Tarihi başa sarsak aynı şeyler tekrar eder miydi sorusu sorulur kimi zaman.
Bence gelişmeler önemli sıçrama noktalarına dayanıyor. Mesela Einstein görelilik teorisini geliştirmese belki yüzlerce yıl bunu kimse yapamayabilirdi. Veya belki de bin yıl.
Bu da demektir ki gelişmeler de evrendeki kelebek etkisi denen kaotik hesaplanamaz ve öngörülemez detaylara bağlı.
Bu yüzden tek düze bir tahmin yerine evrenin genel yapısına uygun sıçramaların ve bazen küçük detayların belirleyici yön verdiği bir süreç olarak tarihi ele almak ve bu perspektiften bakmak doğru olacaktır. Ki tarihe bakınca sizin de sorunuzdaki gibi yeknesak bir gelişim dağılımı olmadığını görüyoruz.
Bir grafik gibi şemalaştırsak eğer gelişmelerin grafiğinde çok durağan dönemler, yataylaşan grafik eğrileri görebileceğimiz gibi önemli gelişimsel devrimsel kırılma noktaları veya sıçrama noktaları da ve görece kısa sürelerde ani grafik eğrisi yön değiştirmeleri ve yükselişleri görürdük diye tahmin ediyorum.
Eğer bu böyleyse ise ki ben böyle olduğunu düşünüyorum evrendeki genel işleyiş insan tarihindeki gelişimsel süreci de etkiliyor. Eee ne de olsa özünde zihinlerimize dayanan tüm gelişimsel ataklar veya gelişimler de zihnimiz gibi bu evren içinde var oldu ve evrenin genel işleyiş ve düzenine uyan bir tablo çiziyor. Bence bu da zaten evrenle çok uyumlu bir tablo [1]
Kaynaklar
- A. Kocabaldır. Kaos Teorisi Nedir? Doğadaki Kaostan Söz Ederken Neyi Kastediyoruz?. (14 Ocak 2020). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2022. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı