Neden az pişmiş tavuk yok?
Eti az pişmiş yiyebiliyorken, neden az pişmiş tavuk yiyemiyoruz?

- Blog Yazısı
Hepiniz yemek programlarında biftek yapan şefleri görmüşsünüzdür. Leziz, sulu bir parça eti öyle bir derecede pişiriyorlar ki dışı sert, kahverengi iken içi pespembe oluyor. Şimdi benim bile ağzım sulandı. Peki neden biz insanlar etimizi orta pişmiş pembe, hatta bazen az pişmiş, neredeyse çiğ yiyoruz? Veya suşi için balığı pişirmeye bile gerek yok iken, neden tavuğu sonuna kadar pişirmemiz gerekiyor? Peki neden köftemizin tam pişmiş olması lazım, o da et değil mi? Gelin bu videoda bu soruları cevaplayalım.
Bizim et olarak en çok yediğimiz şey, aslında o hayvanın kas yapısıdır. Özellikle biftek, pirzola olarak yediklerimiz ineklerin bol proteinli kaslarıdır. Kırmızı etlerin dış yüzeyi dışarıya maruz kaldıkça, bakteriler de sadece yüzeyde kalır. Böylece etin dış yüzünü güzelce pişirirseniz, o ısı yüzeydeki bakterilerin neredeyse tamamını öldürürken iç kısımda sevdiğiniz derecede kalacaktır.[2]
Peki ya köfte, veya genel olarak kıyma? Sonuçta kıyma da kırmızı et olduğu için örneğin köftenin sadece dışını pişirip içi az pişmiş kalamaz mı? Hayır. Şöyle ki, kırmızı et bütün haldeyken bakteri sadece havaya maruz kalan taraflarda bulunuyordu; ama kıyma dediğimiz şey öğütülmüş et olduğu için, bakterili ve bakterisiz kısımlar istemsizce iç içe geçmek zorunda kalıyor. Yani köftenizin etrafını pişirip oradaki bakterileri öldürseniz bile köftenin içinde bakteri kalmış oluyor. Bu yüzden ne olursa olsun köfteyi tam pişirmeniz, yani 70°C 'nin üzerinde pişirmeniz gerekiyor. Bu ısıyı gözlemlemek için de köftenin içine batırabileceğiniz çubuk termometreler tercih ediliyor.
E tavuk kıyma değil, onu neden az pişmiş yiyemiyoruz? Çünkü tadı berbat olur! Şaka bir yana, tavuklar etlerin aksine bakteriler için kapalı kutu değil. Çiğ tavuk eti içinde onlarca çeşit bakteri taşısa da bunların en önemlileri Campylobacter, Salmonella ve en mühimi Clostridium bakterileri.
Peki bu bakterilerin bize zararı ne? Campylobacter ve Salmonella ile başlayalım. Bu iki bakteri, bakteriyel mide gribinin baş aktörüdür. Vücudunuza giren bakteri, iki ila beş gün içerisinde etki göstermeye başlar. Ağır ishalle baş edersiniz ama genel olarak hastalar bir haftaya iyileşir. Bu tip bakteriler sadece tavuk etiyle kalmayıp kirli sularda ve pastörize edilmemiş süt ürünlerinde de bulunur.
Gelelim Clostridium'a, yani bildiğimiz gıda zehirlenmesi. Bu bakteri bir yemek belli bir süre oda ısısı gibi güvensiz ısılarda durduğu zaman büyür ve çoğalır. Çoğunlukla hastaneler, okullar gibi yerlerde yemek büyük oranlarda yapıldığında bu bakteriyi gözlemleyebiliriz. Clostridium bakterileri vücudumuza girdiğinden itibaren toksik bir hal alır ve direkt bağırsaklarımıza ilerler. Bağırsaklarımızdaki bu bakteriler gastroenterit yapar, yani bağırsak enfeksiyonu. Unutmayın, tavuktaki bakteriler sadece onları yiyince değil, tavuğa değdiniz elinizi gözünüze veya ağzınıza götürünce de vücudunuza giriyor. Eğer bütün bunlardan kaçınmak istiyorsanız yapmanız gereken birkaç küçük adım var; tavuğu güvendiğiniz yerden almak, tavuğa elledikten sonra ellerinizi iyice yıkamak ve tavuk için kesme tahtası gibi ayrı araç gereçler kullanmak.
Tamam anladık, az pişmiş tavuk tehlikeli. Peki ya balık, Japonlar balıkları çiğ yemiyor mu? Onlara neden bir şey olmuyor? Aslında balıkların tamamı Vibrio gibi tehlikeli bakterilerle ve anisakis gibi parazitlerle kaplı, buna rağmen dünyada suşi gayet sevilen bir yemek. Hatta dünyada bu kadar sushi, saşimi tarzı çiğ balık ürünleri tüketilmesine rağmen çiğ balıkla alakalı ölümler gayet az; peki neden? Çünkü bu balıklar dondurularak satılıyor. Genelde şok yöntemiyle dondurulan balıkların içinde parazit ve bakteriler yaşayamıyor. Ama yine de siz siz olun önünüze gelen tüm balıkları ısıtmadan yemeyin.
Yani günün sonunda mangal partilerinizde az pişmiş etin yanına, az pişmiş tavuk koymamaya aman dikkat edin. Şimdiden afiyet olsun!
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Utah Üni. Halkla İlişkiler Ofisi, et al. The Raw And The Cooked: Tips For Eating Meat. (29 Ağustos 2017). Alındığı Tarih: 19 Ağustos 2022. Alındığı Yer: healthcare.utah.edu | Arşiv Bağlantısı
- ^ Amerikan Tarım Bakanlığı, et al. Chicken From Farm To Table. Alındığı Tarih: 20 Ağustos 2022. Alındığı Yer: www.fsis.usda.gov | Arşiv Bağlantısı
- S. Cho, et al. (2013). Herd-Level Risk Factors Associated With Fecal Shedding Of Shiga Toxin-Encoding Bacteria On Dairy Farms In Minnesota, Usa.. Can Vet J.. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 19/06/2025 08:43:45 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/12278
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.