Dişi Yunuslar Vajinalarıyla İstenmeyen Gebelikleri Önleyebiliyor!
Denizde yaşayan memeliler olan yunus ve balinalarda sıra dışı kabul edilebilecek genital savunma mekanizmalarının varlığı oldukça dikkat çekici bir buluş olmaktadır. Özellikle yunuslarda çiftleşme etkileşimlerinde çiftleşmenin kaderini tayin edecek farklılaşmaların olduğu görülmektedir. Dişinin soyunu koruma ve soyu en uygun adayla devam ettirmede, istenmeyen gebelikten kendini koruyacak bir mekanizma geliştirmiş olması şaşırtıcıdır. Bazı yunus türlerinin dişilerinde, soylarını devam ettirmek istemedikleri erkekler tarafından döllenmelerini engelleyecek korunmuş vajina yapısının varlığı, evrimsel biyoloji açısından heyecan verici bir buluştur.
Penis morfolojisi, yunuslar (Delphinidae ve diğerleri) başta olmak üzere balina ailesinde (Cetacea) değişik yapı ve boyut özellikleri göstermektedir. Penis morfolojisindeki bu çeşitliliğin, doğal olarak vajina morfolojisinde de karşılık bulması beklenirken Dalhouise Üniversitesinden Dr. Orbach, vajina morfolojisinin anlaşılmasında ciddi bir geç kalınmışlıktan bahsetmiştir. Penisten farklı olarak kapalı yapı gösteren vajina morfolojisinin temsil edilmesi zor olduğu için, Dr. Orbach ve ark. bu zorluğu aşmak adına değişik katlanma ve kıvrılmaları temsil edecek silikon bazlı Cetacea vajinaları üretmiştir. Dr. Orbach, yapmış oldukları çalışmaya atıfta bulunarak vajina morfolojisinde benzersiz bir çeşitliliğinin varlığını ifade etmiştir.
Daha önce farklı ördek türlerinde de (Anatidae) beklenenden farklı ve karmaşık yapı gösteren vajina morfolojisi varlığı gösterilmiştir. Mount Holyoke Koleji (ABD) Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Brennan, yapmış olduğu çalışmasında bazı ördek türlerinde, dişilerin vajinasının erkeklerin sergilediği cinsel ilişkiye zorlama davranışını güçleştirecek şekilde evrimleştiğine dair bulgular sunmuştu. Dr. Brennan’ın yapmış olduğu çalışmadan hareketle, Dr. Orbach da dişi yunusların istenmeyen döllenmeye karşı vajinalarında farklı bir evrimleşme gösterip göstermediğini araştırmıştır.
Dr. Orbach ve ark. yapmış oldukları çalışmada doğal sebeplerden yakın zamanda ölmüş olduğu tespit edilen Cetacea ailesine mensup numuneler toplamışlardır. Toplanan genital organlar, musurlardan (yunussu balinalardan, P. Phocoena), şişe burunlu yunuslardan (Tursiops truncatus), kısa burunlu yunuslardan (tırtaklardan, D. delphis) ve foklardan (P. vitulina) alınmıştır. Erkek penisleri ise tuzlu su solüsyonunda şişirilerek, yapay olarak ereksiyon sağlanmış ve tam ereksiyon konumunda penis yapısının neye karşılık geldiğini, vajinal yapılardaki morfolojiyi örtüştürerek araştırmışlardır. Penis ile vajinanın morfolojik uyumundaki kolaylığın ve uygun yapısal uyum pozisyonunun anlaşılmasında ise vajinal tomogrofi taraması yapılmıştır.
Çiftleşmede Kontrolün Sağlanması
Yaygın olarak görülen yunuslarda ve foklarda vajinaların penis yerleşimine uygun morfolojiye sahip olduğu görüldüğü için, genital evrimleşmenin penis yerleşimine uygun şekillendiği düşünülmekteydi. Ancak, şişe burunlu yunus türünde (Tursiops truncatus) ve musurlarda (P. Phocoena) dişilerin vajinasının geniş kıvrımlar göstererek penisin döllemeye imkan verecek şekilde girmesini engellediği görülmüştür. Benzer değişiklikler ortak ata türü olan domuz balığında da görülmüştür.
Şişe burunlu yunuslarda, çiftleşme döneminde erkek yunuslar diğer erkekleri dişilerden uzak tutmak adına, dörtlü ittifak denilen bir işbirliği davranışı göstermektedir. Bu işbirliği neticesinde diğer erkekleri dişiden uzaklaştıran erkek(ler), çiftleşme hakkına sahip olmaktadır. Bu durumda dişinin hangi erkekle çiftleşeceği konusunda alabileceği bir karar kalmamış olmaktadır. Öte yandan bu erkek yunuslar, dişi yunusun istediği erkek olmayabilir. Ancak dişi yunus tamamen çaresiz de değildir. Georgetown Üniversitesi (Washington DC, ABD) öğretim üyesi Dr. Mann, eşini seçmekte çaresiz kalan dişinin, döllemeye izin verip vermeyeceği konusunda söz sahibi olabileceğine atıfta bulunmuştur.
Çalışma kapsamında incelenen dört türde, başarılı bir döllemenin gerçekleşebilmesi için gereken penis ile vajina uyumunun erkeğin dişinin üstünde ve penisin vajinaya alttan asılı olduğu pozisyonda olduğu gözlemlenmiştir. Bu uyum pozisyonunda şekillenecek herhangi bir aksilik ise çiftleşmenin gerçekleşmesine rağmen, döllenmenin başarısız olmasına neden olmaktadır. Bu durum, Dr. Orbach ve Dr. Mann’ın daha önce yaban arıları ve yine yunuslar üzerinde yaptıkları çalışmalarla örtüşen sonuçlar vermiştir.
Penisin vajinada kusursuz bir konumda yerleşik olması gerekliliği ve vajinaların evrimsel olarak değişik kıvrımlaşmalar göstermesi ile dişiler, kafa hareketleri ile vücut eksenlerini değiştirmeksizin, yani çiftleşme pozisyonunu bozmadan, vajinadaki penisin yerleşimini bozarak döllenmeye izin vermeyebilirler. Bu hassas denge ile dişiler çiftleşmeye engel olamasa da döllenme üzerinde karar veren konumundadır. Dişi yunus, eğer çiftleştiği erkeğin spermini istemiyorsa hafif kafa hareketleri ile döllenmenin gerçekleşmesine engel olmaktadır.
Dr. Orbach çalışma neticesinde, dişilerin pasif gözükmesine rağmen soy devamında ve babalık kontrolünde gizemli kontrol yöntemlerine sahip olduklarını vurgulamıştır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 7
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: New Scientist | Arşiv Bağlantısı
- D. N. Orbach, et al. Genital Interactions During Simulated Copulation Among Marine Mammals. (5 Haziran 2020). Alındığı Tarih: 5 Haziran 2020. Alındığı Yer: The Royal Society | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:44:15 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3282
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in New Scientist. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.