Aşkı, genimizle birleştirmeye uygun gördüğümüz geni gördüğümüzde duyduğumuz mutluluk ve coşku hali olarak tanımlarsak bunun akılla, mantıkla pek de ilgisi olmadığını görürüz. Bu şuna benzer; üzerimize koşan bir aslanı istediğimiz kadar mantıksal olarak çözümleyelim ve anlayalım, yine de ondan korkarız. O nedenle bize çekici görünen bir insana olan çekim hissini mantıkla dizginlemek ya da engellemek zordur.
Ama o kişiyle kuracağımız yakınlığı akıl ve mantıkla düzenleyebiliriz. Aslan bize koşarken yapacaklarımızı düşünmek gibi. Evli birine aşık olduğumuzu düşünelim. Aşığızdır ama ona yakınlaşmayız. Bunu aklımızla kararlaştırır ve uygularız. Ve kendimizi o kişiden alıkoyma süreci bir süre sonra o hislerin ortadan kalkmasını sağlayabilir.
Kısaca hisler başka bir şey, hislerin sonucunda yapacaklarımız başka.