Eğer mutluluk bir zihinsel durumsa büyük ihtimalle insanın maddi koşullarına bağlıdır. Bu koşullara rağmen mutlu olabileceğinizi iddia etmek mümkündür ki Spinoza'nın ve antikçağ Stoacılarının görüşleri de buna yakındır. Fakat sağlıksız, tıka basa dolu bir mülteci kampında yaşamayı ya da doğal bir felakette çocuklarınızı kaybetmeyi hoş karşılayabilmeniz son derece olanaksızdır. Bununla birlikte, Aristotelesçi mutluluk görüşünde bu daha da açıktır. Bu erdemleri besleyen siyasal koşullarda rasyonel biçimde yaşayan özgür bir fail olmadıkça cesur, saygın ya da cömert olamazsınız. Bu nedenle Aristoteles, etik ile politikayı birbirine bağlı görür. İyi bir yaşam belli bir politik durumu gerektirir. Aristoteles'e göre bu, siz dışarıda mükemmel bir hayatı kovalarken angaryayı yapan köleler ve tabi kılınmış kadınlarla tedarik edilmiş bir durumdur. Mutluluk ya da yaşam kalitesi; kurumsal bir meseledir; yaratıcı güçlerinizi özgürce kullanacağınız toplumsal ve siyasal koşulları gerektirir.