Öncelikle "Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)", bir çeşit anksiyete bozukluğu ve takıntı hastalığıdır. Kişinin istemediği veyahut istem harici uyguladığı, tekrarlanan düşüncelerden, imajlardan ve hareketlerden kurtulmak için zorlayıcı bir davranışı devam ettirmesi durumudur.
Kişi bunun çoğunlukla mantık dışı olduğunun bilincindedir. Fakat, onda rahatsızlık veren kötü hissiyattan kurtulmak ya da geçici bir süre hafifletmek için bu kompulsif davranışlarını tekrarlar. Davranışı gerçekleştirdikten sonra kısa vadede kaygısı ve rahatsızlığı azalsa da uzun vadede onu hastalığa doğru sürüklemektedir.
Örneğin salgın döneminde birey, kendisinin kirli olduğunu ve virüsü taşıma ihtimalini düşünüp, istikrarlı bir biçimde temizleme davranışlarını tekrarlar. Hem kendisini virüsten korumak için, hem de başkasına virüsü bulaştıracağı korkusu ile saatlerce ellerini yıkayıp çeşitli önlemler alır. Ayrıca, davranıştan bağımsız olarak sadece düşünce halinde takıntılar da görülebilir.
Koronavirüs salgını nedeniyle temizlik alışkanlıklarının değiştiğine dikkat çeken uzmanlar, bu durumun sağlıkla ve temizlikle ilgili endişe eğilimi olan insanların kaygısının artabileceğini belirtiyor. Aynı zamanda uzmanlar, salgın sonrasında yatkınlığı olan bu kişilerde temizlik ve sağlık takıntılarının görülme olasılığının kalıcı hale gelebileceğini de vurguluyor.
Uzman Klinik Psikolog Sera Elbaşoğlu, bu yöndeki kaygıların ölçülü olmak kaydıyla normal olduğunu belirtiyor. Bu dönemde alınan önlemlerle, OKB’deki temizlik takıntılarının birbirinden farklı olduğunu kaydeden Sera Elbaşoğlu, “Uzmanların ve Sağlık Bakanlığı’nın önerileri olan sosyal izolasyon ile sık el yıkama, duş alma ve nesnelerin temizliği gibi temizlik davranışları kompulsif temizlik ritüelleri değil, hayati önlemlerdir. Bu anlamda OKB’deki temizlik takıntılarının farazi kir ve mikroba karşı alınan önlemler olduklarını akıldan çıkarmamak gerekir. COVID-19 ile ilgili gerçek tehdit sürdüğü müddetçe de uzmanların önerdiği tüm temizlik ve korunma davranışlarının yine önerdikleri şekilde, sürede, sıklıkta ve miktarda yapılması gerekmektedir. Salgının tehdit olmaktan çıktığı noktada ise bu davranışların bir süre sonra, çoğunluk için, kendiliğinden normalleşme göstereceğini öngörmek bir hayli mümkündür. Bu süre ise elbette kişiler arasında farklılık gösterecektir” dedi.
Bu dönemde özellikle temizlik takıntılı kişilerin hastalıkla ilgili semptomlarının artış gösterebileceğini kaydeden Sera Elbaşoğlu, şunları söyledi:
“Psikiyatrik şikayetleri olan kişilerin hemen tümünde olduğu gibi temizlik takıntıları olan obsesif kompulsif bozukluktan mustarip kişiler de psikolojik açıdan daha kırılgan bir halde olma eğilimi gösterirler. Dolayısıyla bu dönemki korku ve endişe ile baş etmeleri güçleşebilir ve hastalık ile ilgili semptomları artış gösterebilir. OKB'nin temel özelliği olan temizlik ve yıkama kompulsiyonları ise bulaşıcı pandemik tehdit ile kolayca şiddetlenebilir. Ayrıca depresyon oranları da artabilir. Uyku sorunları, fobi benzeri davranışlar, panik benzeri semptomlara yol açabilir.”
Sonuç olarak, salgın sürecinde kaygı ve takıntı hali birçok kişide görülse de hastalık boyutunda takıntıya meyilli kişileri daha fazla etkileyebiliyor. Aynı zamanda hastalıkla ilgili haber alma takıntısı ile aslı olmayan bilgiler de dahil olmak üzere, televizyon ve internete hapsolup tüm bilgilere erişmeye çalışmak da söz konusu. Dahası intihar ve saldırganlık vakaları da görülmekte. Bu durumdan mustarip kişiler mutlaka bir uzmandan destek almalıdır.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Haber Yazısı. (14 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 14 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Np İstanbul Koronavirüs Rehberi. (14 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 14 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı