Bu soruyu cevaplamak için öncelikle beyin naklinin mümkün olup olmadığını, daha sonra olması halinde duygu ''aktarımı'' konusunu ele alabiliriz.
Beyin nakli, ilk olarak 1908 yılında Charles C. Guthrie tarafından yapılmış ve başarısızlıkla sonuçlanmış. Kafa ve beyin nakli, günümüzde pek olası bir durum gibi görülmüyor. Birçok sinir ve damar sistemi, bir beyin nakli için oldukça kritik ve sakıncalı. Beyin, beyin sapı ve omurilik bir insanın hayati fonksiyonlarının gerçekleşmesi için başlıca yapılardır. Bunları birbirine bağlamak oldukça zor. Tek bir sinirin bağlanmaması bile, bireyin felç kalma durumunu tetikleyebilir.
Tüm bunların sonucunda sorunsuz ve başarılı bir beyin naklinin gerçekleştiğini ele alırsak, şunları diyebiliriz:
İlk aşamada insan beyninin fizyolojik yapısının duygu ile olan ilişkisi üzerinde durulmuştur. Beynin bölümlerinden alt/ilkel beyin (duyguların ortaya çıktığı bölge/duygu merkezi) ile üst/gelişmiş beyin (akıl-mantık merkezi, prefrontal lob) arasındaki bağlantıya değinilmiştir. Amigdala, hipokampusun hemen yanında yer alır. Duygusal tepkilerimiz amigdala üzerinde şekillenir. Mutluluk, heyecan, öfke, endişe ve diğer duygularımızın kontrol merkezi amigdaladır. Amigdala, hatıralara duygusal içerik ekleyerek hipokampus ile etkileşime girer.
Aşağıya beyin bölgeleri ve genel işlevleri hakkında bir fotoğraf koydum, bu fotoğrafa bakarak duygu ve diğer davranışların nereden kontrol edildiğini inceleyebilirsiniz.

Adolphs: ''Bir birey olarak birkaç yönde değişeceksiniz çünkü beyniniz yeni vücudunuza uyum sağlamayı öğrenirken büyük oranda yeniden yapılanacak. Bu yeniden yapılanma konusunda, diğer şeylerin yanısıra yaşa bağlı olan sınırlamalar bulunacak.''
Ve şunları ekliyor: “bütün psikolojik özelliklerimizin, kafamızın içinde bulunan hücrelere bağlı olması muhtemel değil; psikolojik özelliklerimizin birçoğu, muhtemelen beyin ve vücudumuz arasındaki bilgi işlemlerine bağlı. Hal böyle olunca, vücuttaki bir değişim muhtemelen bu psikolojik özelliklerin bazılarını değiştirecektir” diyor. Ancak, “yeni vücudun” bu psikolojik özellikleri ne derecede değiştirebileceğinin belli olmadığını söylüyor.
Yani, duygu ve psikolojik özellikler, beyin ve vücut arasındaki bağlantıyı ne kadar sağladığıyla alakalı. Kendi fikrimce, bir beynin vücuda alışması oldukça zor. Bu yüzden bireyin sağlıklı düşünce yapısına sahip olacağını düşünmüyorum. Duygu ve bilgi aktarımı bir nebze olabilir. Fakat biz bir bütün olarak, vücudumuzun beyni desteklemesi ve beynin vücudu desteklemesi üzerine kuruluyuz. Bu yüzden ortaya karışık bir durum çıkacaktır.
Kaynaklar
- tubitak. Kafa Nakli Mümkün Mü. Alındığı Tarih: 12 Ekim 2023. Alındığı Yer: services tübitak | Arşiv Bağlantısı