Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Fransız Devrimi

17.ve 18.Yüzyıl ’da Kıta Avrupası’nda Yaşanan Ekonomi Politikaları Değişiminin ve Aydınlanma Dönemi Fikir Akımlarının Fransız Devrimine Giden Süreçteki Etkileri

15 dakika
160
Fransız Devrimi Fihrist Kitap
  • Blog Yazısı
Fransız İhtilali-İhtilal ve Getirdikleri
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

ÖZET

Bu yazıda Fransız devrimine giden süreçte ilk olarak 17. Ve 18.yüzyıl kıta Avrupası’nın siyasi ve ekonomik durumu kısaca incelenecek ve dönemin fikirsel ve iktisadi fikir akımlarının aydın sınıfı ve toplum üzerindeki etkileri üzerinden örnekler verilerek genel bir analiz yapılacaktır. Dönemin kıta Avrupası’nın ve Fransa’nın 17. ve 18.yüzyıldaki genel siyasi, toplumsal ve ekonomik durumu incelenerek dönemin fikir akımlarının devrime olan etkisi tartışılacaktır. Sonraki aşamada ise ünlü filozof Jean Jacques Rousseau’nun toplum sözleşmesi teorisinin tanımı yapılarak bu teorinin Fransa’nın kültürel ve siyasal süreci üzerinde yarattığı radikal değişiklikleri anlatarak Fransız Devrimine giden süreçteki fikirsel, ekonomik ve yönetimsel süreçlerin etkisinin kümülatif yorumu üzerinden genel bir sonuca varılacaktır.

Anahtar Kelimeler

Tüm Reklamları Kapat

Devrim,merkantilizm,aydınlanma,liberalizm,ticaret,burjuvazi,toplum,demokrasi.

ABSTRACT

In this article,the political and economic situation of continental Europe in the 17th and 18th centuries will be shortly sumarized in the process which leads to French Revolution we will make general analysis by giving examples of the effects intellectual and economic movements of the periods on the intellectual class and society. After this, The general political, social and economic situation of continental Europe and France in the 18th century will be examined and the impact of the intellectual movements of the period on the revolution will be discussed. Finally the social contract theory which was theorised by J.JRousseau will be clarified so a general conclusion will be achieved through cumulative interpretation of the impact of the intellectual,economic and governmental process leading to the French Revolution.

Key Words

Tüm Reklamları Kapat

Revolution,merkantilism,trade,enlightenment,liberalism, bourgeoisie,society,democracy.

