Çünkü dişler neredeyse ölüdür. Dişlerin tamamı %88 oranında minarelden (kalsiyum fosfat) oluşur. İyileşmenin olabilmesi için protein ve hücrelere ihtiyaç duyulur (diş minesinde %0 oranında hücre bulunur ki çürüğün göründüğü ve tedavi edildiği yer burasıdır). Diş minesinin ardından dentin ve dişin merkezinde pulp adlı kısımlar bulunur. Diş minesi hariç bu ikisi canlıdır. Buralar canlı olduğundan diş ağrısı hissedebiliriz, dişin sızladığını hissedebiliriz ama çürüğün oluştuğu yere hiç kan gitmediğinden çürüğü tedavi edemeyiz. Ağzımızdaki bakteri basit ve şekerle sadece beslendiğinde diş minesini aşındırmaya ve çürütmeye başlar. Bu sebepten dolayı şeker ve karbonhidrat ağırlıklı bir diyette diş fırçalamadan dişlerin çürümemesini beklemek imkansızdır. Kendi kendini onaracak şekilde evrimleşmemesinin sebebi hem insanların eskiden diş çürüğü sıkıntısı çekmemesi idi (veya çok nadir çekmesi) hem de insanların o kadar uzun yaşamaması idi. Bugünkü diyetimiz, en azından dişlerimiz için, evrimsel açıdan olması gereken diyet değil. O yüzden çok fazla çürük sıkıntısı çekiyoruz. Mesela meyve ve sebzede de karbonhidrat ve şeker var ve insanlar eskiden bunları yerlerdi. Bunların eski insanlarda diş çürüğü yapmamasının sebebi bunların diş minesini koruyucu mineraller ve lif açısından çok yoğun olması ve diş minesini koruyucu salyanın aktif olarak çalışmasını sağlamalarındandır. Bugün yediğimiz besin değeri düşük ama şeker oranı yüksek besinlerin çürük oluşturması bundandır. Ayrıca meyve ve sebzelerdeki şeker ve karbonhidrat oranı bugünün şekerli yiyecek ve içeceklerine baktığımızda çok azdır. [1][2][3]
Kaynaklar
- R. Touger-Decker, et al. (2003). Sugars And Dental Caries. The American journal of clinical nutrition. doi: 10.1093/ajcn/78.4.881S. | Arşiv Bağlantısı
- F. J. Dowd, et al. (1999). Saliva And Dental Caries. Dental clinics of North America. | Arşiv Bağlantısı
- https://www.facebook.com/WebMD. The Teeth (Human Anatomy): Diagram, Names, Number, And Conditions. Alındığı Yer: WebMD | Arşiv Bağlantısı