Bağırsaklarımızdaki Bakteriler Obez Olmamızı Engelleyebilir Mi?
Vücudumuzda aşırı yağ birikmesi sonucunda obezite hastalığı meydana gelir. Günümüzde obezite görülme oranı hareketsiz yaşam ve sağlıksız beslenmenin bir sonucu olarak obez insan sayısı giderek artıyor. Our World in Data sitesindeki verilere göre dünyadaki yetişkinlerin %13’ü obezken her beş çocuktan birisi de aşırı kilolu. Dünyanın geneline ciddi oranlarda yayılmış olan bu hastalığın ciddi riskleri vardır. Bunlar kalp hastalıkları, diyabet, bazı kanser türleri ve erken ölümlerdir. Bu kadar geniş kapsamlı bir sorunu ortaya çıkaran faktörlerin başında sağlıksız bir yaşam biçiminin geldiğini belirtmiştik. Peki bu sebeplerden biri de bağırsaklarımızda yaşayan bakteriler olabilir mi?
Moleküler biyolog Joshua Lederber; bakteriler, virüsler, protozoa ve mantarların kısaca gastrointestinal kanalda (GIT) bulunan tüm mikroorganizmaların kolektif genetik materyallerinin toplamını bağırsak mikrobiyomu olarak tanımlamıştır. Mikrobiyom, kişinin yaşayış biçimine yani beslenmeden spora kadar her faktör tarafından etkilenen bir sistemdir ve bu sistemin bozulması ya da süreç içerisinde ani değişimler geçirmesi çeşitli hastalıklara zemin hazırlayabileceği gibi pek çok rahatsızlığın belirteci olabilir. Örnek olarak bağırsak florasının bozulması mide fesadı, istemsiz kilo alıp-verme, cilt tahrişi, gıda hassasiyeti gibi pek çok rahatsızlığa sebep olur. US National Library of Medicine National Institutes of Health’te yer alan bir makalede bu konuda şöyle bir açıklama bulunuyor:
“Bağırsak mikrobiyotası ile konağın sağlığı arasında hayati önem taşıyan karmaşık bir çift yönlü ilişki olduğu açıktır. Bu ilişkinin daha iyi anlaşılması, yalnızca insan sağlığını maksimize etmek ve sürdürmek için değil, aynı zamanda hastalık anlayışımızı şekillendirmek ve yeni tedavi yaklaşımları desteklemek için de kritik olacaktır.”
Sağlığımızda bu kadar önemli bir payı olan bağırsak mikrobiyomumuzun aslında bir diğer önemli sağlık sorunu olan obezite ile de bağlantılı olabileceğine gösteren çalışmalar da var[1]! Bunlardan birisi Jeff Gordon’un yürüttüğü bir araştırmanın sonucunda obez insanların bağırsaklarında sağlıklı bireylerin bağırsaklarında gözlemlenen mikrop topluluklarından daha farklı mikrop topluluklarının olduğu keşfedildi[2]. Obez kişilerde Firmicutes cinsine ait bakterilerin daha fazla olması ve bakteroidin(uzun süre meristematik bölge olarak kalan ve içi bakteri ile dolu olan nodüller) daha az olması araştırmalarını genişletmeye itti. Fareler ile yapılan deneylerde zayıf farelerin ve şişman farelerin mikroplarını başka farelere yedirerek sonuçları gözlemlediler. Sonuçlar ekibi oldukça şaşırtacak cinstendi. Zayıf farelerden mikrop alan farelerde %27 kaybı; tam tersi durumdaysa %47 oranında kilo artışı oldu. Bu fark kesinlikle göz ardı edilemeyecek boyuttaydı.
Bir diğeriyse İsveç'teki Lund Üniversitesi'ndeki araştırmacıların bulmuş olduğu bağlantıydı[3]. Araştırmanın amacı, obezite ile ilişkili metabolitlerin(metobalizma sonucu ortaya çıkan ara ürünler) dışkı örneklerindeki bakteri florasının bileşimini etkileyip etkilemediğini araştırmaktı. Deneylere katılan 674 katılımcıdan alınan kan ve dışkı örneklerinin alınması sonucunda obeziteyi etkileyen metabolitlerin dört farklı bağırsak bakterisiyle (Lachnospiraceae ailesinden Blautia, Dorea ve Ruminococcus ve SHA98) bağlantılı olduğunu buldular. Marju Orho-Melander bu konuda şunları söylüyor:
"Bu, gelecekteki çalışmaların, bağırsak bakterilerinin bileşiminin obezite ve buna bağlı metabolik hastalıklar ve kardiyovasküler hastalık riskini azaltmak için nasıl değiştirilebileceğine daha fazla odaklanacağı anlamına geliyor."
