Farklı Zeminler Farklı Sonuçlar Doğurabilir!
Belki de öncelikli olarak evrensel kavramına bir açıklık getirmek lazım.
Türümüzün, bilinen evrende ve bilgimizin sınırları ile sınırlı olan zeki varlık tespiti bir tek bizi işaret ettiği için olsa gerek, yasalarımızdan bilimimize, değer yargılarımızdan mantığımıza kadar her şeyin başına ve bence üstü örtük kibrin bir tezahürü olarak “evrensel” ibaresini koymakta bir mahsur görmüyoruz fakat doğru değil…
Bir diğer açıklık getirilmesi gereken şey mantığın temel işlevine yöneliktir. Bu işlevi ise mantığın genel tanımından çıkarmak zor değil: Mantık akla uygun düşünme sistematiğidir. Akla uygunluk ise, aklımızın doğru ile yanlışı ve nice zıttın birliği ve çelişkisini, kaynağı yaşam olacak şekilde teorileştirebilmek, teorileştirileni yine kaynak olan yaşamda sınamak ve elemek ya da tercih etmek temeline dayanır.
İşte burada gerek teorik alt yapıya kaynaklık teşkil eden gerekse açığa çıkanın test edildiği arenanın da kaynağı olan yaşam ( pratik) ister istemez aklı ve mantığı tek bir potada erimeye mecbur eder ki ona bilim ismini veriyoruz.
Dolayısı ile ne mantık akıldan ne de akıl bilimden ayrı ele alınıp değerlendirilemez. Bu da bize der ki; kaynak doğadır-yaşamdır ve her öğreti, akıl yürütme bu kaynağa uyum ve dönüş temellidir. Dolayısı ile dünyanın neresinde olursa olsun nüans farkı ile aynı doğanın yasalarına tabidir.
Ancak evrensellik çok daha farklı bir şeydir. Bizim gezegene özgü bir doğa ve var ettiği yaşam baz alınarak, bu temel üzerine inşa olmuş zekanın ve çıktısı mantığın tüm evrene genelleştirilmesi tek bir koşulda mümkün olabilir: Evrenin tamamında olası yaşam ve zekanın var odluğu her yerde aynı veya benzer evrensel ve evrimsel süreçlerin gerçekleşmiş olması ihtimalidir ki, bilim bile bu konuda, hele ki olasılıkçı bir temeli olan bir evren için “haddimi aşamam” der.
Simülasyon bu çerçevede ele alınabilecek bir konu değildir. Çünkü doğanın gerçek, madde temelli yasaları ile sanal dünyanın yasaları her ne kadar mantıksal temelde benzer olsa da, sanal dünyanın sınırları doğanın sınırlarına kıyasla çok daha esnek ve değişkendir. Dolayısıyla da böylesi bir dünyanın mantık kuralları maddi temelin bağlayıcılığından muaf olabileceğinden, muaf olabildiği oranda farklı da olabilecektir. Sevgiyle…