Damak tadı dediğimiz besin tercih yönelimleri, sütten katı mamaya geçişle birlikte oluşmaya başlar. Temelde besin tercihini bağırsak florası belirlediği için, katı mamaya geçişte neyin kullanıldığı bebeğin gelecekteki beslenme alışkanlıklarını BELİRLEYİCİ öneme sahiptir. İleri yaşlarda tabii ki bagırsak mikroorganizma dağılımı doktor kontrolünde sağlıklı hale getirilip değiştirilebilir. Ancak bu çoğu zaman bireyler için neredeyse imkansız gibi algılanmakta, alışkanlıklar bırakılamamakta.
Besin yönlelimi, bir yemeği sevme gibi dürtülerimizi belirleyen, mikroorganizma yoğunluğu çok yüksek oranda. Çünkü besinlerle bizim kadar flora da besleniyor. Bugün 2. beyin bağırsaklar iken, bağırsaklara etki eden flora da 3. beyin olarak tanımlanmakta medikal anlamda. Yani bir yemeği biz sevmiyoruz, onlar istediği için yemek istiyoruz. Damak tadı dediğimiz de temelde hangi tür bakteri yoğun ise, onların istediği besinleri seviyor olma halimiz aslında.
Diyetlerin işe yaramıyor olması, hızla bozulmasının temel nedenlerinin başı, diyetin değişmesine rağmen FLORANIN AYNI KALMASI. Kişinin ani diyet değişiklikleri, floranın aynı besinleri daha çok istemesi gibi bir arzu duvarına çarpması demek olduğu için kişi direnememekte çoğu zaman. Bu nedenle yaşam tarzı değişikliğinden bağımsız bir diyet, kilo kontrolü vs düşünülmemeli.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Kaynak. (14 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 14 Ağustos 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı