Mağara Biyolojisi (Biyospeleoloji) Nedir?
Araknolog Kadir Boğaç Kunt ve meslektaşları, Yer Altında Yaşayan Yeni Bir Örümcek Cinsini Tanımladı!
Bu haber 4 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Halk arasında "örümcek" dendiği zaman ilk önce "böcek" akla gelir. Halbuki örümcekler ile böcekler çok farklı canlılardır. En basitinden örümceklerin baş ve göğüs kısmının bitişik (sefalotoraks) olmasından ve 8 bacağa sahip olmasından anlayabilirsiniz. Bu gibi çeşitli parametrelerden ötürü örümcekler, akrepler ve yakın akrabaları Örümceğimsi (Arachnida) sınıfında bulunurlar. Böcekler (Insecta) başka bir eklembacaklı sınıfıdır.
Örümceğimsi (araknid) bilimi olan araknoloji uzmanı Kadir Boğaç Kunt ve meslektaşları, Subterranean Biology dergisinde yayımlanan yeni çalışmalarında yeraltı yaşamına uyum sağlamış yeni bir örümcek cinsini tanımladı!
Tanımladıkları örümcekler, Dünya'nın birçok bölgesindeki karanlık ortamlara (mağara-yeraltı) uyum sağlayan Dysderidae isimli örümcek ailesinde, Kut adı verilen yeni cinste sınıflandırılıyor. Ek olarak Akdeniz sahil kesiminde keşfedilen Kut izmiricus ve Kut dimensis adında iki türü de tanımlandı!
Öte yandan 1978'de Isparta'da tanımlanmış olan Harpactocrates troglophilus türü ile birlikte 3 türün de troglomorfizm karakterlerine sahip olduğu anlaşılıyor. Troglomorfizm, yeraltı ve mağara gibi karanlık yaşam alanlarına uyum sağlayan hayvanların morfolojik karakterlerine denir. Örneğin uzuvların körelmesi, görme alanının azalması, pigmentlerin kaybolması gibi.
Harpactocrates troglophilus türü 1978'de Brignoli tarafından ilk tanımlandığında kendisi şu ifadeleri kullanmıştı:
Bu tuhaf türün filogenetik konumundan emin değilim. Genel anlamı ile Harpactocrates cinsiyle benzerlik gösterse de bazı farkları var.
Daha sonra yapılan moleküler analizler de türün, monofiletik Harpactocrates cinsine ait olmadığına işaret ediyordu.
Kadir Boğaç Kunt ve meslektaşları tarafından yapılan ileri analizler sayesinde Harpactocrates troglophilus türünün Kut cinsine atanması gerektiği anlaşıldı. Dolayısıyla Kut izmiricus, Kut dimensis ve Kut troglophilus olmak üzere 3 türü tanımlanmış oldu. “Kut” kelime anlamı olarak Eski Türkçe'de birçok anlama sahipti. Bunların başında talih, şans, ömürboyu enerji ve dinçlik geliyor.
Kut Cinsinin Özellikleri
Kut isimli yeni cinsin erkek cinsiyetindeki "palp" uzuvları, yani keliserlerin (dişlerin) yanındaki dokunma organları, Dysderocrates, Harpactocrates ve Hygrocrates cinsi ile benzerlik taşıyor. Ancak üreme organlarının yapısı açısından farklılık gösteriyorlar. Zaten örümcek taksonomisinde en önemli sınıflandırma araçlarından biri üreme organlarının yapısıdır. Ayrıca göğüs kısmı da diğer akrabalarına nazaran daha konveks bir yapıdadır.
İlginç kısmı ise gözlerinin neredeyse tamamen körelmiş olduğudur! Kut cinsindeki türlerin troglomorfizm nedeniyle gözleri körelmiştir. Ancak Kut dimensis türünde bu adaptasyon daha da belirgin. Öyle ki Kut cinsinin göz yapıları ancak stereomikroskopta görülebiliyor!
Kut dimensis türü Alanya, Antalya'da bulunan Dim Mağarası'nda tespit edilmiştir. Ancak Dim Mağarası'nda tespit edilen ilk troglomorfik örümcek türü değildir. 2013 yılında troglomorfoid Kryptonesticus dimensis türü tanımlanmıştı (López-Pancorbo, Kunt & Ribera, 2013). Ayrıca Troglophilus alanyaensis de sadece Dim Mağarası'nda tespit edilmiş endemik bir türdür (Taylan et al., 2012).
Biyospeleoloji: Mağara Canlılarının Bilimi
Kadir Boğaç Kunt, ağırlıklı olarak örümceğimsi (araknid) sistematiği üzerine olan çalışmaları yanında biyospeleoloji (mağara canlıları) üzerindeki önemli çalışmaları ile de bilinir. Biyospeleoloji alanına baktığımızda birçok troglomorfik (karanlık yaşam alanı adaptasyonuna) sahip canlı görmekteyiz. Örneğin örümcekler arasında, farklı bir ailede bulunan ancak Kut dimensis türüne benzer olarak gözleri "tamamen" körelmiş Sinopoda scurion türü vardır!
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Mağarada yaşayan organizmaları 3 kategoriye ayırabiliriz:
- Trogloksen: Mağara misafirleridir. Mağaralara sıkça rastlar ve yaşam döngülerinin bir kısmı için mağaralara ihtiyaç duyabilirler; ancak ömürlerinin en azından bir kısmında yüzeye (veya parahipojen bir bölgeye) dönmesi gerekir. Yağ kuşları ve otbiçenler gibi.
- Troglofil: Yaşamlarının bir kısmını veya tamamını mağaralarda yaşayabilir; ancak aynı zamanda yüzeydeki uygun ortamlarda bir yaşam döngüsünü tamamlayabilirler. Örnekler arasında mağara cırcır böcekleri, yarasalar, kırkayaklar, yalancıakrepler ve örümcekler bulunur.
- Troglobit: Mağara yaşamına tamamen uyum sağlamış zorunlu mağara canlılarıdır. Bazıları mağaraları kısa süreler için terk edebilir, yaşam döngülerinin bir kısmını yer üstünde tamamlayabilir; ancak tüm yaşamlarını bir mağara ortamı dışında yaşayamazlar. Örnekler arasında kemotrofik bakteriler, bazı yassı solucan türleri ve kör mağara balıkları sayılabilir.
Mağara biyolojisininde ortam 3 kategoriye ayrılır:
- Endojen: İç ortamlar da denilen, mağaraların çatlaklar, kaya dikişleri, yeraltı suyu sızıntısı ve kök çıkıntısı yoluyla yüzey toprakları ile iletişim halinde olan kısımlarıdır.
- Paraendojen: Güneş ışığının en son penetrasyonuna kadar uzanan mağara ağızlarına yakın eşik bölgeleridir.
- Hipojen: Gerçek mağara ortamları olarak bilinir. Rüzgar, yeraltı nehirleri veya hayvanların göçü gibi etkilerle yüzeyle düzenli temas halinde olabilir ya da neredeyse tamamen izole olabilir. Derin hipojen ortamlar, birincil enerji kaynağı güneş ışığı olmayan; ancak kireçtaşı ve diğer mineraller üzerindeki kemoototrofik bakteriler tarafından serbest bırakılan kimyasal enerjilere (otonom ekolojilere) ev sahipliği yapabilir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 11
- 4
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- K. B. Kunt, et al. Kut Gen. Nov., A New Troglomorphic Spider Genus From Turkey (Araneae, Dysderidae). (22 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2020. Alındığı Yer: Subterranean Biology | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:55:29 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9126
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.