[1]Bu soruyu en objektif biçimde ele almak için almanların 1939 ve 1943 arasındaki teknoloji farkını ve 1939 yılının avantaj ve dezavantajları esas almalıyız; almanlar çağ üstü Messerschmitt Me 262, v2 roketi, stg 44, panzer 6 (Tiger), mg 42 gibi teknolojilerini savaş devam ederken elde etmesi kaçınılmaz olarak bir üretim zorluğu yarattı dolayısıyla verim oldukça yetersiz oldu lakin sovyet cephesi bilhassa stalinin daha mürekkebi kurumamış Molotov-Ribbentrop paktına aşırı güvenmesi yeteriz tedbire yol açtığından kaçınılmaz biçimde almanlar üstün bir başarı gösterdi eğer yıllar ilerlese savaş 1943 de patlak verseydi ve gene aynı senaryo lakin daha güçlü ve teknolojik bir alman ordusunu ele alırsak, kızıl ordu ona göre pek tabi ki tedbir alırdı ve emin olun ki bu sefer daha iyi bir direniş gösterirdi belki de daha en baştan bir hezimet olurdu Barbarossa, yada teknolojinin savaşlar (rekabet) sayesinde geliştiği ve bir savaş hali olmayacağından alman sanayi ve teknolojileri aynı hızda gelişim katedememe olasılığı yada fransızların savaşın geldiğini tam olarak anlaması ve maginot hattını takviye etmesi boşlukları doldurmaları ihtimali yahut ingilizler norveçe almanlardan önce çıkması gibi ihtimalleri ele alsaydık almanların 1943 de saldırması varsayımsal olarak net bir alman zaferi teşkil edemez zaten eğer 1943 yılına kadar bekleselerdi japonları müttefik olarak alamazlardı zira Japonlar hollanda doğu hint adalarına (endonezya) bir çıkarma organize etme mecburiyetindelerdi keza petrol kaynakları tükenmenin eşiğinde bulunmaktaydı ve tek nihai yol kaçınılmaz ve geldiği gökteki bir bulut gibi apaçık ortada olan bu savaşı amerikaya ağır bir darbe vurarak başlatmaktı yani asya pasifik için savaş gelmişti gelmesine; zaten almanyanın şımarık bir çocuk gibi her istediğini (avusturya ve Sudetenland) kolayca alması gözünü hırs ve toprak aşkı ile köreltti, sadede gelirsek kaçınılmaz son MAĞLUBİYET bunun en önemli sebebi ise tabiki bismarkın mümkün olduğunca kaçtığı lakin hitlerin pek de aldırış etmediği 2 "cepheli savaş".
2.dünya savaşının kaçınılmaz biçimde geldiğine dair bir makele[1]:
Kaynaklar
- Cevat Açıkalın, et al. (1992). Cevat Açıkalın'ın Anıları : 2. Dünya Savaşının İlk Yılları (1939-1941). Belleten, sf: 985-1080. doi: 10.37879/belleten.1992.985. | Arşiv Bağlantısı