Din, Felsefe ve Bilim tarihinin, insanın varoluşsal anlamına katkısı üzerine...

- Blog Yazısı
Tarihi belirsiz dinler tarihi, Thales ile başladığını kabul ettiğimiz felsefe ve bilim tarihi, Galileo'yle ya da Newton'la başladığını kabul edebileceğimiz modern bilim tarihine baktığımızda tüm bu süreçler elbette insanın varoluşsal fikir yürütmelerine ve anlam arayışına çok önemli katkılar yapmıştır. Tüm bu süreçlerin ve katkıların en kayda değer olanlarından biri ise, insanoğlu kendisini özel zannederken, hiç de özel olmadığını fark etmesini sağlamasıdır.
Bugünkü anlamı ile bilimin keşfedilmediği ve kitaplı dinlerin henüz ortaya çıkmadığı kadim dönemde tanrılar, mutlu olunca insana bolluk, mutluluk, huzur, kızınca depremler, seller, gök gürültüleri, açlık, hastalık veriyordu. Yani tanrılar insanlarla direk ve anlık bağlantıdaydı. Sürekli insanı ya mükafatlandırıyor ya da cezalandırıyorlardı. Sonra bunların hiç birinin tanrıyla alakası olmadığı anlaşıldı. Güneş tutulduğunda dua edilmese de Güneş'in tekrar Dünya'yı aydınlattığı, hastalık geldiğinde ağıtlar yakılmasa da hastalığın bir süre sonra geçip gittiği, depremin tanrıları kızdıracak bir şeyler yapılmadığında da olduğu ve çeşitli felaketlerin tanrıya en bağlı ve ona en büyük hediyeleri ve kurbanları veren kavimlerin de başına gelebildiği fark edildi.
Sonra tanrılar, direk bağlantıda olmaktan vazgeçip kitaplar ve elçiler göndermeye başladılar. Tanrılarla değil kitaplarla ve elçi olduğunu iddia eden insanlarla muhatap olmaya başladık ama bu kitapların ve kişilerin hitap ettiği kitle de giderek özelden genele gitti. İlk din bir gruba geldi, Yahudilik. İkincisi tüm dünyaya geldi, Hıristiyanlık. Üçüncüsü tüm âlemlere geldi, Müslümanlık.
Yani tanrı, birey birey herkesle ilgilenirken, insanı yaratıp onun varlığını sürdürebilmesi için hava, su, besin, barınak, yani bir dünya hatta bir sistem, galaksi ve Evren yaratmışken bugün evrenin, sadece insanın varlığını sürdürebilmesi için yaratılmış bir ortam olduğunu düşünmek hayli özgüvenli bir kabul olur. Bu paralelde de Evrenin en azından insan odaklı yaratılmadığını ve bu görüşün devamında da tanrı tarafından yaratmamış ve yine bu paralelde tanrının bırakın bireyleri, evrenle bile ilgilenmemiş olduğunu düşünüyoruz. Evrenin toplam enerjisinin sıfır ve kendi içinde yeterli olması, dışarıdan bir katkının tamamen gereksiz olduğunu gösterirken tanrının da -eğer var ise- evrene dışkın değil içkin olduğuna ya da dışkın ise de evreni yaratmaktan çok "tetiklemiş" olduğuna işaret ediyor. Yani tanrı -eğer var ise- pek de insan odaklı davranmış gibi görünmüyor.
İşte Modern bilim çıkageldiğinde ise bu kabuller çeşitlenip detaylanıyor.
Sanılıyordu ki tüm evrenin merkezinde dünya var. Galileo olmadığını gösterdi.
Sanılıyordu ki evrende olan biten her şeyi tanrı yapıyor. Newton öyle olmadığını gösterdi.
Sanılıyordu ki gezegenimiz, sistemimiz özel. Kepler olmadığını gösterdi.
Sanılıyordu ki insan, tanrının yarattığı en önemli canlı. Darwin olamadığını gösterdi.
Sanılıyordu ki bizim yaşadığımız zaman bir, tek ve geçerli. Einstein olmadığını gösterdi.
Sanılıyordu ki evren tek ve her şey onun içinde. Bugün henüz aksini kanıtlayamadık ama bu fikirden kurtulma aşamasındayız.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
İnsanoğlu günümüzde, modern bilimin bulgularıyla kendisinin, yaşadığı dünyanın ve zamanın hiç de özel olmadığını fark etme çağında. Dönemimizi tanımlayan en temel farkındalık bu ve dönemimize ait mutsuzluk kaynağımız da bu gerçeği kabullenmekte zorlanıyor olmamız. Özel değiliz. Hiç olmadık ve muhtemelen olmayacağız da. Çünkü evren, bizden çok daha büyük.
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/06/2025 06:24:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20540
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.