Doğru bilgiyi hangi yolla öğrendi?
- Eğer sinir olduğu ve haz almadığı bir insandan öğrendiyse kabullenmekte zorlanacağı anlamına gelebilir.
- İdeolojisine aykırı bir "platformdan" öğrendiyse kaynağını araştırma gereği duymadan peşin hüküm reddedebilir.
- Taassup olduğu bir "tarikattan" gelen bilgiyi yanlış olsa bile kaynağına güvendiği için doğrusunu görmezlikten gelir.
- Topluluk önünde bir tartışma yaşanırken kendi fikriyle çelişkiye düşse dahi haklı çıkmak uğruna saçmalayabilir.
Bu tarz örnekler çoğaltılabilir. Sonuçta insan kusurludur. Öncelikle bunu kabullenmemiz gerekiyor. Maalesef güdülerimizi dinleyip sosyal hayattan "dışlanmamak" uğruna yanlış yoldan ilerleyebiliyoruz. Eğer bilmeyerek yapılıyorsa cahillik, bilerek yapılıyorsa menfaat olabiliyor... Menfaat de kötülüğü doğuran bir etmene dönüşüyor...
Soruda da açıkladığınız gibi kabullenememe sebebi egodan da kaynaklı olabiliyor, hepsinin çıkış noktası aynı...
Bütüne bakıldığında en büyük sorunun bilinçdışı ön yargı olduğunu da söyleyebiliriz. "İnsanlar ön yargıyı farklılıklara müsama göstermeme, farklı dünya görüşlerine sahip insanları zor kabullenme, ayrımcılık veya cinsiyetçilikle birleştirirler. Ancak ön yargı, görünüşte, doğası gereği iyi ya da kötü değildir. En basit ifadeyle, ön yargılarımız seçimlerimizdir." Seçimlerimiz de bizi biz yapar. Bir binadaki her bir tuğla bir seçimi temsil eder. Eğer o tuğlalardan biri diğer tuğlalarla aynı özelliklere sahip olmazsa binanın çökme ihtimali artar. İşte bu sebeple insanlar kendi ideolojik fikirlerine aykırı ancak doğru olan bilgileri kabullenmezler. Eğer kabullenirlerse binaları çöker. Bu da onları zorlu bir dönüşüm sürecine iter...
Dönüşümde en çok zorlananlar yaşları ilerlemiş insanlardır. Bunu bilimsel olarak da biliyoruz; çocukluktan ergenlik sürecinin bitimine kadar insanlar, köklü değişimlere açıktır. Ergenlik döneminde sinaptik budama sonlandığında ise birey için dönüşüm hiç olmadığı kadar zorlaşır.
Peki ön yargı beynimizin çalışma biçiminin bir sonucu mudur? Bu sonucu değiştirebilir miyiz?
"Ön yargının doğal olduğunu ve ön yargıların sizi kötü bir insan yapmayacağını anladıktan sonra, onları fark edip yönetebiliriz. Ancak nörobilim bize, nöroplastisite yoluyla bilinçdışı ön yargımızı azaltabileceğimizi öğretir. Bir ön yargıyı fark ettikten ve etkisini anladıktan sonra, yeni yollar yaratırız, kendimize farklı şekilde düşünmeyi ve davranmayı öğretebiliriz. Örneğin; bir liderin belirli bir ekip üyesinin tembel olduğuna dair bir ön yargısı varsa, ona göre davranır değil mi? Bu davranış, bazı koşullar yaratır ve o ekip üyesi iyi bir katkı yaratamayabilir. Liderin algısı doğrulanır ve döngü devam eder. Liderin ön yargısı, kendi kendini gerçekleştiren bir kehanet hâline dönüverir. Nöroplastisite yoluyla bu ön yargı kesilebilir. Bu lider ekip üyesini destekleyip, ona önemli sorumluluklar verip ona güvendiğini belirtirse o kişinin daha iyi sonuçlara ulaşması içten bile değildir. Bilinçli şekilde ön yargılarımızı fark edip onları yönetmeye çalıştığımızda büyüme ve değişim için önemli adımlar atılabilir."
Sonuç olarak insan erdemli olmalıdır. Kendisinin de hata yapabileceğini, yanlış şeye inanabileceğini ve bu sebeple de durmadan sorgulama yapmasını gerektiğini anlamalıdır. Evet aynı nehre iki kez giremeyiz, aynı insan da olamayız. Zaman ve mekân bizi sürekli değiştirecek etmenlerle gelir. Bu etmenleri sağlıklı bir zihinle kendi kişisel gelişimimiz için ayırt etmeyi öğrenmeliyiz...
Kaynaklar
- A. Arıduru. Bilinç Dışı Önyargı Hakkında Doğru Bilinen 2 Yanlış. (1 Ocak 0001). Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Franklin Covey | Arşiv Bağlantısı
- P. Fuller. 2 Common Myths About Unconscious Bias. (1 Ocak 0001). Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2021. Alındığı Yer: resources.franklincovey | Arşiv Bağlantısı
- Y. Erdoğan. Beynimizden Budanan Nöronlar, Sinaptik Budama. (25 Mayıs 2021). Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Sinirbilimt | Arşiv Bağlantısı