadar seviniyor" sorgusunu yaptırtabilmek bazen içeriğin kendisinden önemlidir.
Lakin bu sorunun bir de medyaya yansıtılan kısımları var. Ne yazık ki özellikle ülkemizde tık tuzaklı çok fazla içerik üretilir oldu. Öyle ki içeriklerinin hata dolu olması, güvenilmezliği tavan yaptırarak, gazetelerden bilim okunmaz hale getirdi. Fakat insanlar doğal olarak bunları hala okuyorlar, bu sefer biz onların verdikleri zararı düzeltmeye çalışır olduk.
Evet bazı haberler bana kalırsa da abartılıyor. Fakat bu abartı tanımı benim için, "gerçekte olmayan bir şeyi olmuş gibi göstermek" ile kısıtlı. Yani bir takım manipülasyonlar içermemesiyle alakalı. Başlıkla içeriğin uyumlu olup olmamasıyla, yansıtılan haberin bilimsel keşifle tutarlı olup olmamasıyla. Örneğin Venüs'teki fosfin keşfi haberi "canlılığın izi" iddiasıyla o kadar çok haber yapıldı ki, aslında keşfi duyuran ekibin diğer ihtimali olan "bilinmeyen kimyasal bir süreç" açıklaması yokmuş gibi davranıldı. Suçlu da keşfi yapan ekipmiş gibi birçok kişi de eleştirdi. Halbuki keşfi yapan ekibi canlı yayında izlediğimde gayet doğru açıklamalarda bulunmuşlardı. Haberi "canlılık" spekülasyonuyla vurucu hale getirmeyen çalışan medyaydı sorumlusu.
Açıkçası bunu hem manipülatif olmasından dolayı etik bulmuyorum, hem de bilim kültürüne ciddi zararlar verdiğini düşünüyorum. Size bu soruyu sordurtan da bu çünkü, biliyorum. Haklı olarak sorguluyorsunuz. Birkaç tıklanma uğruna insanları heveslendirip, ardından büyük hayal kırıklığına uğratmak kabul edilebilir bir davranış değil. Üstelik bunun mazereti olarak da "diğer türlü okunmuyor" gibi saçma bir argüman kuruyorlar. Diğer türlü yapınca okunuyor da ne oluyor? Sonuç hüsran dolu ve yıkıcı. Tek kazanılan şey ise para. Bu noktada benim en büyük çözüm önerim, bilim haberlerini sadece güvenilir bilim platformlarından okumak. Umarım insanların değerlerinin daha erdemli şeyler olduğu günleri görürüz.
Sorunuza son olarak ticarileşme kaygısını da eklemek gerek evet, hatta geçenlerde bu Jill Tarter ile Avi Loeb arasındaki tartışmayla da ayyuka çıktı. Bazen üst düzey yerlerdeki bilim insanları bile yatırım alabilmek adına abartılı içerikler "uydurabiliyor". Bakın abartıyorlar demiyorum, uyduruyorlar. Ne yazık ki sistemde çok büyük sıkıntılar var, en büyük sıkıntı da neyin daha değerli olduğuna kanaat getirecek birikimimiz olmaması.