GİRİŞ

Fransız Devrimi Yeni Çağı kapatıp Yakın Çağı başlatan, çok uluslu imparatorlukların ve monarşik yönetimlerin yıkılıp yerine yönetimi ulus egemenliği esasına dayanan ulus devletlerin kurulmasının önünü açan büyük ve kanlı devrim olarak tarihteki yerini almıştır.Devrimin vuku bulduğu 18.yüzyıldaki yönetim sistemi monarşik tipi anlayışa sahiptir. İçinde yaşanılan dönem kıta coğrafyasında ve dünyada imparatorlukların hüküm sürdüğü dolayısıyla yönetim sisteminin de babadan oğula varis sistemiyle geçtiği bir dönemdir. Devletin başında tam yetkili tek bir kişi vardır. Halkın hükümdara hitap ediş şekli içinde bulunduğu coğrafyaya, dine ve kültüre göre farklılık gösterse de kral, şah, padişah değişen şey sadece adıdır, özüne baktığımızda hepsinin fonksiyonu aynıdır. Kral da padişah da imparatorluk, devlet yönetimi üzerinde mutlak söz sahibi tek kişidir. 18.yüzyıl kıta Avrupası çok uluslu merkeziyetçi imparatorlukların hüküm sürdüğü, imparatorlukların ekonomik ve siyasi güçlerini arttırmak amacıyla birçok kanlı savaşa girdiği, sömürge coğrafyalarındaki hakimiyetlerini arttırabilmek adına amansız kanlı rekabetin olduğu buna bağlı olarak pek çok ittifak dengelerinin kurulduğu ve dış politikada diplomasinin öneminin bir hayli arttığı dönemdir.Her ne kadar dönemin kıta Avrupası’nda aristokratlar ve toprak sahipleri yerel yönetimlerde söz sahibi olup parlementoda temsil hakkına sahip olsa da nihai ve mutlak karar verici kişi kraldır. Orta Çağ feodal Avrupası’ndan kalan toprak sahibi soylular ve ruhban sınıfı yönetim üzerinde çeşitli imtiyazlara sahip olmakla birlikte buna karşın toplumun büyük çoğunluğunu oluşturan halkın yönetimde hiç söz hakkı olmamaktaydı. İşte tam da bu sebeptendir ki artık kralın yetkileri sınırlandırılmak istenmekte ve halkın parlementoda temsil edilmesi fikri özellikle burjuvalar tarafından talep edilmekteydi.(Yurdusev,N.) Burjuvazi bu yüzyılda gittikçe artan ticari faaliyetleri ve para akışı üzerinde daha fazla söz sahibi olması sebebiyle giderek gücünü ve nüfusunu artırmıştır. Para üzerindeki hakimiyetini artırarak ekonomik açıdan giderek güçlenen burjuvazi etki alanını politikada da artırmayı hedeflemiştir. Gittikçe artan ekonomik güçleri kendilerini imparatorluk üzerinde temsil hakkını aramaya iten sebeplerin başında gelmektedir. Ticareti elinde bulundurmaları ve paranın akışı üzerinde söz sahibi olmalarının sonucu olarak parlementoda temsil edilmeyi hak ettikleri düşüncesi artık iyiden iyiye güçlenmeye başlıyordu. Burjuvazinin tarihsel süreçte kademeli olarak sınıfsal gücünü arttırmasındaki en büyük iki etken merkantilist politikaların uygulanması, etkilerinin yayılması ve zaman içerisinde liberalizme evrilerek dönemin Avrupası’nın düşünsel ve ekonomik yapısında devrim niteliğinde değişimler yaratmasıdır.

Merkantilizmin Doğuşu ve Liberalizme Evrilişi

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Merkantilizm 16. yüzyılda Batı Avrupa'da başlamış devletin zenginliğini madene bağlamış ekonomik bir teoridir. Merkantilizmde devletlerin hazinelerinde bolca altın ve gümüş depolayabilmeleri adına devletin ekonomik gücünü mümkün olan en üst düzeye çıkarmak için ihracatı maksimum değerde tutup ithalatı ise minimuma indirmektedir. Bu anlayışa göre devlet hazinesindeki altın ve gümüş rezervleri ne kadar artarsa halkın da refahı doğru orantılı şekilde artacaktır. Merkantilizm ekolüne göre devlet yönetimi ekonomi üzerinde mutlak söz sahibi ve korumacı bir etkiye sahip olmalıdır. Merkantilist politikalarla birlikte üretim alanlarındaki teknolojinin devrimsel gelişmesi ve çeşitlilik kazanmasıyla artık zenginliğin ölçütü geniş topraklara sahip olmaktan değil devletlerin ticaret hacmi, üretim kapasitesi ve teknolojik seviyesiyle doğru orantılı hale gelmiştir. Bu durum artık binlerce yıldır gücünü topraklarını genişletme ve fetih yapma politikasıyla arttıran geniş sınırlara sahip imparatorlukların varlığını tehdit eden tarihsel bir gelişme haline gelmiştir. Merkantilizm anlayışının etkili olduğu yıllarda kıta Avrupası’nın ticari faaliyetlerinin en yoğun olduğu bölge ise hiç şüphesiz Akdeniz’dir. Çelik,O. (2020)

Fransa’da burjuvazi sınıfının deniz ticareti ve limanlar üzerindeki hakimiyetini artırıp ekonomik olarak palazlandığı dönem de merkantilizmin kıta Avrupası’nda etkisini gösterdiği yıllara tekabül etmektedir. Merkantilist anlayış devletleri ihracatı arttırmaya yönelten temel etken olmuştur. İlk olarak 16.yüzyılda etkisini göstermeye başlayan bu ekonomik politikalar 17.yüzyılda gittikçe etki alanını arttırmaya başlamıştır. Merkantilist politikalar Akdeniz’deki deniz ticareti trafiğini de bir hayli arttırmış böylelikle limanlar önemli birer ticaret merkezi haline gelmiştir. 17.yüzyılda gittikçe ivme kazanan merkantilist politikalar sonucu devletler arası artan ticaret hacmi serbest meslek gruplarının, banker ve tüccar gibi meslek dallarının gücünü arttırmıştır. Ekonomik güç göstergesinin topraktan ticarete kaydığı, üretim modellerinin teknolojik açıdan çeşitlilik kazandığı bu dönemde merkantilist politikalar ve sanayi devriminin etkilerinin görülmesiyle birlikte köyden kente göç hareketleri yaşanmıştır. Ticaretin ve üretimin köylerden dağılmasıyla Avrupa’da ticaretin merkezi büyük kentler ilk kez bu yıllarda ortaya çıkmıştır. Bu durum tarihin dönüm noktalarından biridir zira gücü elinde bulunduran politik ve ekonomik açıdan imtiyaz sahibi soylu sınıfı artık üretim anlayışında sürecinde yaşanan devrimsel değişikliğin bir sonucu olarak ekonomik gücünü ticareti ve parayı kontrol eden kontrol eden yeni bir kentli sınıfa bırakacaktı. İşte bu yeni sınıf burjuvaziydi. Serbest meslek grupları, bankerler, tüccarlar, ihracatçılar ve iş yeri sahipleri patronlar bu yeni burjuvazi sınıfının temel meslek gruplarını oluşturmaktaydı. Böylelikle 17.yüzyıl kıta Avrupası’nda feodalizm büyük ölçüde etkisini yitirmiş, aristokratlar soylular tahtını burjuvalara bırakmak zorunda kalmışlardır. Yazımda şu ana kadar Fransız Devrimine giden süreci materyalist açıdan ele alarak merkantilizmin ortaya çıkışı ve liberalizme evrilişinin kıta Avrupası ve Fransa’daki etkilerini ekonomik ve sınıfsal düzlemde ele alarak açıkladım. Şimdi merkantilizmin zaman içerisinde evrilip yeni halini alacak olan liberalizm akımının kıta Avrupası ve tabi ki Fransa üzerindeki düşünsel ve politik etkilerini ele alacağım. Liberalizm kelime anlamı itibariyle Fransızcada libre kelimesinden türemiştir. Libre kelimesi Türkçede serbest, özgür anlamına gelmekle birlikte İngilizcede “ liberty ” kelimesi de aynı anlamlara gelmektedir.

Liberalizm yapısı itibariyle hem ekonomik hem de politik bir akım olmakla birlikte mutlakiyetçi ve baskıcı her türlü despotik yönetim biçimine karşı çıkan bir akımdır. Kıta Avrupası’nda hızla yayılan ve etkilerini halk nezdinde de göstermeye hissettirmeye başlayan liberalizm günden güne hem aydın çevrelerde hem de halk destekçileri artmaktadır. Dönemin önde gelen filozoflarında ve aydın çevrelerinde etkilerini göstermeye başlayan liberal düşünce filozofların yazılarında detaylıca açıklanmış, tartışılmaya açılmış ve birtakım düşünürler yazılarında devletlerin ve ekonomilerin liberalist anlayışla yönetilmesi gerektiğini belirterek devletlerin ticareti denetleyecek ve kısıtlayacak her türlü dış müdahalesinin kalkması gerektiğini savunmuşlardır.(Tayyar,A.,Çetin,B.2013) Liberalizm akımının dönemin meşhur düşünürleri vasıtasıyla kıta Avrupası’nda ses getirmesi ve ulus devlet anlayışının fikrinin yavaş yavaş ortaya çıkması tüm krallıklar ve imparatorluklar için yakın gelecekte tehdit unsuru haline gelecektir. Liberalizm ilk olarak 17.yüzyılda İngiliz filozof John Locke tarafından ortaya atılıp temellendirilen bir felsefi görüş olarak doğmuştur daha sonra 18.yüzyılda liberal düşünce Rönesans dönemi filozofları iktisatçıları arasında desteklenmekte böylelikle liberalizm politik bir akım, siyasi hareket hüviyetine bürünerek tarihteki yerini almıştır.