Bu konuda şaşırtıcı gerçeklerden biri de bağırsaklarımızda yaşayan bakterilerin ne yemek istediğimize karar vermemize olan etkisi[6]. Eğer ki siz sağlıklı ve lifli gıdalar tüketirseniz bu gıdalar ile beslenene bakterilerin sayısı artacak ve daha sonraki süreçte lifli gıdalar tüketmek istemenize sebep olacak kimyasalları salgılamaya başlayacaklar. Fast-food tükettiğinizdeyse bağırsaklarınızda yağ ve şeker ile beslenen bakterilerin artışına sebep olacak ve hem beslenme biçiminizi hem de kendinize has olan bağırsak mikrobiyomunuzun değişimini tetikleyecektir. Ancak dikkat etmelisiniz ki bu seçimler daha sonra obezite gibi kimi hastalıklara sebep olacak bir bakteri çeşitliliğin oluşmasına sebep verecek bir süreçtir.
Bağırsağımızda yaşayan bakterilerin hayatımıza olan etkisinin ve öneminin hepimiz farkındayız. Bu dengeyi bozmamak için de elimizden gelenin en iyisi yapmalıyız. Ancak bağırsak bakterileri ve obezite arasındaki ilişkiye dair yapılan araştırmalar pek çok yeni bilgiyi açığa çıkardı ve açığa çıkarmaya da devam ediyor. İlginç tedavi yöntemlerinin birinden bahsetmemiz gerekirse dışkı nakli örnek verilebilir. Dışkı nakli, sağlıksız bir bireyin bağırsak florasını düzeltmek için sağlıklı bireyden alınan dışkının bu hastanın bağırsağına nakledilmesi işlemidir[6]. Bu işleminin sonucunda donör bireydeki depresyon, obezite gibi birtakım hastalıkların dışkı naklinden sonra nakil alan kişide görülmesi gibi beklenmedik yan etkiler de oluşabilir. Bilim insanları, bu yan etkileri tersine çevirerek zayıf bir bireyden alınan dışkı örneğini bu yöntemle obezite tedavisi için kullanmaya çalışıyor!
Tüm bu araştırmaların sonunda gelecekte bizi ne beklediğine dair kesin bir sonuca varmaksa imkânsız. Bu çalışmalara odaklanan bilim insanları, insanların daha sağlıklı bir hayat geçirmeleri için çalışmalara devam edecekler ancak bu durumda aklımıza "Obeziteyi durdurmanın yöntemi bu mu? Yoksa bu daha çok tüketim çılgınlığı ile ilişkili bir durum mu?" sorusunun akıllarımıza gelmesine sebep olan veriler de yok değil. Özellikle fast-food tüketimi ve bu tüketime harcanan paralarla dünyadaki açlığı 3 yıl boyunca durdurabilme imkanımızı görünce kafamızda bir takım soru işaretlerinin oluşması normal geliyor. Eğer ki bağırsaklarımızdaki bakterilerimizin ekolojik nişleri doğru yorumlanır ise aşırı kilolu olma ve buna bağlı olarak obezite gibi durumların önüne geçmek söz konusu olabilir. Fakat böyle bir durum engellenirse insanları daha fazla yememek için durduracak faktör ne olacak? Tabii ki bu insan davranışları ile ilgili bir problem ve cevap vermesi oldukça güç bir soru. Bilim insanlarının bu konudaki çalışmalarını incelemeye devam etmek soru işaretlerimizi gidermeye yardımcı olabilir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 3
- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ S. Tuddenham, et al. The Intestinal Microbiome And Health. (1 Ekim 2016). Alındığı Tarih: 14 Ocak 2021. Alındığı Yer: US National Library of Medicine National Institutes of Health Search database PMC Search term Search | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Yong. (2020). Mikrobiyota. ISBN: 978 605 198 038 6. Yayınevi: Domingo. sf: 128-133.
- ^ Lund University. New Link Between Gut Bacteria And Obesity. (23 Şubat 2018). Alındığı Tarih: 14 Ocak 2021. Alındığı Yer: ScienceDaily | Arşiv Bağlantısı
- Gail A.M. Cresci, et al. Gut Microbiome. (1 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 14 Ocak 2021. Alındığı Yer: ScienceDirect | Arşiv Bağlantısı
- S. Sethi. What’s An Unhealthy Gut? How Gut Health Affects You. (25 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 14 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b Kurzgesagt - In a Nutshell. How Bacteria Rule Over Your Body – The Microbiome. (5 Ekim 2017). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2021. Alındığı Yer: Kurzgesagt | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:59:37 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9967
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.