Rüyada mı, yoksa uyanık mı olduğumuzu anlamak için bazı basit yöntemler var. "Gerçeklik testi" denilen bu yöntemlerde rüyada karşımıza çıkan bazı gariplikleri fark etmemiz sağlanır. Mesela parmağınızı avcunuza doğru itmeye çalışın; normalde elinizi delip geçmez, ama rüyadaysanız parmağınız avcunuzdan geçebilir. Aynı şekilde yazılı bir metni okumak, saate bakmak ya da ışığı açıp kapatmak gibi şeyler, rüyadaysanız garip ya da anlamsız sonuçlar verir. Bu küçük testlerle rüyada olduğunuzu kolayca anlayabilirsiniz. Özellikle odanın ışığını kapatıp açmaya çalışmak genellikle işe yarıyor. Tabii tek başına yeterli olmayabiliyor, kitap okumaya çalışabilirsiniz. Her sayfayı çevirdiğinizde farklı bir hikâyeye geçiş yapıyormuşsunuz gibi hissettirir.
Bu gerçeklik kontrollerini gün içinde alışkanlık haline getirirseniz, rüya sırasında da farkında olup kontrol etmeye başlıyorsunuz. Araştırmalar bu testleri düzenli yapmanın rüyadayken bile farkındalığınızı artırdığını ve “Aa, rüyadayım!” diye anlama ihtimalinizi yükselttiğini gösteriyor.
Felsefi açıdan bakacak olursak;
Bu konu felsefede uzun zamandır kafa kurcalayan bir mesele. Mesela Descartes, Meditasyonlar kitabında, "Şu an gerçekten uyanık mıyız yoksa rüyada mıyız?" sorusunu sorgulamış. Ona göre rüyalar bazen öylesine gerçekçi geliyormuş ki gerçeklikten ayırmak mümkün olamıyormuş. Bu yüzden duyularımızın bize gösterdiği her şeyden emin olabilir miyiz diye düşünmüş. Aslında "Acaba hiçbir şeyden kesin olarak emin olabilir miyiz?" diyerek şüpheye dayanarak mutlak bilgiye ulaşmaya çalışmış.
Bugün de filozoflar rüyaları ve gerçekliği ayırt etme işine kafa yormaya devam ediyor. Kimileri uyanık olduğumuzda yaşadığımız şeylerin daha düzenli ve mantıklı olduğunu söylerken, rüyaların daha karışık ve tutarsız olduğunu düşünüyor. Ama ortada kesin bir ayrım olmaması, bilincin yapısı ve "Gerçekten uyanık mıyız yoksa rüyada mıyız?" sorularının felsefede bitmeyen bir tartışma konusu olmasına yol açıyor.
Fikrimi soracak olursanız;
Rüya ve gerçeklik arasındaki fark aslında tamamen fiziksel süreçler ve gözle görülebilir kanıtlarla açıklanabilir. Bilincimiz ister rüyada ister uyanıkken olsun sadece beynin yarattığı nöral hareketlerle ortaya çıkıyor; yani burada metafizik ya da doğaüstü bir açıklamaya bence hiç gerek yok. Beyindeki kimyasal ve elektriksel tepkiler sayesinde bazen gerçekmiş gibi hissettiren rüyalar görüyoruz. Ama rüyalarla gerçek arasındaki en büyük fark maddi dünyayla olan bağlantılarında. Uyanıkken yaşadığımız gerçek, devamlı ve herkes tarafından doğrulanabilir; oysa rüyalar sadece bizim iç dünyamızda kalıyor. Uyanıkken hissettiğimiz fiziksel gerçeklik başkaları tarafından da yaşanır ve bilimle de kanıtlanabilir ama rüyalar bunu sağlayamaz. Bu yüzden deneyim ne kadar benzer hissettirse de materyalist felsefeye göre güvenilir olan şey dış dünyada gözlemlenip bilimle desteklenebilen gerçekliktir.
Kaynaklar
- Lucid Dreaming And Dream Meanings By HowToLucid. Top 20 Reality Checks For Lucid Dreams (+ 1 That Always Works). (18 Eylül 2017). Alındığı Tarih: 2 Kasım 2024. Alındığı Yer: Lucid Dreaming And Dream Meanings By HowToLucid | Arşiv Bağlantısı
- B. Türker, et al. The Study Of Dreams: Scientists Uncover New Communication Channels With Dreamers. (23 Ağustos 1970). Alındığı Tarih: 2 Kasım 2024. Alındığı Yer: The Conversation | Arşiv Bağlantısı