Bu konuyla ilgili çok farklı bilgiler mevcut fakat araştırma yaparken bir yazı dikkatimi çekti paylaşmak isterim.
Osmanlı okçularının atış rekorları Avrupalı okçular tarafından yakın yıllara dek kırılamamıştı. Bunun en önemli nedeni Türklerin kullandıkları bileşik yaylardı. Yapımı 5 ile 10 sene arasında süren bu yaylar, tabakalar hâlinde tahta, boynuz ve sinirden oluşuyordu. Ayrıca bu yaylar ‘refleks’ yapılıydı, yani kirişi takılı olmadığı zaman ters dönerdi. Bu tür yayların benzerleri, İran, Çin gibi ülkelerde de kullanılmıştı.
Ok Meydanı’ndaki nişan taşlarında kayıtlı rekorların en uzunu, III. Selim’in 1798 yılında yaptığı 888 metrelik atışıydı. Bu inanılmaz rekorları merak eden Batılı okçular 20. yüzyılın ilk yarısında Türk okçuluğu ile ilgili bilimsel araştırmalara giriştiler. Onların çalışmaları temel alınarak yeni geliştirilen yaylar sayesinde modern okçular nihayet 1977 yılında III. Selim’in rekorunu kırmayı başardılar.[1]
Tüm Reklamları Kapat
Kaynaklar
- Priscilla Mary Işın. (). Türk Okçuluk Araştırmaları Ve Paul E. Klopsteg (1889-1991). Not: Online Thematic Journal of Turkic Studies.