Biraz sert bir üslup olsa da güzel bir soru olduğunu kabul etmek gerekiyor.
Öncelikle evet, genetik veya başka bir sebeple zihinsel olarak "özel" olarak nitelendirebileceğimiz insanların da insan aklı vardır.
Öğretmenlerimizin aldığı "Özel Eğitim Yöntemleri" gibi derslerde bu aklın işleyiş biçimi detaylıca anlatılır. Özel durumu bulunan kişiler insan aklına sahiptir ancak akıllarının işleyiş biçimi sıradan bir insandan farklıdır.
Zihinsel olarak "özel" olarak nitelendirilen insanların içinde toplum arasında "üstün zekalı" olarak bilinen kişiler de dahil edilir. Yani sanıldığı gibi bir eksiklik durumu söz konusu olmamakla birlikte sıradan bir insana davranış şekli ile özel bir insana yaklaşmak istenilen sonuca ulaşmamızı sağlamayabilir.
Tabii ki toplumun tamamını özel durumu olan kişilere duyarlı olacak şekilde güdülemek neredeyse imkânsızdır. Bu sebeple sayılarının toplumun genel nüfusuna görece azlığının avantajıyla özel durumu olan kişilerin durumuna göre eğitim alan büyük gruplar içinde serpiştirilerek ya da kendi aralarında kurulacak daha küçük gruplar ile alacağı özenli eğitimlerle topluma uyum sağlaması için yönlendirilmesi önem arz eder. Bunun yanında bazen birebir ilgi gösterilmesi de gerekebilir, bu konularda eğitim sistemi ile sağlık sistemi birlikte çalışmakta olup net ve tek bir çıkış yolu göstermek yanlış olacaktır.
Uygun bir eğitimden geçmiş ve ailesinden doğru şekilde destek almış, zihinsel olarak özel olan insanları belli bir zaman sonra davranış biçimi açısından normal kişilerden ayırt etmek güçleşecektir.
Sonradan meydana gelen kazalar neticesinde ortaya çıkan zihinsel özürler ise nörolojinin konusu olmakla birlikte gerekli ise doğru bir tedavi ve yine gerekli ise etkili bir rehabilitasyon ile geri döndürülebilir.
Daha özel durumlar var mıdır? Muhakkak. İstisnaların içinde de istisnalar bulunabilir...