Yazılımcı Olabilmek
Bir prestij ve finansal heves mi yoksa gerçek bir arzu mu?

- Blog Yazısı
İnsanlar, özellikle ülkemizdeki genç insanlar yazılımcı olmak istiyor ve bunun bir kaçış yolu olduğunu düşünüyor. Avrupa ülkelerine veya Amerika'ya gitmek ve o hep hayalini kurdukları hayatı yaşamak istiyorlar. Elbette, bu günümüz şartlarındaki ülkemizde tamamen normal ve maalesef bir o kadar da gerçeklikten uzak bir plan. Bu yazımda, 5 yıl profesyonel, 2 yıl amatör olarak yazılım sektöründe bulunan biri olarak, bazı gerçeklerden bahsetmek istiyorum. İstiyorum ki gençler önlerini daha net görsünler ve geleceklerini daha iyi planlayabilsinler.
Bir yazılımcı ne yapar?
Çoğu yazılım, günün sonunda küçük bir grup veya tek bir insan tarafından bir fikir etrafında yazılır. Daha sonra bu yazılım eğer marketin ihtiyacını karşılıyorsa veya yeni bir market yaratıyorsa para kazanır, para kazandıkça büyür, büyüdükçe ihtiyaçları artar ve insan gücüne ihtiyaç duyar. Mega şirketlerin kuruluşlarını hatırlayın, nerede ve kaç kişiyle başladılar ve bugün neredeler.
Bir yazılımcının tek bir görevi vardır (pozisyon farketmeksizin), problem çözmek.
Şunu diyebilirsiniz: yeni geliştirmeler, iyileştirmeler yapmıyor muyuz? Yeni ürünler üretmiyor muyuz? Evet, bir diğer göreviniz yeni talepleri karşılamak için yeni özellikler geliştirmektir veya yeni ürünler yaratmaktır ama yeni özellikler, yeni geliştirmeler geleceğin yeni problemlerini yaratır. Öyle ya da böyle kendinizi yine problem çözerken buluyorsunuz. Çünkü bir pazar var ve pazarın olduğu yerde rekabet vardır. Rekabet ise şirketlerin ürünlerini sürekli yenilemesine, en iyileştirmesini dikte eder ve hiç bir yazılım mükemmel olamayacağı için kendi ellerimizle problemler yaratırız.
Problemler kendi içerisinde farklılık gösterirler. Ama genel olarak kategorize etmek istersek:
- Direkt olarak yazılımın tamamını veya belirli bir kısmını işlevsiz hale getiren sorunlar
- Yazılımın verimini düşüren optimizasyon problemleri
- Yazılım içerisinde istenmeyen davranışlara veya sonuçlara sebep olan mantıksal/algoritmasal problemler
Burada şunu kendinize sormanızı isterim: "Ben problem çözmeyi seven biri miyim?" eğer cevabınız net değilse bu soruyu şöyle açabiliriz:
Hayatınızın herhangi bir alanında bulunan problemin varlığı sizi rahatsız ediyor mu? Bu problemi bir an önce çözüme kavuşturmak istiyor musunuz? Bu problemi çözmek için çaba göstermekten hoşlanıyor musunuz? Bu problemi çözdüğünüzde tatmin oluyor musunuz? Problem küçük veya büyük farketmez. Herhangi bir problem olabilir bu.
Cevaplarınız evet ise belki yazılımcı olmak sizin için iyi bir seçim olabilir. Çünkü çoğu mutlu veya iyi yazılımcının çok iyi problem çözme yeteneği vardır. Yaratıcı bakış açılarına sahiptirler. Bu onları mutlu eder ve kariyerlerine olumlu etkide bulunur.
Eğer problem çözme yeteneklerinize güvenmiyorsanız bu meslek belki size göre değildir. Çünkü gerçekten düşündüğünüzde, biz yazılımcılar puzzle çözerek hayatımızı geçindiriyoruz.
Bir müşterinin geri bildirimiyle tespit edilmiş bir sorunu çözmek size sıradan geliyorsa ve o problemin ne olduğunu nasıl çözülmesi gerektiği hakkında bir merakınız yoksa belki bu meslek size göre değildir.
Bilişsel yorgunluk
Bilişsel anlamda gerçekten sizi yorabilecek, beyninizin bütün enerjisini sömürebilecek bir kariyer bu. İşlerin çok yoğun olduğu dönemlerde bazen kendime bu mesleği seçtiğim için kızıyorum. Her ne kadar çok sevdiğim, çok bağlandığım bir kariyer olsada, tamamen fiziksel güç gerektiren bir işim olsaydı, eve geldiğimde kafamda 50 tane tilki dolanmasaydı dediğim oluyor. Çünkü gerçekten bir yazılımcının kafasında binbir türlü düşünce döner. Yeni bir özelliğin nasıl tasarlanıp yazılacağından, bir problem hakkında farklı farklı senaryolar düşünmekten tutun çeşitli çeşitli düşüncelere boğuluyoruz. Eğer dikkatimi dağıtacak aksiyonlar/insanlar olmasaydı hayatımda, muhtemelen bugüne gelemeden kafayı yerdim.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Ve ister inanın ister inanmayın, evden/uzaktan bile çalışıyor olsanız, 4 saatlik tempolu bir kodlamadan sonra hayatınızı sorgulayabilecek kıvama gelebiliyorsunuz. Çoğu kez arkadaşlarımla bu konuda tartışıyoruz "ya sanki ne yapıyorsun gün boyu bilgisayar başındasın" gibisinden laflar duyuyorum. Anlıyorum tabii, insanlar böyle düşünebilir. Siz de belki bu işin rahat olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ama 7 yıldır bu maceranın içinde olan biri olarak, inanın bana düşünüldüğü kadar rahat değil. En basiti şöyle düşünün: size çoğu meslekten daha yüksek paralar ve prestij kazandıran bir meslek, insanların düşündüğü kadar rahat olabilir mi? Eğer gerçekten çok para kazanmak ve az çalışmak istiyorsanız, politikacı olmayı düşünebilirsiniz :)
Bilişsel anlamda sizi yorabilecek bir taraf daha var. İnsanlar. Yazılımcı olmayı isteyenlerin çoğu insanlarla iletişim kurmamayı tercih ettikleri için bu mesleği istediklerini görüyorum. Bu büyük bir yanılgı. Bir yazılımcı olarak, iletişim en önemli konulardan birisi. Her gün toplantılar, her hafta başı/sonu toplantılar, size yöneltilen onlarca sorular, yazılan kodların açıklanması... düşündüğünüz kadar sosyallikten uzak bir meslek değil. Özellikle şirket kültürü yerine oturamamış şirketlerde sizi gerek bilişsel gerek sosyal anlamda çok ama çok yorabilecek, hayattan soğutabilecek bir konu bu. Bu mesleğin bu tarafının olduğunu da bilmenizi isterim.
A.I Tehlikesi ve Yararları
Ben açıkçası yazılımcı mesleğinin A.I tarafından komple yok edilebileceğine inanmıyorum. Ama büyük oranda etkileyeceğinden eminim ki baktığımızda günümüzde bile geliştirilen asistanların büyük oranda iş yükünü azalttığını görebiliyoruz. Burada çok önemli olan bir nokta var: yazılım sektöründe uzmanlaşmak istediğiniz teknolojiler ve pozisyonların yapay zeka tarafından işgal edilip edilemeyeceğini iyi değerlendirin. Çünkü A.I tehlikeli bir noktaya gelmeye başladı ve açıkçası bu mesleği çok severek yapan biri olarak beni korkutuyor.
Yararları yok mu? Çok! Eskiden (ChatGPT 3.5'dan önce) yazılımcılar bir problemle karşılaşıp sorunun tam olarak ne olduğunu anlayamadıklarında veya yeni bir şey geliştirdiklerinde tam olarak neye dikkat etmeleri gerektiğine, nasıl geliştirmeleri gerektiğine emin olamadıklarında, Google kullanırdı. Google ise bizi Stack Overflow'a yönlendirirdi ve orada belki saatlerce araştırma yapardınız. Bu adeta bir yetenek haline gelmişti. Bazı iş görüşmelerinde junior pozisyona başvuran arkadaşlara bilmedikleri konular konusunda geliştirmeler yapmalarını isterdik ve Google'ı yeterince iyi kullanıyor mu, bilmediği şeyi kolayca öğrenip bunu kendi koduna adapte edebiliyor mu diye bakardık. Bu önemliydi. Bugün ise aslında "prompt engineering" denilen bir kavrama/role döndü olay. Temelinde yapay zekaya yaşadığınız problem neyse en iyi bir şekilde sonuç alabilmek için nasıl bir "input" yani girdi vermeniz gerek, yapay zekayı nasıl verimli şekilde kullanmalısınız bunun üzerine yoğunlaştı konu. Günümüzde yapay zekanın geldiği nokta, kendi açımdan bakacak olursam beni ciddi bir iş yükünden kurtardı diyebilirim.
Eğer yapay zekayı verimli kullanamıyorsanız, ya da yapay zekayı hiç kullanmıyorsanız bu sektörde ve bu meslekte düşündüğünüz kadar iyi bir kariyer yapamayabilirsiniz. Zaten bu mesleğin yapısı gereği sizi yeniliklere açık ve dünyadaki gelişmeleri takip etmeye zorluyor. Sürekli bilginizi yenileyemiyorsanız, araştırmaya ve okumaya meraklı değilseniz ya da en azından bir meslekte sizi sıkabilecek şeylerse bunlar, belki yazılımcı olmak size göre değildir.
Sonuç
Problemlerle başa çıkamayacağınıza veya problemlerle uğraşmak sizi bunaltacak bir eylemse yazılımcı olmayı tekrar düşünün. İnsanlarla iletişim kurmayı sevmiyorsanız ve olabildiğince insanlardan izole bir çalışma hayatı istiyorsanız yazılımcı olmayı tekrar düşünün. Her gün deli gibi gelişen teknolojiye ayak uyduramayacağınızı veya bunun sizi bunaltacağını düşünüyorsanız yazılımcı olmayı tekrar düşünün. Fiziksel anlamda sizi kısıtlayacak, uzun vadede önlem almazsanız sağlık problemlerine yol açacak bir mesleği gerçekten isteyip istemediğinizi tekrar gözden geçirin. Yoğun stres ve baskı altında soğukkanlı kalabileceğiniz konusunda şüpheleriniz varsa yazılımcı olmayı tekrar gözden geçirin. Proaktif, yaratıcı ve hızlıca her türlü zorluğa adapte olamayacağınızı düşünüyorsanız yazılımcı olmayı tekrar tekrar ve tekrar gözden geçirin.
Evet... oralarda bir yerlerde iyi paralar kazanan ama asla mutlu olamayan, yüzü gülmeyen, kazandığı parayı ve edindiği prestijin tadını doğru düzgün çıkaramayan binlerce belki yüzbinlerce yazılımcı var. Onlardan biri olmak istemiyorsanız, gerçekten deliler gibi arzu ettiğiniz, sizi yaşama bağlayacak, mutlu edecek bir amacın peşinde koşmayı, şartlar ne olursa olsun kararlığınızı kaybetmeyeceğiniz bir iş hayatı hedeflemenizi tavsiye ederim.
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 26/07/2025 03:34:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/18558
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.