Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
6

Adalet ve Ahlâk doğal seçilimde bir dezavantaj mıdır? Kurallar dürüst insanları mı kısıtlar?

Adalet-ahlak, vb.kavramlar insan aklının binlerce yıllık bir süzgeçten geçirerek ürettiği soyut kavramlardır. kültürel birikim binlerce yıllıktır ancak her insan dünyayı biyolojik olarak ilk kez ve 1 kere tecrübe eder. Soyut kavramlar eğitim yoluyla edinmesi gerekir. Biz eğitimle uğraşırken ahlaksızlar ise her türlü fırsatı kullanıp yol alır.
595 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Görkemli Mareşal
Araştırmacı

Günümüzün en önemli sorunlarından birisi kuşkusuz adalet ve aktöredir. Ahlak yani Türkçesi ile aktöre'nin tanımı şudur; Doğuştan gelen özyapı özellikleri, iyi özgülük, son olarak toplumun uyması gereken kurallar bütünü. Adalet yani türe; tüzeye uygun olan, yasalara uygunluk, doğruluk durumu. Bu durumda türe için şu çıkarımı yapabiliriz: Türe, bir erdemdir, yani aktöre ile doğrudan ilişkilidir. Sorunuza gelelim. Şimdi, siz diyorsunuz ki "kurallar dürüst insanları kısıtlar, kötüler yol alır". Bu durumda; aktöre, türe ile erdem kavramları üzerinde bir inceleme yapmalıyız.

Toplumbilime önemli katkıları olmuş Zygmunt Bauman şunu savunuyor; Aktöreye uygun olmak, iyi ve kötü arasında seçim yapabilme istenci olan kişinin özgürlüğüne bağlıdır. Ayrıca Bauman çağcıl sonrası (postmodern) bir aktöre kuramını savunmakta. Bauman aktöreyi evrensellikten kurtarmaya çalışmakta. Bu ne demek peki? Kısaca, aktöre evrensel değil ötekine bağlı olmalıdır. Burada "Ben" ve "öteki" kavramları öne çıkar. Yani siz başkasının sorumluluğunu üstünüze alıyorsunuz.[1]

Tüm Reklamları Kapat

Şimdi burada duralım. Bauman reis ne demiş? Öteki için sorumluluk. Tüm aktöresel kuramların çıkış noktasında kanımca şöyle bir çıkmaz var. Aynı biçimde sizin sorununuzda bu çıkmaza bağlı. Toplumsal kurallar benim için mi, yoksa onun için mi? Kişioğlunu kendinden daha iyi tanıyan kaynağa gereksinim duyuyoruz. İnançlar. İnançlar bize belli başlı özgürlükler ile yasaklar getirir. İnançlar özetle şunu söyler; aldatma, adam ol, inancına koşulsuz bağlan. İnançlar kişioğlunun şu özelliğine vurgu yapmakta; Kişiler kendilerinin düzeni için başkasını kısıtlıyor. Bunlara kılıf uyduruyor; Özgürlük, yaptırım, sınır vs.

Şöyle düşünün; Çok güzel bir hanım gördünüz. Onunla birlikte olup cinsel doyuma ulaşmak istiyorsunuz. Kanımca kişiler evrimsel süreçte kazandığı özellikler nedenle çoğunluk için cinsel doyum, diğer doyumların zirvesidir. Peki bu kıza çağdaş bir biçimde mi davranacaksınız yoksa "gücüm var, bana karşı gelemez" diye kıza tecavüz mü edeceksiniz? Kolaya kaçıp tecavüz ettiniz diyelim. Sizi ne engelleyecek? Bu arı bir özgürlüktür. Gerçektir. Bu sizin doğanızdır.

Tüm Reklamları Kapat

Ancak karşımıza hem anayasada, hem de okullarda duyduğumuz bir tümce kafamızda yankılanıyor: Özgürlük sınırlıdır, başkasının özgürlüğünü kısıtlayacak biçimde kullanılamaz. Kim akıl etti bu sınırı? Bu kanımca ilk topluluklar oluştuğunda ortaya çıkmış bir şey. O kadın tecavüze karşı sizin cinsel doyuma ulaşma özgürlüğünüzü bir hak olmaktan çıkarıyor. Bu yüzden buna tecavüz diyor. Eğer bu olmasaydı karmaşa düzeni olurdu. İşte bu noktada Yargı devreye giriyor. Yargı tam olarak özgürlük sınırlarını denetler.

Özetlersek yanıt şu: sınırlar vardır. Bu sınırlar bireycidir. Bireye önem verir. Bireyler birbirinin içindeki hayvani içgüdüleri kısıtlar. Çünkü kişiler saldırgandır. Bu saldırganlıklara biz özgürlük diyoruz. Bunları sınırlayan olguya Yargı. Yargı, kurallarla törelerin denetim organıdır. Yargı gücünü eğitim-öğretim ile anayasa sayesinde gösterir. Siz bu kurallara uyacaksınız ki o kurallara uymayanlar yargıya teslim olsun. Yargı sizsiniz. Mahkemeler falan, bunlar yalnızca olağanüstü durumlarda olaya el atar. Bu demek oluyor ki kurallar, yargıyı güçlendirmek için dürüst olanı kısıtlar. Dürüstler ve erdemliler bu kısıtlar içinde yargı organı olur ve kurala uymayanları yok eder.

251 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Zygmunt Bauman. (2015). Parçalanmış Hayat, Postmodern Ahlak Denemeleri. Dergipark, sf: 191-196. | Arşiv Bağlantısı
2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close