Ben ahlakı şu şekilde tanımlıyorum. Kültürel evrim çerçevesinde medeniyetimizi sürdürebilmek için toplum tarafından çevresel koşullara göre evrimleşen kurallar bütünü.
Tanımımdan anlayacağınız üzere ahlakın göreli olduğu görüşündeyim. Toplumsal olarak evrimleşen bir yapı olmasına rağmen kişinin yaşadığı toplum ve maruz kaldığı çevresel koşullar kişinin ahlakını değiştirebildiği için kişiden kişiye bazı anlayışlar değişebilir. Hatta kimi zaman ise bazı temel konularda gerek çevresel etkileşimlerin fazla olması gerek ise aynı çağda bulunmamızdan dolayı dünyanın bazı temel konularda büyük tek bir toplum gibi davranmasına yol açacağından şu an yaşadığımız zamanda bazı ahlak kuralları "genel kabul" görebilir. Yine de farklı çevresel şartlardan etkilenenler olacağı için herkes aynı ahlak kuralını benimsemeyebilir. Farklı zamana, mekana, çevresel şartlara göre değişebilir.
Nasıl belirlendiği konusuna gelecek olursak temel olarak istemeden belirleniyor diyebiliriz. Tıpkı biyolojik evrimde olduğu gibi. Bu konularda da geniş bir çeşitlilik var ve çevresel koşullarda ister istemez bazı eylemlerde bulunacaksınız. Bunların da bazı sonuçları olacaktır. Bu durum da zekası olan ve düşünebilen canlılardan oluşan sosyal bir yapı için bazı davranışları doğru veya yanlış olarak görmeye sebep olacaktır. Böyle gittikçe belki farkında bile olmadan belki farkında olarak bunlardan etkilenecek ve içsel olarak bazı şeyleri istememeye bazı şeyleri doğru veya yanlış bulmaya başlayacaksınız. Toplumun genel ahlak anlayışı ve kişilerin ahlak anlayışı oluşacaktır.
Genelde ahlak anlayışı istemsizce yaşanılan olaylar çerçevesinde geliştiği için tartışılabilir ama belli bir süre geçmiş ve çoktan ahlak anlayışı şekillenmişse bu konularda tartışmak çoğu zaman zor, hatta imkansız olabiliyor.