Liberalizm en temel ilke olarak hoşgörüyü ve özgürlüğü esas almaktadır. Liberalizmde devlet herhangi bir inanca, kimliğe ya da herhangi bir dogmaya bağlı değildir. Devlet vatandaşını dil, din ve ırk kategorilerine ayırmaz. Liberalizm politikanın düzenleyici ilkesi olarak ortaya çıktığı 17.yüzyıldan bu yana belli bir dinin, dogmaların, kültürel gelenek ya da doktrinlerin belirlediği iyi yaşam kavramını koşulsuz şartsız temel ilke haline getirmektense toplumların iyi yaşamın ne olduğu sorunsalı konusunda uzlaşamadıkları ve bunun sonucunda kaotik bir ortamın doğduğu durumlarda toplulukların yaşamını ve refahını korumayı temel hedef haline getirmektedir. Liberalizm toplumcu bir yapıdan uzak olarak birey merkezci bir yapıda olmasından dolayı liberal bir sistem anlayışında her birey kendi iradesinin çizdiği yoldan gitmektedir. Bireylerin tek tek kendisini düşündüğü bu yapıda toplum olma bilinci arka plana atılmaktadır. Birey merkezci anlayış toplum içindeki dayanışma ve manevi duyguların zamanla azalmasına sebebiyet vermektedir.(Tayyar,A.,Çetin,B.2013)

18.Yüzyılda Fransa ’nın Devrim Öncesi Genel Siyasal, Toplumsal ve Ekonomik Durumu

Liberalizm akımının etkisiyle basın özgürlüğü, insan hakları ve ifade özgürlüğü kavramları tabanında da destekçi bulmuş ve halk krala karşı kendi hak ve özgürlüklerini kazanma yolunda fiili kazanımlar elde etmeyi amaçlamaktadır. Roussseau toplum sözleşmesi adlı eserinde insanların doğa durumundan birlikte yaşama durumuna kendi iradeleriyle kendi çıkarlarını koruyabilmek amacıyla geçtiğini ve bu amaçla bir toplum sözleşmesinin yapıldığını belirtmektedir.(Russell,B.1945,s.359).Toplum sözleşmesinde toplum devletin ya da hükümdarın cebir yoluyla kendi hak ve özgürlüklerini kısıtladığı görüşünde birleşmişse o hükümdarı ya da devlet yönetimini değiştirip daha adaletli olanını göreve getirme hakkına sahiplerdir. John Locke toplum sözleşmesiyle birlikte egemen gücü denetleyecek ve adaleti tesis edecek üçüncü ve en önemlisi egemen güçten bağımsız bir adalet sisteminin/yargının olması gerektiğini işaret etmektedir. Yasama, yürütme ve yargı erklerinin her birinin kendi fonksiyonlarını eksiksiz yapmaları durumunda devleti yönetenler kendi canlarının istediği gibi toplumu yönlendiremez ve bunun sonucunda da adaletsiz ve eşitliksiz bir yapı kurulmasına müsaade edilmezdir.

Tüm Reklamları Kapat

18.yüzyılın sonlarına doğru Fransa’ya genel olarak baktığımızda mutlak monarşi ile yönetilen, gücün tek bir kişi etrafında birleştiği bir krallık görmekteyiz. Kral devletin başında bulunan ve tüm gücün kendisinde toplandığı mutlak bir otorite figürüdür ve devlet nezdindeki alınacak tüm kararlar kendi iradesine bağlıdır. Krallar 18.yüzyılın başından itibaren Fransa’nın meşhur kralı 14.Louis’nin kendisine yaptırmış olduğu Paris’in dışında büyük masraflarla yaptırılan Versailles Sarayı’nda halktan bihaber zevkü sefa içinde ihtişamlı bir hayat sürdürmekteydiler. (Aydın,O.)Dönemin Fransa halkının sınıf yapısını incelediğimizde ise Orta Çağdan kalma son derece eşitliksiz ve adaletsiz bir yapının devam ettiğini görürüz. Toplum imtiyazlı olanlar ve olmayanlar şeklinde iki temel gruba ayrılmış durumdaydı. İmtiyazlı grupta olanlar Aristokratlar ve Ruhbanlar olmakla birlikte imtiyazsız olanlar ise serfler, proleterler, köylüler ve burjuvaziden oluşmaktaydı. İmtiyazsız sınıf toplumun yüzde 95l ’lik bir ezici çoğunluğunu oluşturmakla birlikte feodaliteden kalma azınlık imtiyazlı sınıf tüm ülkeyi sömürmeye devam etmekteydi. Burjuvalar her ne kadar ülke içinde büyük merkezlerde ikamet edip, sanayi ve ticaretle uğraşan, bünyesinde aydın sınıfı bulunduran ve maddi manevi güçlü bir sınıf olmasına karşın vergi verdikleri halde siyasi olarak imtiyaz sahibi olamamışlardır. Bu durum onları iktidarı ele geçirme çabalarına yöneltmiş ve kendilerine rakip gördükleri aristokrat ve ruhban sınıfını siyasi açıdan ekarte etmeyi amaçlamışlardır. Burjuvazinin kraldan temel talebi soylular ile aralarındaki eşitsizliğin kaldırılması yönündeydi zaten ihtilale zemin hazırlayan başlıca nedenlerden biri de budur. Köylülerin durumu ise burjuvaziden çok daha vahimdir. Ülke toprakları üzerinde çok büyük emekleri olmalarına rağmen, ülkenin tarım ve hayvancılık yükünü çeken ve toprak ağaları için her gün ağır koşullar altında çalışanlar da yine kendileri olmalarına rağmen ağır vergiler altında her geçen gün ezilmeye, sosyal hakları ellerinden alınmakta ve sefalete mahkum edilmekteydiler. Tüm bu eşitsiz ve adaletsiz ortam köylülerin krala karşı öfkelerinin gün geçtikçe artmasına sebep olmuş bunun sonucunda köylüler hak arama mücadelesi içine girmişlerdir.

Etats Generaux ’nun Toplanması ve Devrime Giden Yol

1774 yılında tahtan çıkan 16. Louis krallığı döneminde ülkenin ekonomik durumu perişan seviyedeydi. Halk ağır verilerin altında ezilirken eşitsizlik toplumun her bir kademesinde yoğun şekilde hissedilmekteydi. En nihayetinde bu sorunların üstesinden gelemeyeceğini fark eden kral içerisinde soyluların, ruhbanların ve bazı halk temsilcilerinin bulunduğu meclisi toplamaya karar verdi fakat bu meclisin tek fonksiyonu kralın danışma organı niteliğin olmasından öteye gidememektedir. Etats Generaux Versaiiles Sarayında 5 Mayıs 1789 günü toplanmıştır. Bu toplantıya 300 soylu,300 ruhban sınıfı temsilcisi ve 600 kadar da halk temsilcisi katılmıştır. Kralın meclisi toplamasındaki temel gayesi Fransa ekonomisindeki bozuklukları yapacağı bir konsensüsle hafifletmek ve uzun vadede mali yapıyı düzeltecek hamleleri yapabilmekti fakat meclisin toplanması Fransa ekonomisindeki bozuklukları ve toplumdaki eşitsizliği giderme konusunda herhangi bir olumlu sonuç vermemiştir. (Aydın,O.)

Tüm Reklamları Kapat

Rousseau ve Toplum Sözleşmesi Teorisinin Devrime Etkisi

Rönesans ve reform dönemiyle birlikte gelen düşünsel ilerleme Avrupa’da artık yönetim şekillerinin tartışılmasına zemin hazırlamış ve yönetimde halkın genel iradesinin temel alınması fikri birçok düşünür arasında yayılmaya ve desteklenmeye başlanmıştır. Ünlü filozof Rene Descaretes özgür düşüncenin önemini her fırsatta yazılarında belirtmiş olmakla birlikte ifade özgürlüğünün demokratik toplum olma yolundaki en temel öğelerden biri olduğunu belirtmiştir. Roussseau toplum sözleşmesi adlı eserinde insanların doğa durumundan birlikte yaşama durumuna kendi iradeleriyle kendi çıkarlarını koruyabilmek amacıyla geçtiğini ve bu amaçla bir toplum sözleşmesinin yapıldığını belirtmektedir.(Russell,B.1945,s.360)Toplum sözleşmesinde toplum devletin ya da hükümdarın cebir yoluyla kendi hak ve özgürlüklerini kısıtladığı görüşünde birleşmişse o hükümdarı ya da devlet yönetimini değiştirip daha adaletli olanını göreve getirme hakkına sahiplerdir. John Locke toplum sözleşmesiyle birlikte egemen gücü denetleyecek ve adaleti tesis edecek üçüncü ve en önemlisi egemen güçten bağımsız bir adalet sisteminin/yargının olması gerektiğini işaret etmektedir. Yasama, yürütme ve yargı erklerinin her birinin kendi fonksiyonlarını eksiksiz yapmaları durumunda devleti yönetenler kendi canlarının istediği gibi topluma dayatmalarda bulunamaz ve bunun sonucunda da bireylerin kendi çıkarlarını ve özgürlüklerini muhafaza edebildikleri bir sistem ortaya çıkacaktır. Rousseau kaleme aldığı eserlerde halkın kendi kendisini yöneterek ve genel istencin çıkarlarının en yukarıda tutulabileceği sistemin demokrasi ve olduğu görüşüne varmıştır. Rousseau toplum sözleşmesi eserinde “Devlet yurttaşların özgürlük ve eşitlik için doğuştan, vazgeçilmez hakları ve kendi yazgılarını belirleme güçleri yoluyla katıldıkları bir toplumsal sözleşme üzerine dayalı politik bir örgüttür” sözünü söyleyerek devletin yönetim şeklinin nasıl olması gerektiği hususundaki görüşünü açık ve net biçimce ilan etmiştir. Rousseau’ya göre devlet halkın yönetimde tam yetki sahibi olduğu bir yapı olmalıdır. (Yıldırım,Ö.2019). Halkın kendi iradesiyle kendi geleceğine yön verdiği ve halkın genel iradesiyle seçilen yöneticilerin devleti yönetirken vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini tesis ettiği eşitlikçi ve adalet esasına dayalı bir anlayışla yönetmesi şarttır. Halkın kendi hak ve özgürlüklerini kısıtlayan ve eşitliğe zarar veren yöneticileri görevden alma hakkı vardır. Güçler ayrılığı ilkesinin tesis edilmesiyle var olacak bağımsız yargı organı demokrasiye aykırı hareket eden yönetimleri cezalandırma veya görevden alma yetkisine sahip olacaktır. Yönetimde halk egemenliği ve güçler ayrılığı ilkesi düşüncelerinin dönemin Fransa’sında ilk önce aydınlar sonrasında da halk tabanında yankı uyandırması tarihin akışını büyük ölçüde değiştiren Fransız Devrimine fikirsel anlamda büyük yön vermekle birlikte devrim sonrasında bu fikirler ilk olarak kıta Avrupa’sına sonrasında ise tüm dünyada etkisini gösterecektir.

