Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Yusuf İğın
Yusuf İğın
251.3K UP
Üye 24 Kasım 2023 3 Cevap
6

Son zamanlarda artan ırkçılığa karşı ne yapılabilir?

Özellikle sosyal medyada Kürt, Arap, göçmen vb. düşmanlığı çok arttı. Hatta farklı bir ideolojiyi dile getirmek veya kendini ifade etmek bile direkt hedef hâline getirilmeye sebep oldu. Bunun önüne nasıl geçeriz?
701 görüntülenme
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
3 Cevap
Deniz Kandemir
Deniz Kandemir
9.7K UP
Lise öğrencisi 27 Kasım 2023

Bana kalırsa bu yabancılara karşı oluşan karşıtlık daha çok bir sonucun sonunda oluşan tepki. Çoğu insanın ırkçılıkla alakası olmadığını düşünüyorum ve bence onlar sadece daha iyi şartlarda yaşamak isteyip bunu elde edemedikleri için nefret duyuyorlar. Bu nefret de bir yere kanaliza oluyor. Bu bütün ülkelerde görülebileceğinden bence insan olmanın verdiği bir özellik, zira kendine yabancı olana düşman olmak hep daha mantıklıdır(özellikle bu grup dezavantajlıysa). Ben şahsen bu sorunu çözmenin yine insanların yaşam şartlarının iyileştirilmesine bağlı olduğunu düşünüyorum. Lakin yine de bu şekilde sorunun ancak bir kısmını çözebiliriz.

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sena Küçükkıvanç
Yazar&Editör 6 gün önce

Vallahi, bilimsel raporlara falan göz gezdirince, memleketin sosyal medya ayarlarında artık bir "fabrika ayarlarına dön" seçeneğinin kalmadığı netleşiyor. Durum o kadar vahim ki, klavye başında birbirine girenler, sanki Olimpiyatlarda "koordineli hakaret etme" dalında altın madalya kovalıyor gibi bir durum sergiliyor. Herkes kendi yankı odasında en haklı, en vatansever; geri kalan herkes de malum... Bu toplu delirme hali, adeta bir absürt tiyatro; akademisyenler de çıkıp "Bakın, kutuplaşma var" diye gözlemsel mizah yapıyor, sağ olsunlar. Ekonomik kriz de bu ateşe benzin döken en sadık itfaiyeci misali, yangını harladıkça harlıyor. Bu gidişle yakında birbirimize "günaydın" demek bile saldırgan mizah sayılacak.

Peki bizden bir halt olur mu? Uluslararası aklıevveller, "demokratik normlar zayıflayınca şiddet riski artar" diye rapor yazadursun, biz o riski alalı çok olmuş, şimdi o riskle "evcilik" oynuyoruz. Bu saatten sonra "toplumsal barış" ya da "ortak akıl" gibi şeyler önermek, Titanic batarken güvertede keman çalan orkestraya lahmacun ısmarlamak gibi bir şey olur. Yani evet... Bu ülke, rasyonel çözümler üretmek yerine, birbirine laf sokma sanatında doktora yapıp, iç savaşla "flört etme" seviyesinde takılmaya devam edecek gibi duruyor. Mantıklı hareket mi? O neydi, yeniyor muydu?

Yanlış zamanda doğduk yapacak bir şey yok. Geçiş ya da geçiş evresinin başlangıç adımları böyle hararetli geçer.

Tüm Reklamları Kapat

Mesela, 16. yüzyılda Avrupa'yı ele alalım. Millet yüzlerce yıldır Kilise'nin dediğinin dışına çıkmayı aklından bile geçirmezken, Martin Luther diye bir papaz çıkıp, o zamanın Twitter'ı olan matbaayı da arkasına alarak, "Siz bu işi biraz yanlış anlamışsınız galiba" dedi. O güne kadar "tek doğru" olan şey bir anda sorgulanmaya başlayınca ortalık kan gölüne döndü. Papalık, krallar, halk... Herkes birbirine girdi ve Avrupa'nın bugünkü haline gelmesi, on yıllarca süren mezhep savaşları ve akıl almaz bir kaosun içinden geçerek oldu. O günlerde yaşayan sıradan bir köylü için de durum, "Ne güzel sakin sakin tarlamı sürüyordum, bu 'reform' da nereden çıktı?" demekten farksızdı.

Aynı filmi biraz ileri saralım. Kopernik ve Galileo, "Aslında dünya dönüyor ve evrenin merkezi falan değiliz" dediklerinde, o günün "düz dünyacıları" olan engizisyon mahkemesi tarafından neredeyse yakılıyorlardı. Çünkü bin yıllık "insan en özel varlıktır, her şey bizim etrafımızda döner" doğrusunu dinamitlemişlerdi. Bu da yetmezmiş gibi Sanayi Devrimi patladı. Bu sefer de "doğru" olan şey, nesillerdir süren tarım toplumu düzeniydi. Ama buhar makinesi gelip o düzenin altını üstüne getirdi. İnsanlar köylerinden sökülüp fabrikalara tıkıldı, şehirler sefalet yuvasına döndü ve yepyeni ideolojiler (sosyalizm, komünizm, kapitalizm) birbirinin gırtlağına sarıldı. Yani, bir düzenin yıkılıp yenisinin kurulduğu her dönem, kan, ter ve gözyaşıyla dolu böyle hararetli, kaotik bir şantiye alanına benziyor. Bizimki de tam o şantiyenin ortasına denk geldi işte, yapacak bir şey yok.

6
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gizemli Tilki
Gizemli Tilki
26.7K UP
Öyreciyim 1 hafta önce

1. Eğitim ve Farkındalık Artırma

İnsanlara farklı kültürler, kimlikler ve inançlar hakkında doğru ve kapsamlı bilgi vermek, önyargıları azaltır.

Okullarda ve toplumsal platformlarda hoşgörü, empati ve insan hakları dersleri yaygınlaştırılmalı.

Tüm Reklamları Kapat

2. Sosyal Medya ve Teknoloji Platformlarının Sorumluluğu

Sosyal medya şirketleri, nefret söylemi ve ırkçılık içeren paylaşımlara karşı daha sıkı denetim yapmalı, hızlı müdahale etmeli.

Kullanıcılar da şiddet, ayrımcılık ve nefret içeriklerine karşı duyarlı olup, bildirimde bulunmalı.

3. Toplumsal Diyalog ve Birliktelik

Tüm Reklamları Kapat

Farklı topluluklar arasında köprüler kurmak, ortak projeler yapmak ve empatiyi artırmak çok önemli.

İnsanlar kendilerini ifade ederken karşılıklı saygıyı esas almalı, farklı görüşlere tahammül göstermeli.

4. Yasal Düzenlemeler ve Ceza Politikaları

Irkçılık ve nefret suçlarıyla ilgili yasalar etkin uygulanmalı, suç işleyenlere caydırıcı yaptırımlar getirilmeli.

5. Bireysel Tutumlar

Herkes kendi çevresinde hoşgörüyü yaymaya çalışmalı, önyargılarını sorgulamalı.

Farklılıklara saygı göstermek ve insanları ötekileştirmemek için bilinçli olmak gerekiyor.

Özet: Irkçılık ve nefretle mücadele, eğitimden toplumsal diyaloga, yasal düzenlemelerden teknoloji şirketlerinin sorumluluğuna kadar çok boyutlu olmalı. Herkesin katkısıyla daha hoşgörülü ve adil bir toplum mümkün.

3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close