Kendi yaşam tecrübemden anlatacağım için pek bilimsel olmayacak baştan yazayım: Ben de gençlik yıllarımda kendimi disiplinsiz bulduğum için kendime çok yüklendim o kadar yüklendim ki önce anksiyete sonra panik atak en sonunda aşırı kalp çarpıntısından uyuyamaz hale geldim. Sonradan anladım ki, disiplinsizlik, sadece benim kişisel irademle ilgili değil. Bazen içinde bulunduğum koşullar beni buna zorluyordu. Mesela günde 3 saatten fazla ders çalışamıyordum çükü çalışsam bile 3 satten sonra gerçekten anlamıyordum hatta geriye gidiyordum. Dahası öğretmenlerim bana konuyu sevdiremiyordu, aynı konuyu bir belgeselde izleyince meraklanıp saatlerce araştırırken derste dinlemek öek midemi bulandırıyordu. Dahası, ders çalşmanın pratik bir yararını da görmüyordum okul notlarım zaten yüksekti okul ikincisiydim koskoca 4000 kişilik okulda, sınavlarda bir yüksek bir düşük yapıyordum v.s.. Yıllar yıllar geçti ve anladım ki meğer ders çalışamama, okulda başarılı olup da sınavlarda yapamama sebebim disleksiymiş aslında ben senelerde disleksi hastasıymışım. Bunu o yıllarda bilseydim kendime asla o kadar yüklenmezdim. Oyun oynar haytın keyfini çıkarırdım. Hayatı zorlamamanın değerini seneler sonra anladım.