SONUÇ

Sonuç olarak 16.yüzyıldan itibaren üretim anlayışının değişmesiyle birlikte feodalizmin güç kaybedip devletlerin merkantilist politikalara yönelmesi ekonomik gücün toprak sahibi soylulardan ticaretle uğraşan kentli burjuva sınıfına geçmesine neden oldu. Bu gelişme tüm dünyayı ilerleyen yüzyıllarda devrim niteliğinde değiştirecek ve Fransız ve Sanayi devrimine giden sürece götürecek bir dizi gelişmenin en önemli halkalarından biridir. Merkantilizmin liberalizme evrilişi ve liberalizmin kıta Avrupa’sında etkisini arttırmasıyla birlikte ekonomide serbestiyet ve rekabet, toplumsal alanda ise kişisel hak ve özgürlük fikirlerini önem kazanmıştır. Liberalizmle birlikte merkeziyetçi mutlak rejimlerin varlıklarının sebebi ilk kez sorgulanmıştır. Dönemin ünlü düşünür ve filozofları yazdığı eserlerde halk egemenliğinin ve güçler ayrılığı ilkesinin toplumun kendi kaderini tayin etmede esas alınması gerektiğini belirtmişlerdir. Aydın sınıf halkı yazılarıyla etkisi altına alırken tüm bunlara çok uzun süredir var olan eşitsizlik, ağır ekonomik koşullar, acımasız vergi sistemi ve halkın sefalet düzeyinin ciddi oranda artması eklenince halk tabanında uzun süredir var olan huzursuzluklar yerini burjuvazinin öncülüğünü üstleneceği kitlesel halk ayaklanmalarına bırakmış ve ülke uzun yıllar sürecek kanlı ve kaotik bir devrim sürecine girmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Peki Ama Neden? – İnsan Vücudu

Neden kanımız kırmızı?
Neden hapşırırken gözlerimizi kaparız?
Neden ayaklarımız kokar?

SEN YETER Kİ MERAK ET!

PEKİ AMA NEDEN? serisi dev bir bilgi kasesi. İster avuç avuç hüplet, ister eğlenceli bir oyuna çevirmek için arkadaşlarına da ikram et.
Ne dersin, vücudun hakkında inanılmaz şeyler duymaya hazır mısın?

Devamını Göster
₺204.00
Peki Ama Neden? – İnsan Vücudu

KAYNAKÇA

Tayyar,A. Çetin,B.(2013).Liberal İktisadi Düşüncede Devlet.C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi

https://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423875000.pdf

Fukuyama,F. (2022). Liberalizm Ulusa Gerek Duyar

https://www.perspektif.online/liberalizm-ulusa-gerek-duyar/

Aydın,O. Fransız İhtililali İhtilal Ve Getirdikleri

https://fihristkitap.com/fransiz-ihtilali-ihtilal-ve-getirdikleri/

Yıldırım,Ö. (2019).Rousseau: Toplum Sözleşmesi Nedir?

https://www.felsefe.gen.tr/rousseau-ve-toplum-sozlesmesi/#google_vignette

Sezgin,K. (2014).Merkantilizm

Tüm Reklamları Kapat

https://www.tuicakademi.org/merkantilizm/

Çelik,O. (2020).Merkantilizm: 16-18. Yüzyıllar Arası Ticarete Bakış

https://stratejikortak.com/2020/09/merkantalizm-ticaret-osmanli.html

Russell,B.(1945).Batı Felsefesi Tarihi 3.Cilt 3.Baskı

Tüm Reklamları Kapat

Yurdusev,N. Fransız Devrimi Tübitak Bilim ve Kültür Başkanlığı

https://ansiklopedi.tubitak.gov.tr/ansiklopedi/fransiz_devrimi

Okundu Olarak İşaretle
5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu Blog Yazısı Sana Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 06/05/2025 05:35:29 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16099

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close